BATMAN–Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Batman İl Başkanlığının düzenlediği iftar programında konuşan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, İsrail’in Filistin saldırısı, Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve bağımsız Kürdistan gibi konulara değindi.

HÜDA PAR’ın düzenlediği iftar programına, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun yanı sıra HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcıları, A.Rahman Cens, İsa Aydın ve Cemal Çoban, HÜDA PAR Batman İl Başkanı M.Emin Doğru, BATSO Başkanı A.Kadir Demir, Ziraat Odası Batman Şube Başkanı Nizamettin Aydiş, Emekliler Derneği Başkanı Hüseyin Ekmen ve yönetimi, MÜSİAD İl Başkanı Suat Özdemir, bazı alimler, STK temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı.

HÜDA PAR İl Başkanı M.Emin Doğru’nun açılış ve selamlama konuşmasının ardından söz alan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, mübarek Ramazan ayının sevincini doyasıya yaşamadıklarını belirterek, İsrail’in Filistin’e savaş uçaklarıyla yaptığı saldırıları kınadı.

“Müslümanlar öldürülürken ümmet birbirleriyle uğraşmaktadır”

Yapıcıoğlu, “Etraf kan gölü, her tarafta, dört bir yanımızda bir vahşet sürüyor. Irak’ta, Suriye’de yıllardır devam ediyor. Son birkaç gündür Gazze, havadan, karadan, denizden tekrar bombalanıyor. Yüzlerce ton bomba atıldı ve an itibariyle ölü sayısı 100’e yaklaşıyor ve yüzlerce yaralı var. Hal böyleyken Siyonist üç işgalciyi arama bahanesiyle haftalardır daha önce operasyonlar adı altında zulümler yapılırken, Gazze şehrinden bu vahşet ve katliamlara cevap olarak  birkaç füze fırlatıldı diye Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, ABD ve kısaca bütün emperyalist parti, koro halinde Hamas’ı ve Filistinlileri kınıyor. Orta Afrika’da Hristiyanlar Müslüman avında, Filistin’de Siyonistler, Arakan’da Budistler. Peki, ümmet nerede? Ümmet birbiriyle uğraşmaktadır. Silahlarını birbirlerine doğrultmuş birbirlerini tekfir ediyorlar, birbirlerini öldürüyorlar, farklı bir mezhebe mensup Müslüman kardeşlerin camilerini havaya uçuruyorlar.” dedi.

Müslümanlar paramparça olduğu müddetçe bela ve musibetlerin başlarından eksik olmayacağını belirten Yapıcıoğlu, Allah’tan Müslümanların birliği için dua  etti.

“Irak batacaksa oradaki Kürdistan bölgesinin batma mecburiyeti yoktur”

Irak Kürdistan’ında Irak Kürdistan yönetiminin bağımsızlık için referandum yapma düşüncelerini de değerlendiren Yapıcıoğlu, “Pek çok farklı kesimden çok değişik tepkiler geliyor. Buna ilişkin olarak biz şunu söylüyoruz; Biz diyoruz ki 20. yüzyılın başında yani bundan takriben yüzyıl önce Fransız’lar ve İngilizler arasında bir bölüşüm anlaşması yapıldı. Harita üzerinde cetvelle sınırlar çizildi. Fransızların ve İngilizlerin yani o işgalci emperyalistlerin Müslümanların topraklarını kendi aralarında paylaşmak üzere çizdiği bu sınırlar kutsal sınırlar değildir. Bu sınırların hiçbir kutsallığı yoktur. Eğer Irak bir bütün olarak bir yangın yığınına dönüşecekse veya bir bütün olarak batacaksa oradaki Kürdistan bölgesinin de diğer bölgelerle beraber batmak ve yanmak mecburiyeti yoktur. Kürtler elbette başlarının çaresine bakacaklar. Buna karşılık birileri çıkıp, ‘İslam coğrafyasında ikinci bir İsrail vakası, ümmetin bağrına bir hançer gibi saplanacak’ şekilde çıkışlar yapıyorlar. Bir Müslüman olarak biz bunlardan acı duyuyoruz.” ifadelerini kullandı.

“Seçilecek olan cumhurun başkanı olsun, devletin değil”

Konuşmasının devamında gündemde olan Cumhurbaşkanlığı seçimine de değinen Yapıcıoğlu, “Gittiğimiz yerlerde bizlere soruyorlar, ‘Cumhurbaşkanlığı seçiminde tavrınız ne olacak? Kimi destekleyeceksiniz? Hangi adayı destekleyeceksiniz?’ Biliyorsunuz zaten resmi olarak adaylar kesinleşmiş değil. Bazı adaylara yapılan itirazlar var. Fakat resmi prosedür gereği Yüksek Seçim Kurulu bu itirazlarla ilgili bir karar verecek. Yarın kararını açıklayacak ve bu adaylar kesinleşecek. Şu ana kadar bizden destek talebinde bulunan herhangi bir adayda yok. Şuana kadar bizim kimseye verilmiş bir sözümüz de yok. Süreci izliyoruz, adayları izliyoruz. Evet, ilk defa halk bir Cumhurbaşkanını seçecek. Biz istiyoruz ki seçilen bu Cumhurbaşkanı gerçekten adı gibi yani cumhurun başkanı olsun. Cumhur bütün renkleriyle, bütün inançlarıyla, bütün kimlikleriyle ve bütün unsurlarıyla halkın tamamıdır. Seçilecek olan her kimse, biz istiyoruz ki, cumhurun başkanı olsun. Devletin temsilcisi olmasın.” diye konuştu.

Konuşmaların ve yapılan iftarın ardından program dua ile son buldu. (M.Fatih Akgül-İLKHA)