Kürtler bu ahlaksızlığı kabul etmez
Her fırsatta Kürt kadın ve çocuklarını istismar eden, Müslüman Kürt kadınlarına saldıran, Kürt çocuklarının ellerine molotof vererek halka karşı kışkırtan BDP/PKK zihniyeti, şimdi de Kürt kadınlarını LGBT gibi ahlak dışı oluşumlara yamayarak Kürdistan`da ahlaksızlığı yaygınlaştırmaya ve ahlak dışı sapkın anlayışları normalleştirmeye çalışıyor.
HABER MRK - Kürt Halkı`nı yıllarca Türk solunun payandası olarak kullanan ve Kürt halkının oylarıyla marjinal solcuları ve Mit eskilerini meclise taşıyan PKK/BDP zihniyeti, şimdi de ahlak dışı oluşumlara destek olarak Kürt halkının ahlaki değerlerine hakaret ediyor.
Özellikle LGBT türü ahlak dışı oluşumların her mitingine insan sağlama konusunda sponsor olan BDP`nin, bu mitinglerde Müslüman Kürt kadınlarını öne sürmesi ve bu kadınların ellerine anlamlarını bile bilmedikleri pankartlar tutuşturması, bu bayanların su-i istimal edilmesi olarak yorumlanıyor.
Okuma-yazma hatta hiç Türkçe bile bilmeyen kadınların eline Türkçe yazılı sapıkça pankartları tutuşturan BDP`liler, bu şekilde sapıklığı normalleştirmeyi hedefliyor.
Yıllarca fiili saldırılarla Kürt halkının İslami anlayışını silemeyen BDP zihniyeti, şimdi de ahlaki yozlaştırma yöntemiyle Kürt Halkı`nı İslam`dan uzaklaştırmak için çaba sarf ediyor.
İzlediği çizgi ve bu güne kadar sergilediği tavırlarla İslami anlayışa olduğu kadar Kürt Halkı`nın geleneklerine de düşmanlık besleyen BDP`nin, bu tür ahlak dışı davranışlarının nihai hedefinin İslam düşmanlığı olduğu ifade ediliyor.
Kürt halkının kadim ahlaki geleneklerini ortadan kaldırma çabasında olan BDP; bu işte özellikle mazlum, eğitimden uzak tutulmuş Kürt kadınlarını kullanarak öncelikle Kürt aile yapısını zedelemek istiyor. Namus timsali Kürt annelerin ellerine `Biz Kimsenin Namusu Değiliz` şeklinde pankartlar verenlerin temel amacı her zaman olduğu gibi yine Kürt halkını bir yerlere pazarlamak olarak yorumlanıyor.
Taşeron olarak Kürt halkını her isteyene pazarlayacağını sanan bu kesimin, ahlaksızlığı olağan bir şey kılmak adına Kürt kadınlarını kullanması en hafif tanımıyla kendi halkına hainlik olarak yorumlanıyor.
Kürtlerin oylarıyla belediye başkanı, milletvekili olanların doğrudan doğruya Kürt halkının namusuyla savaşmaları, Kürt analarını ahlaksız oluşumların emrine vermeleri bu zihniyetin gerçek yüzünü ortaya koyma açısından çok önemli bir durum arz ediyor.
Kürtleri özgürleştirmek adına ahlaksızlaştırmaya çalışmak, HDP`nin, lezbiyenlerin, gayların payandası kılmak ihanetten başka ne olarak yorumlanabilir ki?
Şimdi o gösterilerde “Velev ki İbneyim”, “Kürdüm Lezbiyenim”, “Ne Bakıyorsun Hiç mi Lezbiyen Görmedin”, “Yaşasın Lezbiyen ve Transların Direnişi” şeklinde pankartlar taşımak zorunda bırakılan tesettürlü Kürt kadınlarına orada geçen ibarelerin anlamlarını soracak olursak elbette ki; ‘ben ne bileyim elime tutuşturdular işte’, şeklinde bir cevap alınacaktır.
Her fırsatta İslami değerlere, kurum ve kuruluşlara saldırarak islamsız bir Kürdistan hedefleyen BDP/PKK zihniyetinin şu an soyunmuş olduğu LGBT taşeronluğunun namuslu Kürt halkı tarafından iyice görülmesi gerektiği belirtilirken BDP`nin Kürt CHP’si olma yolunda hızla mesafe kat ettiği de vurgulanıyor. (M. Hüseyin Temel-İLKHA)