Yusuf henüz küçüktü. Siması dolunay, gamzeleri elmaslar kadar parlaktı. Kardeşleri bir piknik düzenlemek istiyordu. Dağlara bir gezinti...

Yusuf’u da götürmek istediler. Yusuf çocuktu, daha küçücük, daha körpecik. Piknik-Gezinti ismini duyunca gitmek istedi haliyle.

“Babam izin verir mi acaba?” dedi.

Babasına gittiler. Babası Yakup; ‘Size güvenmiyorum. Çocuğumun başına bir iş getirmenizden korkuyorum’ dedi.

Onlar; bize güven, biz sadece onu gezintiye çıkarmak, pikniğe götürmek istiyoruz, Yusuf’a bir zarar vermeyeceğiz ki, Biz kardeşiz dediler.

Yusuf sevinçle piknik için evden çıktı ve bir daha dönmedi.

Çocuğunu getirmediler Yakup’a…

Yakup hüzne gark oldu, kanatları kırıldı, yüreği soldu. Hasret sardı tüm bedenini. Sızladı, inledi, yas tuttu, ağladı, ağladı yine ağladı. Fakat susmadı! Oğlunu istedi…

Yakup; Onları kınamak, protesto etmek ve Çocuğunu geri alabilmek için bir çadır kurup altında oturmaya başladı.

Bu çadırın/kulübenin adını “Hüzünler Çadırı” koydu…

“Çocuğumu geri almadan çıkmayacağım bu Hüzünler Çadırından” dedi…

Hüznü büyüdü ve Yusuf’un yolunda kalan gözleri kurudu…

Ortadoğu’da nesiller hep dedelerinin kaderini yaşar gibi bir inanç vardır.

Yakub’un hiç boş kalmayan “Hüzünler Çadırında” bugün “Kürt Anaları” oturuyor…

Yürekleri buram buram hasret yüklü, hüzün tarlası.

Elleri yorgunluk, çaresizlik, kimsesizlik dolu.

Gönülleri perişan. Gözleri de kurumak üzere…

Bu coğrafyada Ana olmak zordur. Roboski’de Kaçakçı Anası olmak olur suçunuz. Hüzünler Çadırında ise “Ajan Analar” a çıkar adınız. Evladınıza sahip çıkmak Onun bu dönüşü olmayan “Piknikler”den gelmesini beklemek suçtur.

Kürdün Anasıyla Yusuf’un Babası olmak aynı şeydir...

Yakup gibi, evlatlarını istiyor “Kardeş” görünümlü kurtlardan bu “Analar.”

“Pikniğe götüreceğiz” deyip Kurtlara teslim ettiler Yusufları.

Anne Aysel Böçkün öyle diyordu: “Biz oy verip bize Belediye Başkanı ol dedik, kurt ol oğlumuzu ye demedik ki!”

Analar bugün Yakup’un “Hüzünler Çadırında” Yusuflarını istiyor.

Hiç şüpheniz olmasın!
Yakup bugün yaşasaydı bu Analarla aynı çadırda görecektiniz Onu…

Hidayet YILMAZ / doğruhaber