DİYARBAKIR – Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Birimler Fakültesi Kamu Yönetimi Öğretim Üyesi Yardımcı Doç. Dr. Hüseyin Şeyhanlıoğlu, internet kontrolünün yargının elinde olması gerektiğini söyledi. 

İnternetin denetimsiz olmasının yanlış bir uygulama olduğunu belirten Şeyhanlıoğlu, İnternet Yasasını olumlu bulduğunu  ancak internet denetiminin yürütme yerine yargı eline verilmesi gerektiğini söyledi. 

Hükümet ile Fettullah Gülen cemaatinin karşı karşıya geldiği bir dönemde olduklarını söyleyen Şeyhanlıoğlu,  17 Aralık’tan sonra Türkiye’nin siyasi gündeminde biranda değişmeler yaşandığını söyledi. Şehyanlıoğlu, “Başta HSYK yapılanması olmak üzere en sonda İnternet yasası konusunda birtakım anayasa değişiklikleri yapıldı ve meclisin gündemine geldi. Şimdi malum Hükümet ile cemaat diye bildiğimiz Fethullah Gülen grubu arasında açıkçası kılıçların çekildiği, böyle birinin İktidarı devirmeye teşebbüs etmekle suçlandığı diğerinin de sen yolsuzluk yapıyorsun diyerek eleştirildiği bir yapılanmayla bir siyasi süreçle karşı karşıyayız. Şimdi bu süreçten sonra zaten HSYK’yı da işte Hükümetin savcıların eliyle Bakanlarının Mit müsteşarının hatta Başbakanın bile görevden alınması süreci yaklaşık 1 yıldır gündeme getirildi ama 17 Aralık’tan sonra süreç bütün dinamikleriyle patladı.” dedi.

“Türkiye basın özgürlüğü kısıtlaması mücadelelerine sahne oluyor”
Devletin mahremiyetine girildiği için İnternete yönelik bir yapılanmaya gidildiğini ifade eden Şeyhanlıoğlu, “İnternet Yasasına göre yargı kararı gerekmeden içeriği sakıncalı bulunan siteler TİB Başkanı tarafından kapatılabilecek. Şimdi yargı kararının beklenmemesi ve içeriğinin sakıncalı bulunması gibi iki madde var. Bu ikisine kim karar verecek denildiği zaman, TİB Başkanının onayıyla internet siteleri 4 saat içerisinde kapatılabileceği söyleniyor. Burada TİB Başkanına doğrudan bir yetki veriliyor. Türkiye yaklaşık 100 yıldır basın hürriyeti olarak bizim bildiğimiz Paris, Londra, İngiltere Avrupa tabanlı olarak Abdülhamit Döneminden bu yana açıkçası kontrol edilemeyen basın özgürlüğü ve özgünlüğü kısıtlanması mücadelelerine sahne oluyor.” şeklinde konuştu.

“Yargı yerine yürütme güçlendiriliyor”
Yargı yerine yürütmenin güçlendirildiğini söyleyen Şeyhanlıoğlu, “Geçmişte Deniz Baykal’ın gittiğini biliyoruz.  Bir kaset söz konusu olduğu halde bunlar 4 saat içerisinde durdurula biliyor. Oysa 4 saat çok büyük bir süredir. Çünkü İnternete bir kasetin düşüp yayınlaması dakikalar içinde olan bir şeydir. Burada bir sansürden ziyade bir denetim yetkisi getiriliyor. Bu denetim batı ülkelerinde de var bütün dünyada da var. Ondan dolayı internetin denetimsiz olması gerçekten yanlış bir şeydir.  Evet denetim altına alınması kontrol altına alınması lazım fakat yürütmeden ziyade yargı eliyle olması lazım. Yani o 4 saat Tip Başkanı yerine buna uygun mahkemelerin kurulup onlara verilmesi lazım.” İfadelerini kullandı.

İnternet bilgilerinin 2 yıl saklanmasının bireysel özgürlüğe müdahale olduğunu ifade eden Şeyhanlıoğlu, bu bilgilerin mahkeme kararıyla alınmadığı takdirde suiistimal edilebileceğini ifade etti. (Ömer Yasin Ergin - İLKHA)