Mısır’da resmi statüsü bulunan İnsan Hakları Ulusal Konseyi tarafından hazırlanan rapor, çarşamba günü düzenlenen basın toplantısında Konsey Başkanı Muhammed Fayik tarafından açıklandı. Rapora göre müdahale esnasında 624 sivilin yanı sıra sekiz polis de hayatını kaybetti.

Raporda cunta güçlerinin uygulamaları eleştiriliyor. Raporda şu ifadelere yer verildi:

"Cunta güçleri, meydanın boşaltılması için yapılan çağrıdan 25 dakika sonra göstericilere müdahale etti. Bu, meydanın boşaltılması için yeterli bir süre değildi. Cunta güçleri ayrıca silahlı gruplara karşı müdahalede orantısız güç kullandı."

Cunta güçlerinin darbe karşıtı göstericileri meydandan çıkarmakta başarısız olduğu belirtilen raporda, gayri meşru hükümete cunta güçlerinin güç kullanımı konusunda uluslararası standartlara göre eğitim verilmesi çağrısında bulunuldu.

‘Gösteriler başlangıçta barışçıldı’

Meydanlardaki gösterileri başlangıçta barışçıl olarak niteleyen raporda, ‘silahlı grupların girişine izin verilmesinin’ eylemleri sabote ettiği iddiası yer alıyor.

Göstericilerin ‘direnmesi ve şiddet içerikli tutumları yüzünden ambulansların meydana giremediği‘ ifade edilen raporda bazı göstericilerin polise karşı şiddet kullandığı belirtildi. Rapora göre ambulanslar ancak operasyon tamamlandıktan sonra yani yerel saatle 18.00 civarında meydana girebildi.

Raporda ayrıca, Rabiatül Adeviyye Meydanı’ndaki göstericilere karşı medyada ‘çirkin’ söylemlerin yer almaya başladığı ifadesi yer alıyor.

Rapora göre Konsey, tüm suç şüphelerinin açıklığa kavuşması için gerekli mevzuat değişikliğinin yapılması ve basın organlarının yürüttüğü ‘çirkin’ kampanyaların durdurulması için acil müdahale çağrısında bulunuldu.

`Rapora tepki`

Darbeye Karşı Yargı Bağımsızlığı Cephesi ise raporun açıklanmasının ardından İnsan Hakları Ulusal Konseyi`nin çalışmalarının dondurulmasını talep etti.

Cepheden yapılan yazılı açıklamada, raporun bağımsız ve uluslararası raporlarla çeliştiği kaydedilerek, Konsey tarafından hazırlanan raporun siyasi olduğu ve cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi adaylığı gündemde bulunan, "Darbeci Sisi`nin işlediği suçların üzerinin örtülmesini" amaçladığı ileri sürüldü.

Mısır’da 3 Temmuz’da meydana gelen askeri darbenin ardından darbe karşıtlarının düzenlediği gösteriler Rabiatül Adeviyye ve Nahda meydanlarında yoğunlaşmıştı.

Mısır cunta güçlerinin 14 Ağustos’ta iki meydana müdahalede bulunulmuş ve çok sayıda gösterici hayatını kaybetmişti.
Uluslararası "R4bia Platformu", darbenin ardından yaşanan süreçte 3 bin 510 kişinin öldüğünü, 20 bin 559 kişinin yaralandığını, 2 bin 144 kişinin de gözaltına alındığını açıklamıştı.
Kaynak: AA