• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...
"Çocukları dağa kaldırmak ne bir hak ne de özgürlüktür"
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

DİYARBAKIR  -  Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önünde kaçırılan çocukları için eylemlerini sürdüren aileler, belediyenin refüj çalışmalarını bahane ederek yerlerinden kaldırmasıyla sürgün üstüne sürgün yaşıyorlar.

Evde çocuklarını, hasta yakınlarını bırakarak eyleme katıldıklarını belirten aileler, birçok zorlukla karşılaştıklarını, belediyedeki zabıtlarca çadırlarının söküldüğünü, darp edildiklerini ve çalışma var bahanesiyle üçüncü kez yerlerinden sürgün edildiklerini söyledi.

“Çocukları dağa kaldırmak özgürlük değil”
Hiçbir çocuğun bu rahatlığı bırakıp dağa gitmeyeceğinin söyleyen Sabri Önalan, “Çocuğumun ismi Muhammed Emin Önalan. Marmara Üniversitesi 3'üncü sınıfta okuyordu. 9 aydır kayıptır. Biz, buraya kimseyi incitip, tahrip etmek için gelmedik. Hiçbir siyasi partiyle alacak vereceğimiz yoktur. Mazlum çocuklarımızı istiyoruz. 20 yıldır çocuğum yanımda ben çocuğumu tanıyorum. Bu bacılarım da çocuklarını iyi tanıyorlar. Çocukları dağa kaldırmak ne bir hak ne de bir özgürlüktür.” ifadelerini kullandı.

“Ciğerlerimize ateş düştü”
Ciğerlerine ateş düştüğünü ve bu ateşin sönünceye kadar buraları terk etmeyeceğini söyleyen acılı baba sözlerine şöyle sürdürdü: “Biz barış istiyoruz. Tek isteğimiz bu memlekette huzurun ve barışın gelmesidir. Çocuğum gelmeyene kadar ben burayı terk etmem. Buradan cenazem kalksa dahi ben burayı terk etmem. Belediye evvelki gün bizi kapının önünden kovdu. Bugün de refüjden kovdu. Herhalde yarın kaldırımları da kazacaklar. Ne yapsalar burayı terk etmeyiz. Bu davamızdan vazgeçmeyiz. Çünkü ciğerimiz yanıyor. Ciğerimize ateş düşmüş. Bu ateş sönmeyene kadar burayı terk etmeyiz. Bizim çocukları dağa çıkarıyorlar kendi çocuklarını da Amerika’ya okumaya gönderiyorlar. Ben buna karşıyım. Bu zulümden başka bir şey değildir.”

"Belediye formalite icabı kazılar yapıp bizi sürgün ediyor”
Belediyenin formalite icabı kazılar yaptığını söyleyen Durmuş Ölmez, “Burak Ölmez'in babasıyım, Atatürk Üniversitesi matematik öğretmenliği ikinci sınıfta okuyordu. Çocuğum kandırıldı. Barış süreci demek çocukları kandırıp dağa çıkarmak mıdır? Bu soruna bir çözüm bulunmadıkça biz bu eylemi devam ettireceğiz. Belediye mahsus kazılar yapıyor ama biz eylemimize devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.


 

“Evlerimizde huzur kalmadı herkes perişan”
Evlerinde huzur kalmadığını, çocuklarının ve eşinin perişan olduğunu ifade eden Zübeyde Şentürk ise, “Ramazan Şentürk’ün annesiyim. Oğlum 24 yaşındadır. Oğlum Sinop’ta üniversite okuyordu. Partiyle Diyarbakır’a kadar getirdiler. Seçim sürecinde onu çalışmalarında kullandılar. Seçim döneminde ona bir şeyler yaptırdılar. Üç buçuk aydır çocuğum yok. Evde diğer çocuklarım perişan durumdalar, düzgün okula gidip gelmiyorlar, evde herkesin düzeni bozuldu. Tüm partilerden ricamız var bize destek olsunlar. Çocuklarımızı geri getirsinler. İki haftadır buradayız. Belediye bizi tartakladı. Formalite icabı çalışmalar yapıyorlar eylem yaptığımız yerlerde. Bizi sürgün ediyorlar.” dedi.   (M. Zeki Aygur - İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir