Muş'taki STK'lar iftar yemeğinde biri araya geldi
Muş'taki STK temsilcileri Muş Sivil Toplum Platformunun verdiği "Barış Sürecine destek iftar yemeğinde'' bir araya geldi. İftar yemeğinde kalıcı barışın sağlanması için, taraflara yerine getirilmesi gereken 22 madde sunuldu.
MUŞ - Muş Sivil Toplum Platformunun verdiği Barış Sürecine destek iftar yemeğinde Muş’taki STK'lar bir araya geldi. Atatürk Çocuk Parkında verilen iftar yemeğinde, platform tarafından barış sürecine dair basın açıklaması yapıldı. Açıklamada, Türkiye’deki huzur ve istikrarın devamı için devlet ile PKK’nin somut ve pozitif adım atmaları gerektiğine vurgu yapıldı.
Muşluların Barış’ı isteyen tavırlarından hiç vazgeçmeyeceği vurgulanan açıklamada Ortadoğu'da yaşanan olaylara da dikkat çekildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “İç ve dış barışımızın gerçekleşmemesi için Filistin’de, Suriye’de, Irak’ta, Mısır’da ve diğer birçok İslam ülkelerinde yaşananları başta İslam ülkeleri olmak üzere bütün dünya, sadece seyrediyor. Tam bu noktada İsrail’i ve IŞİD’i, tüm dünyanın gözleri önünde kural tanımayan ve tümüyle çocuk, kadın, yaşlı demeden bir katliamı dayatan bu gözü dönmüşleri şiddetle kınadığımızı belirtmek istiyoruz." denildi.
Özellikle Kürt meselesi nedeniyle ülkede uzun yıllardan beri birçok acının yaşandığını, barış Sürecinin başlamasıyla STK’ların da bu sürece katkı sunma konusunda birçok çalışma yaptıkları belirtilen açıklamada; taleplerin daha canlı bir şekilde dillendirileceği “kalıcı barışa sen de katıl & tu ji piştgiriya aştiya mayindar bike” adıyla bir kampanya / bir proje başlatıldığı ifade edildi.
Barış sürecinin bir daha zedelenmesi halinde, vebalin bu süreci savsaklayanlara olacağı ifade edilen açıklamada tüm STK’lardan gelen talepler de dikkate alınarak, şu adımların atılması gerektiği belirtildi.
- Barışın seçim malzemesi olmaması için hükümet gereken adımları derhal atmalıdır. Diyalog süreci olgunluğa erişmiş olup, bundan sonra müzakereye geçilmesi gerekmektedir.
- Taraflar, barış sürecinde STK’lar ile halkın barış adına yaptıkları talep ve eylemlere kulak vermelidir.
- Barışın, savaş çığırtkanlığı ile sağlanamayacağı bilinmeli, her iki taraf da sürekli barış ve sevgi dili kullanmalıdır.
- Akil insanlar heyetinin raporlarındaki talepler, halkın doğrudan doğruya heyetlere ilettiği talepler olduğu için, hayata geçirilmelidir.
- Taraflar arasında uzlaşmazlık çıkması halinde tarafsız bir hakem heyeti devreye girmeli, sorunlar çetrefilleşmeden anında çözülmelidir. Bu amaçla acilen taraflardan bağımsız bir gözlemci komisyon/heyet oluşturulmalıdır.
- Etnik, dini ve ideolojik referansa yer verilmeyen, demokratik ve toplumun bütün kesimlerine hitap eden yeni bir anayasa yapılmalıdır.
- Türkiye, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'na koyduğu şerhi kaldırmalı, Yerel Yönetimler Özerklik Yasasını çıkarmalıdır. Bölgenin kalkınması için acil adımlar atılmalıdır.
- Terörle Mücadele Kanunu tüm sonuçlarıyla birlikte kaldırılmalıdır.
- Faili meçhul cinayetler ve kayıp şahıslar ile ilgili etkin ve adil soruşturmalar yapılmalıdır. Roboski - Uludere olayı ile ilgili failler ortaya çıkartılmalıdır.
- Bölgedeki Doğa, Çevre ve Biyoçeşitliği yok etme girişimi, Karakol ve Kalekol yapımları durdurulmalıdır.
- Koruculuk sistemi kökten kaldırılmalıdır.
- 28 Şubat mağdurları, düşünce suçluları ve hasta tutsaklar ile ilgili atılan adımlar hızlandırılarak sonuçlandırılmalıdır.
- Hasta tutsakların kronik, ağır, terminal dönem hastaların erken tanı alması, tedavi süreçlerinin uzamaması, tedavi edilmemenin bir ceza aracı olarak kullanılmaması, düzenli olarak izlenmeleri ve yakınları ile görüşmeleri konusunda insani bir yaklaşımın esas alınması sağlanmalıdır.
- Örgütün silahları bırakarak dağdan inmesi ve isteyenlerin legal siyaset yapabilmeleri için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
- Bölgede, dağlarda, okullarda, duvarlarda ırkçılığı çağrıştıran slogan ve yazılar derhal kaldırılmalıdır.
- Camilerde vaizler tarafından verilen vaazlarda İslam dininin ırkçılığa karşı emri gözetilerek ırkçı ve milliyetçi söylemlerden kaçınılmalıdır.
- Başta anadilde eğitim olmak üzere kurumsal hizmetlerin çok dilli olarak verilmesi sağlanmalıdır.
- İşlenen savaş suçlarını açığa çıkarmak üzere Hakikatleri Araştırma Komisyonu kurulmalıdır.
- Türkiye, özelde Rojava, genelde Ortadoğu’daki demokratik kazanımları sahiplenmeli, başta Filistin-Gazze ve ----Rojava-Kobani olmak üzere yaşanan vahşeti durdurmak için, üzerine düşeni bölge farkı gözetmeksizin yapmalıdır.
- PKK, öncelikle bünyesinde bulunan çocukları geri göndererek, uluslararası anlaşmalardan doğan yükümlülüklerini yerine getirmelidir.
- Devlet, yapılan çocuk hak ihlallerini derhal durdurmalıdır.
- Bölgeye atanan başta vali, mülki amirler, kolluk güçleri ve din adamlarının atamalarında mutlak suretle seçici olunmalı, barışa ve bölge halkına katkı sağlanmalıdır. (M. Şirin Çağlayan - İLKHA)