Hüseyin Kaya /Doğruhaber / Yorum

Burdur’da Gülen grubuna yakınlığıyla bilinen bir vakıf Kutlu Doğum etkinliği düzenlemiş.

Etkinlikte Burdur Bağımsız Milletvekili Hasan Hami Yıldırım konuşmuş. Yıldırım, Ak Parti’den istifa eden “Gülenci” vekillerden biri. Şunları söylemiş: “Efendimiz’in pek çok yönü var. İki yönü öne çıkmakta. Peygamberlik ve beşeriyet yönü.

Her iki yönünü de okuyup öğrenip hayatımıza hayat kılmamız gerekiyor.”

Burdur’un “Cemaat desteğiyle seçilen” CHP’li Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz de konuşmuş: “Burdurlular hayırlı bir organizasyon için bir araya gelmiş. Bizlere de böyle programlarda görev düşerse Burdur Belediyesi olarak elimizden geleni yapacağımıza söz veriyoruz.”

Buraya kadar bir sorun yok. Sorun bundan sonra başlıyor. Etkinlik hakkında Burdur Valiliği inceleme başlatmış. Valilikten yapılan açıklama şöyle: “18 Nisan 2014 tarihinde Hüsnü Bayer Spor Salonu’nda Burdur Eğitim Gönüllüleri Derneği tarafından yapılan Kutlu Doğum Haftası Etkinliği ile ilgili Valiliğimizin sözlü ya da yazılı herhangi bir izni söz konusu olmamıştır.

Konu ile ilgili olarak ihmali ve kusuru bulunan personeller hakkında idari soruşturma başlatılırken devlete ait bir salon kullanılarak etkinliği gerçekleştiren kişi ve kuruluşlar hakkında da 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na göre yasal işlem başlatılmıştır.”

Gülen grubuna yakın basın ve internet siteleri Hükümeti “kutlu doğum etkinliğine” bile tahammül etmemekle suçluyorlar.

Hükümetin üzerlerine gittiği ve kanuni yollardan onları sıkıştırmak istediği doğru, ama bu meselede asıl problem kendilerinde. Polis onlardan, yargı onlardan, vali ve bürokratlar onlara yakın olduğu için etkinliklerde son derece rahattılar.

İzin almaya hiç gerek duymadılar.

Başkalarının yaptığı insani ve İslami etkinliklerde her türlü sorunu çıkardılar ama.

Mustazaf Der ve İhya Der’e yöneltilen suçlamaların büyük kısmı “etkinliklerin düzenlenmesi” değil miydi?

Çok sayıda gönüllü Müslüman, İslami etkinliklerde görev aldığı, insanları bu etkinliklere davet ettiği için cezaevine girmedi mi?

Örgüt kapsamına alındığı için böyle oldu diyebilirsiniz. Geçen sene dahil, polis ve savcılar hemen her yerde etkinlikler için zorluklar çıkarmadılar mı?

İlke Haber Ajansı’nın eski bir haberinden bir bölüm alıyorum buraya:

“Mardin’e bağlı Kızıltepe ilçesinde faaliyet gösteren İrfan Der 10 Ocak 2009 yılında İsrail’in Gazze’de yaptığı katliamın ardından hayatını kaybedenler için basın açıklaması yapmış, gıyabi cenaze namazı kıldırmıştı. Gösteri ve yürüyüş kanununa muhalefetten haklarında dava açılan dernek başkanı ve üyeleri yargılanmış, Kızıltepe 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından dernek başkanı ile birlikte 8 kişiye birer yıl 3’er ay hapis cezası verilmişti.”

Basın açıklaması ve gıyabi cenaze namazına ceza verilmiş bu memlekette.

Ama Gülenciler rahattı.

Etkinliklerine devlet erkanı topluca katılıyordu.

Başbakan bile katılıyordu.

İzin almalarına gerek bile yoktu.

Onları suçlayacak ne bir polis ne de bir savcı vardı.

O rahatlıkla izinsiz ve büyük ihtimalle devlete ait bir mekanda ücretsiz olarak etkinlik düzenlediler.

Adı “Kutlu Doğum Etkinliği” ama vekil ve başkanla etkinliği bir siyasi şova çevirdiler.

Şimdi valilik “inceleme” başlatınca tepki gösteriyorlar.

Müslümanlara neler çektirdiklerini anlamaları için ille de başlarına gelmesi mi gerekiyordu?

Bazen gün geliyor ve hesap dönebiliyor.