Sınav sürecinde Tavsiyelerimiz
Hasan Yılmaz / Doğruhaber / Rehberlik
Sınav, belli bir sürecin ifade şeklidir.
İkinci sınav (LYS)lisans yerleştirme sınavıdır. Nisan ayının otuzuna kadar devan eden başvurular noktasında sınava hazırlık öğrencilerinin dikkat edecekleri önemli hususları güncelleştirip faydalı olmaya çalışacağız inşaallah.
İkinci sınav içerik olarak beş bölümden oluşmaktadır. Her bir öğrenci en az iki oturuma katılmak zorundadır. Bir öğrenci kendi alanı dışında parasını yatırıp tüm bölümlerden sınava girebilir. Tavsiyemiz de bu yöndedir. Alan dışı sınavlarda iyi yapamayıp eksilere düşse de kendi alanına bir zararı olmayacak, her alan kendi formatında değerlendirilecektir.
İyi bölümlere ikinci sınavla tercih yapılması, dil sınavının ikinci bölümde olması dikkat edilmesi gereken ayrı bir husustur. Birinci bölümde çok sevdiği Din Kültürü bölümünü kazanamayanlar dil sınavına girerek alan dışı yoluyla Arapça bölümünü kazanabilirler. Alacakları formasyonla da diğer alanlarda hayallerini gerçekleştirebilirler.
Sadece bankaya para yatırarak birinci sınavda başvurumu yaptım mantığı yanlıştır. İkinci sınava da başvurulması gerekir. Geçmiş yıllarda bu örnek sahipleri ziyadesiyle üzülmüşlerdi. Üzülmek istemiyorsak sınav kurallarına riayet etmemiz gerekir.
İkinci sınavın oturumları ayrı haftalarda olduğu için hem zaman açısından hem de öğrencinin kendisini toparlaması açısından avantajdır. Havaların ısınmasını gözeterek sınava gireceğimiz ili dikkate almalıyız. İstenen il tercih edildiğinde sistem tarafından kabul edilmez ise birinci sınavdaki adres bilgilerinizi ikinci sınava göre değiştirip güncellemeniz gerekmektedir.
Güncelliği dikkate alarak insan zihinsel etkinliğiyle bilebilir, yorumlayabilir bilgileri kodlayıp depolayabilir, zamanı geldiğinde çağrışım yoluyla hatırlayabilir. Sınavın sadece psikolojik açıdan değil inanç ve değerler üzerinden yorumlanmasının mantıklı olacağını düşünüyorum.
Nasıl?
Öğrencilerin Hocam bir şey bilmiyorum Ne yapacağız? Sorularını sıkça duyuyoruz. Hatırlayalım; ayetler indikçe Efendimiz ayetleri ezberlemeye çalışıyordu. Bundan kaçınması noktasında Efendimiz uyarılmıştı. Vahyi gönderen Allah (cc) olduğu gibi onu Peygamberinin hafızasına yerleştirecek olan da Allah’tır. “Unutur muyum?” telaşı gereksizdi.
Konu Hz. Peygamberin hayatıyla alakalı olduğundan onu iyi tanımak anlamak adına uhrevi sınavları da dikkate almak gerekir. Önümüzdeki ayda, umre ödüllü sınavda çıkan soruların kitabının okunmasını sınava hazırlanan tüm hazırlık öğrencilerine tavsiye ediyorum. Örnekleyelim:
Hz. Peygamber bir gün Hz. Ali’ye sordu: Ya Ali Allah’ı sever misin? Evet, Resulullah sordu ya beni? Evet, Ya Fatma yı? Evet, Hasan ve Hüseyin’i Evet dedi.
Peygamber bu defa sordu: Ey Ali bu kadar sevgiyi bir tek kalbe nasıl sığdırıyorsun? Hz. Ali bu soruya cevap bulamadı; eve gidip durumu Hz. Fatma’ya anlattı. Hz. Fatma eşine hayret etmişti. Bunun cevabı çok kolaydı, git Hz. peygambere şöyle söyle: Allah’ı sevme imanından, aklından; Peygamberi sevme gönlünden; beni sevmen nefsinden; Hasan, Hüseyin’i sevmen babalığındandır.
Sınav bağlamında düşünüldüğünde insan sevdikleri karşısında akıllı ve bilgili de olsa akıl ve bilgi tutulması olabilir. Birden fazla seçenekleri danışarak mantıklı bir şekilde izah edebilir.
Hayatımızın her alanında danışarak hayırlı işler yapmanız temennisiyle
Selam ve dua ile…