Neden Bu Zulüm?
Üniversite sınavını kazanmış, sevinç içerisinde üniversite kampüsüne kayıt yaptırmak için yürüyordu Zeynep.
Ama onu sürekli meşgul eden bir düşünce vardı zihninde. Acaba üniversiteye başörtüsüyle gitse alırlar mıydı? Bu düşünce içerisinde yarı korku ,yarı heyecanlı bir ve ümitli şekilde yürüyordu. Her Müslüman kadın gibi o da Allah’ın tesettür emrine uymuş ve bu yolda her ne olursa olsun davasından vazgeçmeyeceğini Zeynebi yolundan zerre kadar dahi taviz vermeyeceğini aklına koymuştu. Ama onun başörtüsüne tahammül edemeyenler sürekli onun ve onun gibi bacıların başörtülerine dil uzatıp onların bu davalarından vazgeçirmek için her türlü yolu deniyorlardı. Bu düşünceler içerisinde üniversite kapısına kadar geldi. Onun gibi birkaç tane daha başörtülü bacı vardı üniversite kapısında. “Neden bu zulüm?” diye düşündü bir an. Başındaki tesettürü ile üniversite kapısından girmiş ti ki! Bir ses ile kendine geldi birden:
- Durun giremezsiniz!
Gelen sese doğru yönelmişti. Kıyafetiyle üniversite güvenliği olduğu anlaşılan adamın kendine doğru geldiğini gördü.
- Ne oldu niçin giremeyecek mişim? Üniversiteye kayıt yaptırmak için gelmiştim ben şimdi siz beni içeri girmek için engelliyorsunuz.
- Rektör Bey’ in kesin talimatı var sizi bu şekilde alamam içeriye.
- Neden ne olmuş hâlime?
- O başınız da duran şeyi çıkarmadan sizi alamam içeriye.
- Hayır, ölürümde çıkarmam bunu. Başörtüsü Allah’ın emri ve siz şu an beni Allah’ın bir emrini yerine getiriyorum diye almıyorsunuz içeriye
Bunun hesabını Ahirette vereceksiniz.
Bu sözü söyledikten sonra içinden “Allah’ım sen bana sabır ver” diyerek üniversite kapısından gözyaşları içerisinde çıktı. Kapının önünde duran başörtülü kardeşlerini görünce daha da hüzünlendi. Bu her Müslüman’ın davasıdır. Zeyneplerin, Ayşelerin, Fatmaların, Hüseyinlerin davası. Annesinin peçesini açmak isteyen Fransızlardan korumak için, kendisini süngülerin önüne atan Şehit Kamil’ in davası. Başörtüsü uğruna ilk kurşunu atan sütçü imamların davasıydı bu dava.
Muhammed Ata Akyüz / Gaziantep - Yaş: 18
Sevgili Genç Kardeşlerimiz!
Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.
Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber.com.tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfayı geçmesin. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.