DİYARBAKIR  - Ramazan ayına girilmesiyle beraber tespit ettikleri 5000 civarında fakir ve muhtaç aileye ellerinden geldiğince gıda, giysi ve imkanlar el verdiğince nakdi yardımda bulunmaya çalışan Diyarbakır Umut Kapısı Gıda Bankası, bu Ramazanda umut olmaya devam ediyor.

Yaptıkları çalışmalar ile ilgili olarak İlke Haber Ajansına açıklamalarda bulunan Umut Kapısı Gıda Bankası ve Umut Kervanı Yardım Platformu Genel Başkanı M. Sıddık Furkan, bu güne kadar yaptıkları yardım çalışmaları ve ulaştıkları mağdur ailelerin sıkıntılarına şahit oldukça omuzlarındaki yükün ne kadar ağır olduğunun bir kez daha farkına vardıklarını söyledi.

"Yapabildiğimiz yardımların yapmamız gerekenin yanında ne kadar sınırlı kaldığını görüyoruz"

2008 yılının Kasım ayında ‘Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir’ hadis-i şerifini düstur edinerek 20 aile ile yola çıktıklarını söyleyen   Umut Kapısı derneği genel başkanı Furkan, kendilerine gelen yardımlar ve Diyarbakır halkının duyarlılığı sayesinde bu günlerde binlerce aileye ulaştıklarını belirtti.

Furkan, " Allah`a hamd olsun, çıktığımız bu yolda her geçen gün bir adım daha ileri gitme imkanı bulduk. Bunun için Rabbimize ne kadar hamd etsek azdır. Ancak o kadar fakir aile var ki bu insanları gördükçe, yapabildiğimiz yardımların yapmamız gerekenin yanında ne kadar sınırlı kaldığını görüyoruz. Yaptığımız hayır işinin daha da büyümesi, yayılması ve daha fazla fakir, muhtaç ailelerimize ulaşabilmek için duyarlı kardeşlerimizin desteğine ihtiyaç var." ifadelerini kullandı.

"Yardım mekanizmasını çalıştırmak insani ve İslami bir görev"

Sosyal devlet anlayışının yapması gereken bir işi icra ettiklerini belirten Furkan, Devlet`in bu konuda üzerine düşen görevi yapmadığının altını çizdi.

Furkan, "Fakirlerin içler acısı durumuna, bizler toplum içerisinde bulunan STK`lar olarak sürekli şahit oluyoruz. Bu insanlarımızın aç kaldığını gördüğümüz zaman toplumsal anlamda bir yardım mekanizmasının işletilmesinin gerekliliğini müşahede ediyoruz. Bir Müslüman olarak  bu mekanizmayı çalıştırmanın insani ve İslami bir görev olduğunu ve bu meseleye ehemmiyetle eğilmesi gerektiğini düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

"Platform olarak Türkiye genelinde toplam 71 il ve ilçede üyemiz var"

Diyarbakır’da Umut Kapısı Gıda Bankası olarak yola çıktıkları 2008 yılından bu yana çok mesafe kat ettiklerini ve bu bağlamda ulaşabildikleri insan sayısının on binlerle ifade edilebileceğini söyleyen Furkan, bu hayır hizmetinin sadece Diyarbakır ile sınırlı kalmaması gerektiğini düşünerek hareket ettiklerini ve bu konuda da oluşturdukları Umut Kervanı Platformu ile bu hayır hizmetini şu an itibariyle 71 şubeye ulaştırdıklarını belirtti.

Furkan,  "9 kardeş Dernek ile birlikte 2010 yılında Umut Kervanı Platformunu kurduk. Bu Platformu daha geniş bir tabana yaymak için ve hizmet ağını genişletmek için diğer il ve ilçelerdeki İslami STK’lara niyetimizi anlattık. Yaptığımız çalışmaları izah ettik. Hamd olsun şu an Türkiye genelinde toplam 71 il ve ilçede üyemiz var.

"İmkanlar el verdiği ölçüde insanlarımıza yardım edebiliyoruz"

Yardım amaçlı kapılarına gittikleri bir çok yerde ibretlik hikayelerle karşılaştıklarını ve muhatap oldukları bu durumlardan sonra yaptıkları hizmetin daha geniş olması adına gayretlerini daha da artırmak çabasında olduklarını belirten Furkan, "Allah-u Teala yardım eder ve hayır sahipleri de bize destek verirlerse Umut Kapımız umutsuzluk kapısı olmayacaktır. Bize yardım talep etmek için başvuruda bulunan her kardeşimize yardım etmek için seferber olacağız. Ancak sizde takdir edersiniz ki bu birazda imkan işidir. İmkanlar el verdiği ölçüde insanlarımıza yardım edebiliyoruz. Ne kadar imkan olursa o kadar muhtaç insana ulaşma fırsatı bulacağız." dedi.

"5 binin üzerinde tespit ettiğimiz fakir aile var"

Yaptıkları hayır çalışmaları hakkında da biraz bilgi veren Furkan, aileler arttıkça yüklerinin arttığını, bunun sebebinin ise toplumsal anlamda bir fakirleşme yaşandığını söyledi.

Furkan, " Bu konuda ülkemizde ve özellikle bölgemizde bazı yatırımlar yapmamız şart. Bu yatırımlar yapılmazsa fakirlik daha da artacaktır. Devlet yetkilileri ve hayır sahiplerinin bu bölgedeki fakirliği görmelerini istiyoruz. Muhtaç sahibi insanların sıkıntılarını gidermek adına daha köklü adımların atılması gerekir. Evet, her geçen gün hayır sahibi insanlarımızın bize ve yardım kuruluşlarına teveccühleri artıyor. Ancak bu yeterli olmuyor. Bu gün muhtaç listemizde kendisine yardım edilmesi gereken tespit edilmiş aile sayısı 5 binin üzerinde. Ancak bizler her ay ancak 850 aileye yardım edebiliyoruz. Dediğim gibi bu sosyal bir durum. Ve devletin bu ihtiyaç sahibi insanlara köklü bir çözüm üretmesi gerekmektedir" ifadelerini kullandı.  

`Siz bu yardımı bize geçen yıl getirseydiniz benim eşim ölmeyecekti.`

Yaptıkları tüm yardımlarından dolayı hayır sahibi Diyarbakır halkına müteşekkir olduklarını ve hayrın kat kat bereketlendiği bu günlerde kendilerine bir çağrısı olacağını söyleyen Furkan, aslında bu çağrılarının vicdan sahibi her kese olduğunu altını çizdi.

Çağrısında "Fakir ve muhtaçlara bir umutta siz olun" diyerek bu konu üzerinde biraz daha hassas davranılması gerektiğini belirten Furkan, " tüm hayır sahibi kardeşlerimize sesleniyorum. Akşam iftar ettikten sonra başımızı ellerimiz arasına alarak biraz düşünelim. Acaba bugün fakirlere ne kadar yardımcı olabildik diye. Bu konuda ne yapıyoruz? ya da neler yapabiliriz? diye. `Siz bu yardımı bize geçen yıl getirseydiniz benim eşim ölmeyecekti.` diye bizlere karşı şikayetçi olan bacımızın feryadını kulağınızdan eksik etmeden. O`nun için diyoruz ki; Gelin ve verdiğiniz yardımlar kimlere ulaşıyor. Bu yardımlarınızda insanlar nasıl istifade ediyor görün. Hatta geliniz bu yardımları beraber dağıtalım. Eminim ki yardımlarınızın ulaştığı insanların durumunu gördüğünüzde, fakirliklerine şahit olduğunuzda içiniz daha ferah olacak, yaptığınız yardımlar sizin için daha bir anlam kazanacak." çağrısında bulundu. (Fikret Özkan / Hamza Adiyaman - İLKHA)