BİTLİS- Tatvan İnsan-Der, İnsani Yardım Vakfı (İHH) Genel Başkanı Bülent Yıldırım’ın konuşmacı olarak katıldığı  bir dizi konferans düzenledi.

 Tatvan Belediyesi Kültür Merkezi  ve Anadolu İmam Hatip Lisesinde "İslam coğrafyasında yaşanan son gelişmeler" adıyla düzenlenen konferanslarda konuşan İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım, dünya çapında zulüm ve baskıya uğrayan Müslümanlara değindi.

 Yıldırım konuşmasında,"Dünyadaki Müslümanlar sürekli hicret halindedir, sürekli göç halindedir. Ya ekonomik kaygıdan dolayı giderler, ya da baskılardan kaçarlar. Mesela Özbekistan, dünyanın en büyük zalimidir. 250 bin Müslüman`ı diri diri adeta toprağa gömmüştür. Son yüzyıla baktığımızda Müslümanlar üç şeyle karşılaşmıştır; Ölüm, hicret ve hapishane. Müslümanların kaderi bu mudur? Biz iman etmek için gelmişiz, oysa daha kendimize iman edemiyoruz. Neden? Çünkü bu anı anlamakta ve anlatmakta eksik kaldık. Müslüman akıl sahibidir, aklını kullanan insandır. Akıl, düşmanı tanımaktır. Hz. Ömer buyurmuştur; `Düşmanını tanımayan, cehaleti bilmeyen İslam`ı bilemez.` Onun için düşmanı çok iyi bilmemiz gerekiyor ki,  hicret ve hapishaneye girmekten kurtulalım" sözlerine yer verdi.

 İşte  4`üncü dünya savaşıdır

Yıldırım dünyanı her tarafında Müslümanların zulüm görüp öldürüldüklerini dile getirerek, “Afganistan’da Müslüman ölüyor, Amerika ve NATO öldürüyor. Filistin`de Müslüman ölüyor, İsrail öldürüyor. Çeçenistan`da Müslüman ölüyor, Rusya öldürüyor. Doğu Türkistan`da Müslüman ölüyor, Çin öldürüyor. Keşmir`de Müslüman ölüyor, Hindistan öldürüyor. Patani`de Müslüman ölüyor, Tayland öldürüyor. Moro`da Müslüman ölüyor, Filipinler öldürüyor. Arakan’da Müslüman ölüyor, Burma öldürüyor. Suriye`de, Irak`ta, Mısır`da işbirlikçiler Müslüman öldürüyor. Orta Afrika`da Fransalı Hristiyanlar Müslüman öldürüyor. Mali`de Fransa Müslüman öldürüyor. Dünyada bana bir başka savaşı söyleyebilir misiniz? Başka bir savaş var mı? Hepsinde ölen taraf Müslüman, ölen hep Müslüman, öldürenler ise Haçlılar, Siyonistler, Budistler ve işbirlikçiler. İşte bu 4`üncü dünya savaşıdır.’’ şeklinde konuştu.

 Mescidi Aksa’yı yıkmak istiyorlar

Yıldırım konuşmasının devamına, “İslam düşmanlarının saldırıları sonucunda bir tarafımız ölürken, bir tarafımızı da dünya işleriyle oyalıyorlar. Particilikle ve ırkçılıkla bizi birbirimize düşürüyorlar. Dünyada yapılan ilk bina Kâbe’dir ve rivayete göre 40 yıl sonra Mescid-i Aksa yapılmıştır. Müslümanların kutsal kabul ettiği ilk mescitlerden biridir. Etrafı mübarek kılınmıştır. Mescid-i Aksa ve Kudüs bütün insanlığın özetidir. Bütün dünyada o anda güç sahibi olanların ve dünyayı yönetenlerin görüldüğü yer, Mescid-i Aksa`dır. Mescid-i Aksa adil bir yönetimin elindeyse, dünyaya da o hükmeder. Mescid-i Aksa eğer kan ve gözyaşından beslenen vampirlerin elindeyse, o zaman dünyada kan ve gözyaşı olur. Mescid-i Aksa`da Müslümanlar olduğu sürece kan akmamıştır. Hıristiyanlar da, Yahudiler de kendi ibadet hallerinde özgürce gereklerini yerine getirmiştir. Oysa onlar şimdi Mescid-i Aksa`yı yıkmak istiyorlar.” ifadelerini kullandı.

 Günde yüzlerce varil bombası atılıyor

Yıldırım konuşmasının son bölümünde, “Esad’ın adındaki zalimin  Müslümanlara yaptığı işkenceleri görüyorsunuz. Kadın ve çocukların üzerine varil bombası yağdırıyor. Bu varil bombalarını 8 bin metre yukarıdan atıyorlar. Aşağıya düşerken yere değmeden patlıyor. Büyük bir alanı talan ediyor. Ne kadar insan varsa yanıyor parçaları da uzak yerlere sıçrıyor. Günde yüzlerce varil bombası atıyor. Dünya da buna sessiz.”  şeklinde konuştu.

 Bütün dünyanın Mavi Marmara vesilesiyle İsrail`in gerçek yüzünü gördüğünü ifade eden Yıldırım, Mavi Marmara davaları açtırdıklarını, İsrailli suçluların hepsi için yakalatma kararı çıkartmaya çalıştıklarını ve asla geri adım atmayacaklarını sözlerine ekledi.  (Menderes Beysülen-İLKHA)