DİYARBAKIR  - Aklı gideren uyuşturucu ve içkinin toplumun bozulması ve toplumun sorunlu bir hal almasında etkisinin çok büyük olduğunu söyleyen Din Bir Sen Diyarbakır İl Başkanı Cüneyt Özmen, bir toplum için bu tür maddelerin kullanımının artmasının normal bir durum olmadığını söyledi.

Konu ile ilgili geçmişte de bazı örneklerin mevcut olduğunu ifade eden Din Bir Sen Diyarbakır İl Başkanı Özmen, " Şöyle geçmişe doğru gidersek; bazı milletlere baktığımızda, uyuşturucunun toplumu nasıl da tahrip ettiğini ve gencecik beyinleri nasıl uyuşturup toplumu fesada götürdüğünü ve vücutları uyuşturan bir hastalık olduğuna şahit olacağız. Sadece bunlar da değil; Ailelerin huzurlarının kaçması ve insanların bir birlerini sokak ortalarında,  parklarda vurmaları hatta öldürmeleri yaşanan olaylardır. Tüm bu istenmeyen durumların altında yatan nedene baktığımız zaman sebebin uyuşturucu veya alkol olduğunu göreceksiniz." Dedi.

Uyuşturan maddeler pisliktir

Uyuşturucuyu Allah-u Teâlâ’nın kesin emir olarak Müslümanlardan men ettiğini ve Hz. Muhammed 'in uyuşturucuyu ve alkolü açıkça habaset (pislik) olarak nitelediğini söyleyen Özmen, "Biz uyuşturucu hakikaten bütün kötülüklerin anası olduğuna kanaat getirmişiz. Hem tarihte bu gerçekliğe tüm açıklığıyla şahittir. Bugün yaşanan ve hepimizin de şahit olduğu bazı feci olaylarda bunu ispat eden en açık şahitlerdir." ifadelerini kullandı.

"Bu başlangıç felakete giden yolun ilk adımı oluyor"

Dünyanın her yerinde uyuşturucu ve alkol kullanım yaşının düştüğünü ve kullananların sayısının giderek arttığını belirten Özmen, " Bunun birçok sebebi vardır. Özellikle internet ortamlarında, televizyonlarda ve farklı platformlarda bu tür maddelerin kullanımının özendirilecek şekilde gösterilmesi, bu tür maddelere ulaşımın kolaylaştırılması bu sebeplerin başında geliyor.  Dolayısıyla hayat ile bu kadar iç içe olunca çocuklar tarafından merak ediliyor. Bazı çocuklar ya da kişilik sorunu yaşayan insanlar, nefsi duygularını tatmin etmek için bu maddeleri kullanma yoluna başvuruyorlar. Bu başlangıç felakete giden yolun ilk adımı oluyor maalesef." tespitinde bulundu.

"Okul önlerine kadar sokulan uyuşturucu satıcıları var"

Türkiye de eğitim siteminin de uyuşturucu ile mücadelede yetersiz kaldığını ve bu konuda çocuklara yeterli oranda yardımcı olamadığını ifade eden Özmen, " Uyuşturucu maddelerin zararlarını ve insan vücuduna ne kadar zarar verdiğini kanaatimce yeteri kadar izah edemiyor, bunlara ulaşımı engellemek adına yeterli önlemi alamıyoruz. Hepinizin de bildiği gibi; okul önlerine kadar sokulan uyuşturucu satıcıları var. Okulların yakınlarına kurulan içki büfeleri var. Tüm bu durumlar çocukları özendirmek için yeterli bir nedendir. Bunun önleminin alınması gerekir. Bu konuda adım atması gerekenler gevşek davranmamalıdır." Şeklinde değerlendirmesini sürdürdü.

"Daha gençtir hayatlarını yaşasınlar diyerek çocuklarınızı ateşin ortasına sürüklemeyin"

Toplumda baş gösteren bu olumsuz gelişmelerin temelinde eğitim sorunu ve inanç sorunu olduğunu ve bu iki olgunun bir birinden ayrı düşünülmemesi gerektiğinin altını çizen Özmen, anne babanın ve eğitimcilerin çocuklara sağlam bir dini anlayış verme çabası içerisine girmeleri gerektiğinin altını çizdi.

Özmen, " Çocuklarınızı, daha gençtir, 'bir şey olmaz', 'hayatlarını yaşasınlar' diyerek bir ateşin ortasına sürüklemeyin.  Sizler aileler olarak mutlaka üzerinize düşen görevleri yapmalısınız. Çocuklarınızı dini eğitim veren kurumlardan uzak tutmaya çalışırsanız, çocuğunuzun bir yönünü hep eksik bırakmış olursunuz. Bunun tahribatı büyük olur." uyarsısında bulundu. (Hamza Adiyaman  - İLKHA)