BİTLİS - Bitlis Eğitim Sosyal Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğinin (BEST-DER) organize ettiği ve 20 sivil toplum kuruluşunun desteklediği basın açıklaması ikindi namazının ardından tarihi Şerefiye Cami önünde Kur’an-ı Kerim tilavetinin okunmasıyla başladı.

İsrail’in yaptığı zulme öfkeli olan binlerce Bitlisli meydanda toplandı. Tekbirlerin hiç eksik olmadığı basın açıklamasına bayanlar da katılım gösterdi. İsrail’e lanet yağdırılan açıklamada Filistin halkını yalnız bırakmama yemini edildi.

Toplanan gurup adına basın açıklamasını Bitlis Eğitim Sosyal Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Bülent Kıyağan yaptı.

Siyonist İsrail rejimi uzun zamandır bölgedeki ve dünyadaki zalim dostların teşviki ve göz yummasıyla Gazze’yi açık hava hapishanesine dönüştürdüğünü belirten Kıyağan, Ramazan ayında İsrail tarafından Filistin topraklarında adeta bir vahşet furyası estirilmekte olduğunu söyledi.

"Gazze yanıyor, Müslümanlar uyuyor"
Kıyağan açıklamasını şöyle sürdürdü: “Katil İsrail işgalcileri dünya Müslümanlarıyla adeta alay edercesine saldırılarını ve şiddetin dozunu her geçen gün daha da artırmaktadır. Şuana kadar 200’ün üzerinde şehidimiz var ve bu sayı her geçen gün artmaktadır. Bilindiği üzere pazartesi gününden bu yana terör rejimi İsrail adeta kudurmuş köpek gibi Gazze deki kardeşlerimize saldırmakta ve onları vahşice katletmektedir. İhtiyar, kadın, çocuk ve bebek demeden vahşice sivilleri katletmeye devam eden terör devleti İsrail, Gazze’ye kara hareketi başlatmıştır. Havadan, karadan ve denizden Müslüman Filistin halkının üzerine tonlarca bomba yağdırılmakta ve maalesef her zamanki gibi dünya bu olanlar karşısında sessizliğini muhafaza etmektedir.”

"Filistin ümmetin kalbidir"
Müslümanların ilk kıblesi olan Mescidi Aksa’nın burada bulunduğuna dikkat çeken Kıyağan, “Filistin’deki kardeşlerimizin direnişi ve orada şehit olan kardeşlerimizin mücadeleleri, son derece anlamlıdır. Onlar aslında orada İslam’ın izzet ve şerefini, tüm ümmetin onurunu muhafaza ettikleri için bu katliamlara maruz kalmaktadırlar. Bu vahşet karşısında susan zalimler ve zulüm yandaşları yarın Allah’a bunun hesabını veremeyeceklerdir. Ne acıdır ki, bu kadar zulüm yapılırken, sözüm ona bir tek İslam ülkesinin kılı kıpırdamıyor. İsrail’in her türlü katliamlarına sessiz kalan ve bu katliamlara destek çıkan birleşmiş milletlerden, ABD’den ve Avrupa ülkelerinden bu yeni saldırılar için bir tepki beklemek yersizdir.”ifadelerini kullandı.

"İsrail ile olan askeri, siyasi ve ekonomik anlaşmalar feshedilmeli"
Yapılan bu soykırımı geçiştirmeli sözlerle kınamanın fayda sağlamayacağının altını çizen Kıyağan,  “Başta Türkiye olmak üzere tüm İslam ülkelerinin bu acımasız vahşet karşısında sadece geçiştirmeli bir sözlü telinde bulunmalarını değil;  İvedilikle kararlı ve somut adımlar atmalarını ve terör devleti İsrail ile olan tüm askeri, siyasi ve ekonomik anlaşmalarını feshetmelerini temenni ediyoruz. Mübarek ramazan ayını cehenneme çevirmekten haz alan, kadın ve çocuk öldürmeyi kendine görev bilen terör şebekesi İsrail aşağılık bir zihniyete sahiptir. Bugün dünyanın gözü önünde yavrularımız, kardeşlerimiz kurşunlar ile öldürülüyorsa burada dinlenecek tek söz “Zulmün karşısında susan dilsiz şeytandır.”dedi.

"Dünya huzuru için İsrail tarihten silinmeli"
“Dünyada bir avuç olan yahudiler, yahudiliklerini yapmakta iken bizler Müslüman olarak Müslümanlığımızı yapabiliyor muyuz?”  sorusunu yönelterek konuşmasına devam eden Kıyağan, “Şunu unutmayalım ki İsrail’de her çocuk asker olarak yetiştirilir, Müslümanları ise yok edilmesi gereken yaratık olarak görmektedirler. Peki, biz çocuklarımızı, kendimizi iyi bir Müslüman ve birer Selahaddin Eyyubi olarak yetiştiriyor muyuz?  Durup biraz düşünmek gerekmez mi?” diyerek ümmetin içinde bulunduğu duruma dikkat çekti.

“İsrail’in mallarını boykot edelim”
Dünyanın huzura ihtiyacı olduğunu, bu huzurun sağlanması için İsrail’in tarih sayfalarından yok olması gerektiğini kaydeden Kıyağan, “Şuan dünya tarihinin, insanlık tarihinin çok acil huzura ihtiyacı var bunun olabilmesi için yapılması gereken tek şey dünyanın başına bela olan bu mel’un terör devletinin ortadan kalkmasıdır. Tıpkı bir çıbanbaşı gibi, tıpkı uzamış bir tırnak gibi, tıpkı vücuttaki bir mikrop gibi, tıpkı bir ucube gibi, İsrail’inde yok edilmesi gerektiğini herkes bilmeli ve çocuklarına bunu öğreterek büyütmeli” diye konuştu.

Son olarak İsrail mallarının boykut edilmesi için halka çağrıda bulunan Kıyağan, “Şuan ne bizim canımız Gazze’de şehit olan o insanlardan daha değerli nede çocuklarımız onların çocuklarımdan daha kıymetlidir. Bu yüzden dünyanın büyük şeytanı Amerika ve o’nun gayri meşru çocuğu olan İsrail’e diyoruz ki canımızı, malımızı, evladımızı, her şeyimizi Kudüs’e, Filistin’e ve Gazzy’e feda etmeye hazırız. Allah rızası için hem Filistin’deki kardeşlerimize dua edelim hem de İsrail’in tüm mallarını boykut edelim.” İfadelerini kullandı.

Program, yapılan duayla sona erdi. Basın açıklamasına katılan halk, tekbirler eşliğinde dağıldı.

(Şükrü Tontaş-İLKHA)