HABER MRK - Nasname yazarlarından Berzan Botî, PKK`nin, Lice`nin Darakol köyünde HÜDA PAR üyesi bir aileyi önce kaçırmaya çalıştığı ardından da uzun namlulu silahlarla taradığı saldırıyı `Sömürgeci Devletlerle Barış, Kürdlerle Savaş` başlığı altında değerlendirdi. 

Bir yandan “Demokratik İslam Kongresini” düzenleyerek dini siyasete alet eden PKK`nin diğer taraftan “bunlar gerici” diyerek HÜDA PAR’a saldırdığını belirten Botî, burada sorunun HÜDA PAR`da olmadığını aksine, PKK etkisi dışında olan herkesin PKK için hedef olduğunu vurguladı. 

PKK`nin bu planının devletten bağımsız olamayacağına dikkat çeken Botî, bu kirli oyunu lanetlemeyen ve tepki göstermeyen herkesin yaşanacaklardan sorumlu olduğunu belirtti. 

Türkiye ve Suriye devletleriyle uzlaşan/anlaşan PKK`nin, hem Güney Batı`da hem de Kuzey’de Kürdlere saldırdığını belirten Botî, PKK`nin, bu yeni stratejisiyle Kürdistan’da “LAİK-DİNDAR” karşıtlığını yaratmak ve bu karşıtlıktan beslenmek istediğine dikkat çekti. 

Böyle bir çatışma`nın, Kürdleri ulusal sorundan uzaklaştıracağı gibi karanlık eylemlere de zemin hazırlayacağına işaret eden Botî, "Böylece devletlerin gayri resmi ölüm mangaları tekrar Kürdistan’da kaos ortamı yaratabilecektir. Kuşkusuz ki bu plan devletten bağımsız değildir/olamaz." ifadelerini kullandı. 

PKK farklı düşünen Kürdlere saldırıyor
Güney Batı’da “özgürleştirdim” dediği Kantonları altın tepside Esad rejimine sunan PKK`nin, farklı düşünen Kürdlere nefes aldırmadığını belirten Botî, PKK`nin Kürdleri katletmekle kalmadığını tıpkı işgalci devletler gibi işkence dahil her türlü insanlık dışı yönteme başvurduğuna dikkat çekti. 

PKK`nin, Kuzey’de de başta HÜDA-PAR olmak üzere varlık kazanmaya çalışan herkese saldırdığını vurgulayan Botî, yazısının devamında şu ifadelere yer verdi:

"Seçim öncesinde birçok yere bomba atarak ortamı sabote etmeye çalışan PKK, Lice’de çok tehlikeli ve kirli bir eyleme imza attı. 

Diyarbakır’ın Lice İlçesine bağlı Darakol köyünü basan PKK’liler, HÜDA PAR taraftarı olduğu öğrenilen bir kişiyi kaçırmak istedi. Direnen aileyi rastgele tarayan PKK’liler, biri kadın üç kişiyi yaraladılar. 

Bir yandan “Demokratik İslam Kongresini” düzenleyerek dini siyasete alet eden PKK diğer taraftan “bunlar gerici” diyerek HÜDA PAR’a saldırıyor. Kuşkusuz ki burada sorun HÜDA PAR değil, PKK etkisi dışında olan herkes PKK için hedeftir. Geçmişte olduğu gibi ideolojik bir çelişki gerekmiyor saldırmaları için.

1990’lı yıllarda yaşanan karanlık dönem; HÜDA PAR tabanının yapısı hesaba katıldığında “LAİK-DİNDAR” çatışmasını yaratmanın zor olmadığı anlaşılır. Ve ne yazık ki böyle bir çatışma Kürdistan’ı kaosa sürükler ve yeni/yeniden toparlanmaya çalışan halkı tekrar ölüm uykusuna sürükler.

Herkes tepkisini ortaya koymalı

Geçmişte PKK’ye sessiz kalanlar ağır bir faturanın halka çıkarılmasında pay sahibidirler kuşkusuz. Umarım bu günden itibaren oynanan açık ve tehlikeli oyuna gereken tepki gösterilerek oynanması engellenir… 

Geç olmadan herkes tepkisini ortaya koymalı ve Kürdistan’ın “LAİK-DİNDAR” çatışması adı altında tahrip edilmesine engel olmalıdır. Böyle bir çatışma devleti huzura erdirecek ve Kürdlere de tekrar cehennemi yaşatacaktır. 

PKK’nin yeni rolünü ve kirli oyununu lanetlemeyen, deşifre edip tepki göstermeyen herkes yaşanacaklardan sorumludur."