• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...
`Eğitim ideolojiye kurban edilmemeli`
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

DİYARBAKIR - Diyarbakır Bağlar ilçesinde Diyarbakır Valiliği tarafından yapılan bir inceleme sonrası 523 öğrencinin okuma yazma bilmediği, bin 153 öğrencinin ise okuma güçlüğü çektiği açıklanmıştı. 

Yayınlanan rapor sonrası tepkilere neden olan bu durumu İLKHA’ya değerlendiren İmam Hatip Mezunları Yardımlaşma Ve Dayanışma Derneği Başkanı İbrahim Gökdemir, “Eğitimde uygulanan yanlış politikaların faturası masum çocuklarımıza çıkmaktadır.” diyerek, çıkan tabloya tepki gösterdi.

Eğitimde uygulanan yanlış politikaların faturası masum çocuklarımıza çıkmaktadır”
Milli Eğitim Bakanlığının Diyarbakır Bağlar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün yaptığı araştırmaya göre, Diyarbakır’da gelecek yıl liseye başlayacak birçok öğrenci okuma güçlüğü çektiği, ilk ve ortaokula giden 523 öğrencinin ise okuma yazma bilmediğini söyleyen Gökdemir, bu öğrencilerden 22 tanesinin de ortaokul son sınıf öğrencisi olduğunu belirti. 

Gökdemir, “Bu rapor Diyarbakır da verilen eğitimin tek değil, bütün bölgede durumun vahametini açıkça göstermektedir. Türk, “Millî” Eğitim Sistemi, “tek tipleştirici”, “ötekileştirici”, “otoriter” ve “milliyetçi” bir sistem olmasından dolayı Ülkemizde bölgesel farklılıklar gittikçe gün yüzüne çıkmaktadır. Eğitimde uygulanan yanlış politikaların faturası masum çocuklarımıza çıkmaktadır. Yıllardır bu bölgede öğretmen atamaları yaz-boz tahtasına dönmüş, siyasal iradenin bilinçli bir şekilde bölgemiz için yeni başlayan genç öğretmenler için bir geçiş koridoru görevi görmüştür. Bu durum çocuklarımızı sistemin eğitim anlayışına adeta kurban etmiştir. Şu an bile Bağlar ilçemizin birçok okulunda kadrolu öğretmen yerine, ek ders ücreti karşılığı öğretmenler derslerde sınıf bekçiliğini yapmaktadırlar.” İfadelerini kullandı. 

“Bölgemizdeki eğitimin merkezinde öğrencilerimizin olması gerekir”
Bölgede eğitimin geri planda oluşunun nedenlerinden birinin de liyakatsiz idarecilerin atanmış olmalarından kaynaklandığını ifade eden Gökdemir, bölgeye yapılan atamaların daha çok kafa kol ilişkisi, siyasi birliktelik ve ideolojik yaklaşımlarla yürütüldüğüne dikkat çekti. 

Gökdemir, “İdarecilerin koltuk kaygısı ve makam sevdasının bedelini ne yazıktır ki masum çocuklarımız ödemektedir. Ne acı bir durumdur ki; kimi İdarecilerin eğitim alanındaki başarısızlıklarını mesnetsiz bir şekilde öğrencilerimizin zekâlarının geriliği üzerinde bina etmeleri, durumun vahametini daha bir artırmaktadır. Bölgemizdeki eğitimin merkezinde öğrencilerimizin olması gerekirken, maalesef siyasi yaklaşımlar ve yanlış politikalar sonucu çocuklarımız adeta görmezlikten gelinmektedirler. Resmi makamların ilgisiz ve alakasız tutumları yanında bölgede eğitim alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının da bu başarısızlıkta önemli bir payı vardır. Özelikle Eğitim sendikalarının öncelikli olarak eğitim alanında projeleri ile çocuklarımızı daha ileriye götürme noktasında özverili davranması gerekirken bunu yapmayıp, siyasal iradeyle politize olmaları ve projeler üretmemesi, ortaya çıkan bu hazin tabloda onları da pay sahibi yapmıştır.” dedi. 

“Batı tarzı eğitim modellerinin Müslüman halkımıza uymadığı ortaya çıkmıştır”
İmam Hatip Yardımlaşma Ve Dayanışma Derneği olarak; Eğitim ve Öğretimin Müslüman halkımızın istek ve beklentilerini doğrultusunda yeniden şekillenmesini savunduklarını belirten Gökdemir, 80 Yıllık eğitim politikalarının yanlış olduğunu gün gibi ortada olduğunu söyledi. 

Gökdemir, “Başta Milli Eğitim camiası olmak üzere siyasiler ve sivil toplum kuruluşları eğitimde daha iyi bir duruma gelmek için şapkasını önlerine koymalıdırlar. Halkın benimsemediği tepeden inme batı tarzı eğitim modellerinin Müslüman halkımıza uymadığı ortaya çıkmıştır. Nice nesillerimizi sistemin bekası için feda ettiğimiz günler artık geride kalmalıdır. “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın “ mefkûresi pratikte uygulanmalıdır. Çocuklarımız geleceğimizdir, geleceğimize yönelik tüm yanlış adımlar, geleceğimizi heba edecektir.” uyarısında bulundu. 

“Kur’an’ın merkeze alındığı bir eğitim”
Eğitim anlayışında İnsanı merkeze alan bir eğitim sürecine geçilmesi gerektiğini ve herhangi bir ideolojinin dayatılmaması gerektiğini söyleyen Gökdemir ‘bireyi insanlık onuruna bağlı doğal hak ve özgürlüklere sahip bir varlık’ olarak kabul eden bir eğitim anlayışının hâkim kılınmasının elzem olduğunu belirtti.

Gökdemir son olarak, “Velilerimize çağrımız; Ahlaki yozlaşmanın had safhada olduğu günümüzde, Eğitim alanında daha iyi nesiller görmek istiyorlarsa Kur’an’ın merkeze alındığı ahlak, edep, hayâ ve terbiyede örnek şahsiyetler için ve daha iyi bir nesil için merkezinde değerlerimizin hâkim olduğu İmam hatip Okullarını tercih etmelerini bekliyoruz.” Çağrısında bulundu.

(Fikret Özkan – İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir