Adalet Bakanlığı`ndan Twitter kararı ile ilgili açıklama
Adalet Bakanlığı, "AYM, mahkemelerin kararlarını hukuka aykırılık sorunu açısından inceleyebilecek bir süper temyiz mahkemesi değildir" açıklaması yaptı.
Adalet Bakanlığı, Anayasa Mahkemesinin Twitter kararına ilişkin, "Anayasa Mahkemesi, bireysel başvurular yönünden kendisine doğrudan başvurulabilecek ilk derece mahkemesi olmadığı gibi ilk derece mahkemeleri ile diğer yüksek mahkemelerin kararlarını her türlü hukuka aykırılık sorunu açısından inceleyebilecek bir süper temyiz mahkemesi de değildir" değerlendirmesinde bulundu.
Adalet Bakanlığı, Anayasa Mahkemesinin Twitter kararı olarak bilinen 2 Nisan 2014 tarihli kararıyla ilgili kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla açıklama yapılmasına ihtiyaç duyulduğunu bildirdi.
Yazılı açıklamada, anayasanın 2. maddesinde "Türkiye Cumhuriyeti Devleti`nin hukuk devleti olduğu", 6. maddesinde ise "hiçbir kimse veya organın, kaynağını anayasadan almayan bir devlet yetkisini kullanamayacağının" hükme bağlandığına işaret edildi.
Anayasa Mahkemesinin görev ve yetkilerinin anayasanın 148. maddesinde sayıldığı belirtilen açıklamada, buna göre, Anayasa Mahkemesinin, kanunlar, kanun hükmünde kararnameler ve TBMM içtüzüğünün anayasaya şekil ve esas bakımlarından uygunluğunu denetlediği ve bireysel başvuruları karara bağladığı vurgulandı.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Anayasaya göre `Herkes, Anayasada güvence altına alınmış temel hak ve özgürlüklerinden, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki herhangi birinin kamu gücü tarafından ihlal edildiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesine başvurabilir. Başvuruda bulunabilmek için olağan kanun yollarının tüketilmiş olması şarttır. Bireysel başvuruda, kanun yolunda gözetilmesi gereken hususlarda inceleme yapılamaz. Bireysel başvuruya ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenir. (Anayasa, 148/3-5)`
Anayasa Mahkemesinin kuruluş ve yargılama usullerini düzenleyen 6216 sayılı Kanun`un 45. maddesine göre herkes, anayasada güvence altına alınmış temel hak ve özgürlüklerinden, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve buna ek Türkiye`nin taraf olduğu protokoller kapsamındaki herhangi birinin kamu gücü tarafından ihlal edildiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesine başvurabilir. İhlale neden olduğu ileri sürülen işlem, eylem ya da ihmal için kanunda öngörülmüş idari ve yargısal başvuru yollarının tamamının bireysel başvuru yapılmadan önce tüketilmiş olması gerekir."
Başvuru hakkına sahip olanların 6216 sayılı Kanun`un 46. maddesinde düzenlendiği bildirilen açıklamada, buna göre bireysel başvurunun ancak ihlale yol açtığı ileri sürülen işlem, eylem ya da ihmal nedeniyle güncel ve kişisel bir hakkı doğrudan etkilenenlerce yapılabileceği ifade edildi.
Açıklamada, bireysel başvuru usulünü düzenleyen kanunun 47. maddesi uyarınca, başvuru dilekçesinde eylem ya da ihmal nedeniyle ihlal edildiği ileri sürülen hak ile özgürlüğün ve dayanılan anayasa hükümlerinin, ihlal gerekçelerinin, başvuru yollarının tüketilmesine ilişkin aşamaların, başvuru yollarının tüketildiği, başvuru yolu öngörülmemişse ihlalin öğrenildiği tarih ile varsa uğranılan zararın belirtilmesinin şart olduğuna işaret edildi.
Açıklamada, bireysel başvuruların kabul edilebilirlik şartlarını düzenleyen 48. maddeye göre ise bireysel başvuru hakkında kabul edilebilirlik kararı verilebilmesi için başvurunun 45 ila 47. maddelerde öngörülen şartları taşıması gerektiği kaydedildi.
"Olağan kanun yollarının tüketilmiş olması şart"
Belirtilen anayasa ve yasa hükümleri ışığında, bireysel başvuruda bulunabilmek için olağan kanun yollarının tüketilmiş olmasının şart olduğu vurgulanan açıklamada, olağan yargı yolu tüketilmeden bireysel başvurunun yapılamayacağı belirtildi.
Anayasa Mahkemesinin 2 Nisan 2014 tarihli Twitter kararına konu olayda talep sahiplerinin, olağan yargı yollarına müracaat etmeden doğrudan bireysel başvuruda bulundukları bildirilen açıklamada, "Anayasa Mahkemesinin bu başvuruyu, daha işin başında kabul edilemez bularak esasa girmeksizin usulden reddetmesi, Anayasanın 148. maddesi ve 6216 sayılı Kanun`un amir hükümleri gereğidir. Anayasa Mahkemesi, bu açık anayasal ve yasal zorunluluğa rağmen başvuruyu usulden reddetmemiş ve işin esasına girerek karara bağlamıştır" ifadesi kullanıldı.
"Kendi görev ve yetki alanını genişletmiştir"
"Anayasa Mahkemesi, anayasayla verilen diğer görevleri de yerine getirir" hükmü gereği Anayasa Mahkemesine görevin, sadece anayasayla verileceği kaydedilen açıklamada, Anayasa Mahkemesine anayasayla verilmemiş bir görevin, kanunla dahi verilemeyeceği bildirildi. Açıklamada, bu açık ve net kurala rağmen Anayasa Mahkemesinin ilk derece mahkemesine götürülmeyen ve bütün kanun yolları tüketilmeyen bir konuyla ilgili bireysel başvuruyu usulden reddetmesi gerekirken esastan karara bağlayarak, kendi görev ve yetki alanını genişlettiği belirtildi.
Anayasa Mahkemesinin verdiği bu kararla, bireysel başvurularda kendisini ilk derece mahkemesi konumuna getirdiği ifade edilen açıklamada, bu kararın hakkının ihlal edildiğini düşünen pek çok kişinin doğrudan Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunmasına yol açacağı vurgulandı. Bunun da Anayasa Mahkemesinin iş yükünü artıracağına işaret edilen açıklamada, "Bu, Mahkemeyi çalışamaz bir noktaya getirebileceği gibi bundan sonra doğrudan bireysel başvurusu usulden reddedilen kişilerin Mahkemeye güvenlerini de olumsuz etkileyeceği açıktır" değerlendirmesinde bulunuldu.
"Karar, Twitter`ın ısrarcı ve keyfi tutumunu güçlendirmiştir"
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Anayasaya göre, `Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır, bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez. (Anayasa 138/son).` Gerçek ve tüzel kişiler de mahkeme kararlarına uymak zorundadır. Türkiye`de faaliyette bulunan Twitter firmasının da Türk hukukuna ve mahkeme kararlarına uyması, anayasal ve yasal bir zorunluluktur. ABD, İngiltere, Almanya ve Hindistan gibi ülkelerde ofis açıp, bu ülkelerin hukukuna ve mahkeme kararlarına uyan Twitter firması, maalesef bugüne kadar ülkemiz hukukuna ve mahkeme kararlarına uymamıştır. Anayasa Mahkemesinin bu kararı, Twitter`ın Türk hukukunu ve mahkeme kararlarını tanımama ve uymama konusundaki ısrarcı ve keyfi tutumunu güçlendirmiştir."
Anayasa Mahkemesinin bireysel başvuruda, kanun yolunda gözetilmesi gereken hususlarda inceleme yapamayacağı bildirilen açıklamada, ilk derece mahkemelerinin kararlarını temyizen inceleme ve karara bağlama yetki ve görevinin sadece Yargıtay ve Danıştaya ait olduğu vurgulandı.
Açıklamada, "Anayasa Mahkemesi, bireysel başvurular yönünden kendisine doğrudan başvurulabilecek ilk derece mahkemesi olmadığı gibi, ilk derece mahkemeleri ile diğer yüksek mahkemelerin kararlarını her türlü hukuka aykırılık sorunu açısından inceleyebilecek bir süper temyiz mahkemesi de değildir" ifadesi kullanıldı.