Adanalı Fakirlerin Umudu: Adana Umut-Der
Her ay düzenli olarak yaptığı yardımlarla ihtiyaç sahibi ailelerin yüzünü güldüren Adana Umut-Der Gıda Bankası Başkanı Selahattin Yeniay, faaliyetleri ile ilgili İLKHA`ya demeç verdi.
ADANA - Yardım faaliyetleriyle fakir ve muhtaç ailelerin umudu haline gelen Adana Umut-Der Gıda Bankası, dernek faaliyetleri ile hedefleri konusunda İLKHA’nın sorularını yanıtladı.
Röportajın tamamı:
Dernek olarak nasıl bir hizmeti esas alıyorsunuz?
Hayat şartları zor olan fakir, muhtaç, mağdur, yetim ve mülteci durumunda olanlara yardım etmek. İhtiyaçlarını gidermek, açlık ve yoksulluk nedenlerini etkisizleştirmek derneğimizin ana hedefleri arasındadır. Hizmet esaslarımıza gelince, yoksul ve mağdur olduğuna inandığımız kardeşlerimiz için elimizden gelen gayreti sarf ederek, mağduriyetlerini en aza indirmeye çalışmaktır.
Derneğiniz ne zaman kuruldu? Kurulduğu günden bu yana ne kadar insana ulaştınız?
2008 yılı Ağustos ayında kurulan derneğimiz, 2012 yılında ise Gıda Bankacılığı statüsü aldı. Bu güne kadar o veya bu şekilde yani gerek nakdi, gerek gıda, gerek giyim ve gerekse ev eşyası olarak 15 bin 750 kişiye sürekli ve tek seferlik olarak yardımlarımızı ulaştırdık.
Çalışmalarınız hakkında bilgi verebilir misiniz? Örneğin kendilerine yardım edecek aileleri nasıl tespit ediyorsunuz?
Halkla her zaman iç içe olan üye ve gönüllü kardeşlerimizin çevrelerinde yaşayan ve yaptıklarımızı duyup bize müracaat eden aileler, yardım tespit komisyonumuzca ziyaret edilir. İhtiyaçları yerinde tespit edilir. Tespit sonucu derecelendirmeler yapılır. Birinci derece yardıma muhtaç ailelere yılın 12 ayı düzenli olarak yardım yapıyoruz.
Yaptığınız çalışmalar bir nevi bir kamu hizmeti gibi. Dolayısıyla süreklilik gerektiren bir hizmet. Böylesine zor bir hizmetin devamlılığını sağlamayı nasıl başarıyorsunuz?
En başta Allah’ın yardımı var tabi. Sonrasında ise programlı, koordineli ve özveriyle çalışan üye ve gönüllülerimizin katkıları ve hayırseverlerin fedakârlıkları ve son olarak bu faaliyetlerin ahretteki karşılığını düşünerek hizmetin devamlılığını sağlamaya çalışıyoruz.
Ne tür yardımlarda bulunuyorsunuz?
Derneğimiz gıda, giyim, ayakkabı, kırtasiye, ev eşyaları, yakacak, sebze, meyve ayni ve nakdi yani imkânlarımız ölçüsünde ihtiyaç sahibi bir insanın veya ailenin her türlü ihtiyacını karşılamaya çalışıyoruz.
Bu tür hizmet eksenli çalışmalarınız için ne oranda destek görüyorsunuz? Sizce bu destekler yeterli mi?
Üye ve gönüllülerimizin dışında gördüğümüz destek sınırlı. Bunun da en büyük nedeni; derin, paralel ve kesişen yapıların karalama ve korkutma siyasetidir. Yardım yapmak isteyen kişilere baskı yapılarak bu işten vazgeçirildiğine veya bir şekilde korkutulduğuna çok defa şahit olduk. Söylediğim gibi bu sebeplerden ötürü yeterli destek gördüğümüz söylenemez.
Bu çalışmalarınıza başladığınız günü dikkate alırsanız bu gün geldiğiniz noktayı kendiniz için yeterli olarak görüyor musunuz? Bu konuda hedeflediğiniz nokta nedir?
Hedefimiz çok büyük olduğundan dolayı, bu gün geldiğimiz nokta arzuladığımız yer değildir. Fakat Allah’a hamdolsun yaptığımız hizmet küçümsenmeyecek derecededir. Allah’ın yardımıyla, aylık 15-20 aileye yardım yaparak çıktığımız yolda, bu gün 450-500 aileye yardım yapıyoruz. Bazı aylarda 800-900 aileye yardım yaptığımız oldu. Bu da hizmetlerimizin, 25-30 kat arttığı anlamına gelmektedir. Hedefimiz ise bizlere müracaat eden hiç kimseyi boş çevirmemektir. İlimizdeki tüm muhtaç ailelere ulaşmaktır.
Yardımlarınızı dağıtırken ya da muhtaç aileleri tespit etmeye giderken hiç unutamadığınız bir anınız var mı?
Bir defasında bir aileyi ziyaret etmiştik ve ev sahibi hanımı hasta olan bir kişiydi. Tedavi ettirmeyi bırakın hastaneye götürmek için yol parası bile olmadığını anlatırken gözyaşlarını tutamadı. Kelimeler boğazında düğümlendi. Ben o günü asla unutamam.
Maddi anlamda imkânları iyi olan insanlara bir çağrınız olacak mı? Özellikle toplumumuz için bir tavsiyeniz var mı?
Elbette, Kur’an -ı Kerim’in birçok ayeti iyilik yapmayı, yetimi ve fakiri gözetmeyi ve cimrilik yapmamayı emrediyor. Unutulmasın ki maddi imkânlar kalıcı değil, üstünlük veya fazilet kanıtı değildir. Rabbimizin bizlere imtihan olarak verdiği mallar, ahrette başımıza dert açabilir ve hatta keşke dünyada yoksul olsaydım diyebiliriz. Bu duruma düşmemek için malımız içerisinde bulunan yetimlerin ve yoksulların payını unutmayalım. Ve yardım yaparken sadece Allah rızası için yapalım.
Son olarak yaklaşan Ramazan Bayramı için yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?
Bizler Adana Umut-Der olarak her yıl olduğu gibi bu yıl da fakir ve muhtaçların sevinci bayramımızdır şiarıyla, ihtiyaç sahibi kardeşlerimizin bayramda mahzun olmamaları için elimizden gelen gayreti sarf edip, bayramlık elbise ve diğer ihtiyaçlarının karşılanması için hiçbir fedakârlıktan kaçınmayacağız. (Yunus Emre-İLKHA)