• DOLAR 34.515
  • EURO 36.374
  • ALTIN 2873.773
  • ...
İdam cezaları İzmir`de protesto edildi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

İZMİR – Mısır’da darbeci cunta mahkemelerinin darbe karşıtı Müslümanlara verdiği  idam cezalarına İzmir’den de tepki geldi. Mustazaflar Cemiyeti İzmir Şubesi üye ve gönüllüleri Konak Meydanı’nda bir araya , verilen idam cezalarını ve darbeci Sisi yönetimini protesto etti. Kadın, erkek birçok kişinin toplandığı meydanda, sık sık Darbeci Sisi ve yönetimi aleyhinde sloganlar atıldı. Ellerinde Rabia işaretinin olduğu pankartları taşıyan grup, İhvan-ı Müslimin Teşkilatı başta olmak üzere mazlum Mısır halkına destek verdi.

“Mısır halkının yanında durmak Hz. Musa`nın yanında durmaktır”

Basın açıklaması Cuma namazından sonra Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Mustazaflar Cemiyeti İzmir Şubesi başkanı Cemil Genç, kısa bir konuşma yaptı. Genç; “Mısır halkı bir yıldır çok büyük acılar çekiyor. 3 Temmuz`da Batı`nın kuklası Sisi Mısır’da darbe yaptı. O günden bu yana binlerce insan katledildi. Barışçıl gösteriler yapan insanların üzerine ateş açıldı. Canlı yayında 2 bin insan katledildi ve on binlerce insanın yaralanmasıyla meydan boşaltıldı. Bu insanların tek suçu `Rabbimiz Allah` demek ve haklarını savunmaktır. Mısır’da zulme uğrayan bu insanlara sahip çıkmak zorundayız. Çünkü oradaki mücadele iyi ile kötü arasındaki mücadeledir. Mısır halkının yanında durmak Hz. Musa`nın yanında durmaktır.” Şeklinde konuştu.

“İdam kararları Firavuncadır”

Ardından basın açıklamasını Hacı Şani okudu. Darbeci Sisi ve yönetiminin verdiği kararların adeta Firavunca kararlar olduğunu belirten Şani; “İnsanlığın kanayan vicdanı her gün bir yara daha alıyor. Katil Sisi ve onun yardakçı hakimlerinin verdiği kararlar Mısır tarihinde zalim firavunların verdiği kararları aratmamıştır. Mısır’da darbe mahkemesi 529 darbe karşıtı eylemciden 37’sinin idamını onaylamış; 492 sanığın da cezasını müebbet hapse çevirmiştir. Aynı mahkeme aralarında Müslüman Kardeşler Teşkilatı Rehberlik Konseyi Başkanı Muhammed Bedii’nin de bulunduğu darbe karşıtı 683 kişi hakkında da idam kararı verdi. Tutuklu bulunan sanıkların göstermelik dahi olsa savunma yapmalarına fırsat vermeyen Darbeci Sisi Yönetimi ülke dışına kaçmak zorunda kalan kimi göstericileri de savunmaları dahi alınmadan gıyabında idama mahkum etmiştir. Mısır adaleti kararın ölçüsüzlüğünü izah etme ihtiyacını dahi hissetmemiştir. Mısır’daki bu son yargı tiyatrosu, ülkede yaşananları ve onun hem bölgesel hem de küresel destekçilerini bir kez daha ifşa etmiştir.” dedi.

“Mısır’da devlet terörü yaşanıyor”
“Dünyanın gözleri önünde sivil halkı camilerin içinde katleden Darbeci Cunta, binlerce kişinin öldürüldüğü bu katliamlardan sağ kurtulanları da böyle bir idam kararı ile cezalandırmıştır” diyen Şani, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Verilen idam kararlarıyla, Mısır’da yaşanan devlet terörüne karşı çıkanlara bundan sonrası için adeta gözdağı verilmektedir. Mısır halkı ne yazık ki tüm katliam, yaralama, yasadışı baskı ve sindirmelere karşı yalnız bırakılmıştır. Mısır halkını yalnız bırakmakla yetinmeyip, bir de Darbeci Cuntaya sahip çıkan Batı’nın ve bazı Arap ülkelerinin tutumu cuntayı cesaretlendirmiştir. Firavun düzeninin daha dün Müslüman kardeşlere yaptığı zulümleri unutmadık. Hasan el Benna’yı şehid edenler, Seyid Kutub’u ve Abdulkadir Udeh’i idam sehpalarında asanlar yine aynı düzenin müdavimleriydi. İslami hareketin yükselişini hazmedemeyen emperyalist güçler ve yerli işbirlikçileri Müslümanları sindirmek, susturmak ve durdurmak için el birliğiyle hareket etmektedirler. Yeryüzünün bir çok coğrafyasında Müslümanlara ve İslami hareketi topyekun ortadan kaldırmaya çalışan firavun sisi yönetimi, ne yarsa yapsın İslami hareketi durduramayacaktır.”

“Kararların arkasında Batılı güçler var”

Yapılan darbenin ve verilen idam cezalarını arkasında Batılı güçlerin ve ABD, İsrail gibi ülkelerin bulunduğunu vurgulayan Şani; “Biz biliyoruz ki bu zalim darbecilerin arkasında Amerika vardır, İsrail vardır, belam Suud yönetimi ve İslam düşmanı batı ülkeleri vardır. Yükselen İslami harekete karşı topyekûn harekete geçen bu sinsi düşmanlar katliam, cezaevi, sürgün ve idamlarla Müslümanları yıldırmaya çalışmaktadırlar. Zalimler ve zalimlerin yanında yer alanlar unutmamalıdırlar ki idam sehpaları Müslümanları asla korkutmayacaktır. İdamlarla sindirilmeye, susturulmaya çalışılan direniş asla pes etmeyecektir.” dedi.

“Darbecilerin asıl savaşı İslam’ladır”

Mısır Darbecilerinin asıl savaşının İslamla olduğunu ileri süren Şani; “Bilinmelidir ki, darbecilerin savaşı sadece İhvan’la değildir. Darbecilerin savaşı, ümmet-i Muhammed’ledir. İslam coğrafyasıyladır. Tüm dünyada hızla yükselen ve batılı güçlerin korkulu rüyası haline gelen “İslam”ladır. Yani bu savaş ümmetin hak ve batıl savaşıdır. Safların belirginleştiği ümmetin hak ve batıl savaşında darbeciler ve destekçileri birikmiş kin ve nefretlerini dışa vurmaktan ve Müslüman kardeşlerimize acımasızca ve insafsızca idam cezaları vermekten geri durmamaktadırlar.” diye konuştu.

“Müslümanlar zulme rıza göstermemeli”

Şani, son olarak tüm Müslümanlara şu çağrıda bulundu; “Zulme asla rıza göstermeyen kutlu Peygamberin kutlu ümmeti bu zulümlere rıza göstermemeli; vicdanları yaralayan bu idamlara karşı tepkilerini en üst perdeden vermelidirler. Zulme, haksızlığa, katliama maruz kalan, barışçıl gösteriler yaptıkları ve namaz kıldıkları esnada şehit edilen, haksız ve hukuksuz bir şekilde gözaltına alınan ve uyduruk gerekçelerle idam cezasına çarptırılan mazlum ve masum darbe karşıtı Mısırlı kardeşlerine sahip çıkmalıdırlar.”

Basın açıklaması yapılan duanın ardından sona erdi.

(İlyas Yıldız – İLKHA)

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir