Yıllara meydan okuyan İskender Paşa Camii
Trabzon'da Miladi 1529 yılında zamanın valisi İskender Paşa tarafından yapılan ve kendi ismini taşıyan camii yıllara meydan okuyor.
TRABZON – Kanuni Sultan Süleyman zamanında Trabzon’da Valilik yaptığı sırada vezirlik rütbesi alan ilk Osmanlı Devlet adamı İskender Paşa tarafından Hicri takvime göre 936, Miladi takvime göre ise 1529 yılında yapılan İskender Paşa Camii, Trabzon’un şiarlarından biri durumunda.
1533 yılına kadar Trabzon Valiliğinde kalan İskender Paşa, bu dönemde, 1529 yılında kendi adını taşıyan câmi ve medreseyi yaptırdı.
İskender Paşa Mahallesi, Belediye (Atatürk) Meydanı semtinde, belediye binasının doğusunda yer alan câmi, kitabesine göre H. 936 - M. 1529 yılında, Kanuni Sultân Süleyman’ın padişahlığı zamanında Vali İskender Paşa tarafından yaptırıldı. İskender Paşa Camii’nin vakfiyesi ise câminin yapılışından iki yıl sonra (17 Ağustos 1531) düzenlendi.
Şimdiki belediye binasının doğu cephesine bitişik iki katlı İskender Paşa Medresesi, Trabzon'da yakın yıllara kadar ayakta kalabilen en eski medreselerden biri idi. Cephesi kuzeye gelmek üzere (U) şeklinde bir plânı vardı. Güney tarafında ise İskender Paşa Camii bulunuyordu. Bugünkü şoseye bakan kısım taştan, diğer kısımları ise ahşap yapılı idi.
İskender Paşa Medresesi iki katlı olup, her iki katında tahminen 15 - 20 kadar küçük odacıklar vardı. 60 kadar mollanın öğrenim görebildiği bu medreseye câmi avlusundan dik bir taş merdivenle çıkılırdı. Medrese kuruluşundan itibaren birçok tamiratlar görmüş, Türkiye genelinde medreseler kapatılıncaya kadar da aralıksız öğretimi devam etmiştir.
Bütün namaz vakitlerinde dolan Camii öğle ve ikindi namaz vakitleri öncesi Kur’an-ı Kerim okunuyor.
Ünlü tarihçiler camii şöyle tarif ediyor:
Evliya Çelebi de şu bilgileri vermektedir : "Kâfir Meydanı namıyla meşhur ulu meydanın şark tarafında yek-pare nilgün kubbeli bir câmidir. İçeriden mevzun minaresi vardır. Değişik zamanlarda ilâveler yapılan câmi, çok iyi bir taş işçiliğine sahiptir. Medrese ile câminin Batı'sında bulunan mezarlık, yol geçirme çalışmaları sırasında yıkılmıştır. Câmi etrafı vaktiyle vakıf bir meyvelikti. Geliri câmi ihtiyaçlarına harcanırdı. Câminin esas plânı ters (T) şeklinde olup, İznik'teki Yeşil Cami’ye benzemektedir. Muhtemelen öndeki üç bölümlü son cemaat yeri onarımlarla değiştirilmiş ve kırma çatı ile örtülmüştür. Çatının üzeri ise yerli kiremitle örtülüdür. Minaresi, gövde orijinal ise de şerefesi ile birlikte üst kısım çirkin ve uydurma bir şeydir. Bina hey ‘et-i umumiyetiyle birinci derecede muhafazası lâzım eserlerdendir. Câmi avlusuna Kuzey ve Doğu'dan girilir. Fakat Kuzey'deki kapısı taç kapı vazifesi görmektedir. Evvelce avlunun sağında İskender Paşa Medresesi yer alırdı. Fakat günümüzde söz konusu olan bu medreseden hiç bir iz kalmamıştır. Giriş kapısı üzerinde bulunan H. 1300 (1882) tarihi, yapının tamir ettirildiği yılı gösterir. Eserin bu tarihten sonra büyük değişiklik ve onarım gördüğü anlaşılmaktadır. Batıdaki son cemaat yeri 1973 yılında eklenerek yapıya iç mekân genişliği sağlanmıştır. Kare plânlı, kubbeli ana mekânın duvarları Türk motifleriyle süslenmiştir. Câmi, 1882 ve 1973’te gördüğü tamirler yüzünden ilk orijinalliğini kaybetmiştir. Minaresi tek şerefelidir. "
Araştırmacı His Lowri İskender Paşa Mahallesi hakkında Trabzon tahrir ve Vakıf defterlerine bakarak şu bilgi vermiştir. “Bu mahallenin Müslüman cemaatiyle anıldığını ve şehir haricinden gelip bu mahalleyi kurduklarını yazmaktadır. İskender Paşa'nın birkaç büyük meziyeti vardı. Şöyle ki : Dindarlık, tasavvufa mensubiyet, hayırseverlik. İskender Paşa hayır ve iyilik sahibi; âlimlerin, salihlerin ve seyitlerin dostu idi. Hayırsever, faziletli, öksüzlere ve yetimlere babalık yapan gerçek bir yöneticiydi. Oğulları da O'nun gibi meşhurdur.” (Ömer Adıgüzel - İLKHA)