HABER MRK- Pazarı Pazartesiye bağlayan gece idrak edilecek Miraç Kandili münasebetiyle tebrik mesajı yayımlayan Peygamber Sevdalıları Platformu, İsra ve Mir’rac hadisesinden çıkarılması gereken ders ve hikmetlere dikkat çekilerek, bu gecede yapabilecek bazı hayırlı işler sıralandı.

Miraç Kandili mesajının girişinde “Ayetlerimizden bir kısmını göstermek için kulunu bir gece Mescid-i Haram'dan alıp çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya götüren Allah’ın şanı ne yücedir. Şüphesiz ki O her şeyi hakkıyla işiten, her şeyi hakkıyla görendir.”İsra Suresi’nin 1. Ayeti hatırlatılarak, Miraç olayının İslam Tarihinin önemli olaylardan biri olduğu belirtildi.

Tebrik mesajı Kur’an-ı Kerim’in onyedinci suresinin başlangıç kısmında ele alınan İsra’nın, anlamına değinilerek, “ İsra, Arapça’da ‘gece yürüyüşü’ anlamına gelmektedir. İsra Suresi’nde de belirttiği gibi bununla Yüce Rabbimizin, Hz. Muhammed Mustafa’ya, bir gece Mekke’de bulunan Mescid-i Haram’da bulunan Ka’be-i Muazzama’dan, Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’ya kadar lutfettiği yolculuk kastedilir.  Mi’rac’ın anlam ise, yükselmek, yukarı çıkmak veya yukarı çıkmayı sağlayan alet gib anlamlara gelmektedir. Mi’rac ile kastedilen ise İsra ile gerçekleşen Ka’be-i Muazzama’dan Mescid-i Aksa’ya yapılan yolculuktan sonra, Efendimiz(sav)’in Cebrail(as)’in getirdiği binekle yüksek gök tabakalarına çıkması, sonra insan, cin, melek ve diğer mahlukatın bilgilerinin tükendiği sınıra ulaştığı mucizevi olaydır.” Denildi.

Mesajın devamında içinde birçok ders ve hikmetin bulunduğu bu harikulade olay, Hz. Muhammed’in Medine’ye hicretinden bir buçuk yıl kadar önce meydan geldiği hatırlatılması yapıldı.

Kutlama mesajında İsra ve Mir’rac hadisesinden çıkarılması gereken bazı ders ve hikmetler  ise şöyle sıralandı:

“-İsra ve Mi’rac mucizesinin gerçekleştiği zaman dilimi, Mekke’de müşriklerin zulüm ve işkencelerini zirveye çıkardıkları bir dönemdi. Efendimiz(sav), Allah’a davet yolunda en büyük destekçilerinden olan Hz. Hatice(ra)’a annemizi ve müşriklerin saldırılarına karşı iyi bir koruyucu olan amcası Ebu Talibi kaybetmişti. Hüzün yılı olan bu hadiseden sonra Resul-u Sakaleyn Efendimiz(sav) Taif’e davete gitmiş ancak buranın ileri gelenlerinin kışkırtmasıyla ayak takımı ve çocuklar tarafından taşlanmış ve büyük bir hüsranla dönmüştü. Bundan sonra müşriklerin baskı ve zulümleri O’na hayat hakkı tanımayacak seviyeye ulaşmıştı. Rabbu’l Alemin, tüm bu ağır imtihan sürecinde Peygamberini, hem teselli etmek, hem de azim ve kararlılığını yenilemek için İsra ve Mi’rac ile, O’na mucizelerini göstermiş, hiç üzülmemesini, moralini bozmamasını, bu dinin sahibinin Allah olduğunda şek ve şüphe etmemesini ve O’na tevekkül ederek davasını sürdürmesini işaret etmiştir.

-Bilindiği üzere  fırsat buldukça Peygamberin hayatına kasd edecek kadar pervasızca saldıran  müşrikler, bunun yanında hep  O’nunla alay etme yolunu tutuyorlardı. İsra ve Mi’rac mucizesi karşısında da adeta kendilerine alay edecek bir konuda gün doğmuş gibi alay ve istihzalarını artırdılar. Bu olayın sabahında Efendimiz(sav)’i dinleyen azılı müşriklerden Ebu Cehil alay etmede müşriklere önderlik etti. Diğer bir kısım müşrik ise koşarak Hz. Ebu Bekir(ra)’a gidip gerçekleşen hadiseyi haber verdiler. İlk Müslümanlardan ve en zor günlerde bile bir an olsun  Efendimiz(sav)’i yalnız bırakmayan Hz. Ebu Bekir(ra) müşriklere: “Bunu O mu söyledi?” diye sordu. Onlar da “evet” dediler. Bunun üzerine: “Eğer o söylediyse, ben şehadet ederim ki söyledikleri doğrudur.” cevabını verdi. Onlar: “Bir gecenin içinde onun Şam diyarına kadar gidip tekrar sabah olmadan Mekke’ye döndüğüne inanıyor musun?” dediler. Bu sözlerine karşılık Ebu Bekir efendimiz: “Evet, ben onun daha uzak ihtimalle bakılan sözlerine dahi inandım. Ben onun semadan getirdiği haberlere inanmış kimseyim!” cevabını verdi. Hz. Ebubekir(ra)’e bu sadakatinden dolayaı “Sıddık” lakabı verildi.

Bundan da anlıyoruz ki büyük mucize aynı zamanda gerçek mü’minin imanı için bir mihenk taşı olarak da Efendimiz (as)'a verilmiş bir hediye idi. Çünkü yeni müslüman olmuş bazı sahabeler, müşriklerin şeytanca kandırmaları karşısında dinlerini bırakmışlar ve imanlarını muhafaza edememişlerdi.
Yaşadığımız zaman sürecinde de zaman zaman kimi Müslümanlar karamsar ortamlara sürüklenmekte ve davalarının hedefe varmasında şüpheye düştükleri bir bilinen bir olaydır. İsra ve Mir’ac hadisesinin en önemli sonuçlarından biri de bizler için şu olmalı ki bizler Allah'ın güç ve kudretine inanmalı, kaza ve kaderine teslim olmalı ve  sabır ve azimle çalışmalıyız.

-Mi'rac mucizesinin Kudüs ve Mescid-i Aksa olmasında, ayette de belirtildiği gibi, Mescid-i Aksa'nın faziletine delil vardır. Çünkü Rabbimiz, Mescid-i Aksa'nın etrafını bereketli, verimli, feyizli ve mübarek kıldığını haber veriyor. Bugün bu mübarek belde siyonistlerin işgali altındadır ve kendisini bu işgalden kurtaracak Ömer ve Selahaddinlerin yolunu gözlemektedir.

-Mi’rac ruhun yükselişinin nişanesidir. Kulun ibadetlerle çok yüce mertebelere gelebileceğinin işaretidir. Efendimiz(sav)’in işaret ettiği üzere biz ümmetinin mi’racı olan namazımıza büyük bir ehemmiyet göstermeliyiz.”

Miraç gecesinde ise şu tavsiyelere yer verildi
“-Mi'rac Kandili dolayısıyla camilerde yapılacak etkinliklere önayak olup katılım gösterelim.    -Allah rızası için namaz kılmak,

-Kur'an-ı Kerim okumak,

-Peygamberimiz ( a.s.m)'ın mübarek duası olan Cevşen-ül Kebir’i, ism-i azam duası vs. duaları okumak,

-Aile bireyleriyle birlikte günün mana ve ehemmiyeti hakkında sohbetler yapmak,

-Hayatımızın geçmiş günleri ve yılları hakkında muhasebe yapmak,

-Günahlarımızın bağışlanması için Allah'tan af dilemek,

-Sevgili Peygamberimize bol bol salât ve selâm okumak,

-Dünya ve ahirete ait dileklerimiz için dua etmek,

-Hastaları, yaşlıları ziyaret ederek; yoksulları, öksüz ve yetimleri sevindirmek,

-Eş, dost ve yakınlarımızla tebrikleşmek,

-Dargın ve küskünleri barıştırmak,                                                                                                              

-Zulme ve haksızlığa uğrayan insanların kurtuluşu için dualar etmek,                   

-Özellikle İslam coğrafyasında malı, canı, ırz ve namusu ayaklar altında ezilen kardeşlerimizin tez zamanda esenliğe kavuşmaları için,  İslam davası uğruna zindanlara düşen kardeşlerimizin kurtuluşu ve muhaceratta olan ağabeylerimizin selameti için Rabbimize bol bol dua edelim.

Tebrik mesajının sonunda, “Bu duygu ve düşüncelerle, yeniden Miracı yaşayıp, ibadet ve takatlerimizle Allah'a yakınlaşmak dileğiyle tüm İslam aleminin Mi’rac gecesini tebrik ediyoruz.” Denildi. (İLKHA)