Erdoğan: `Bu ihanetin hepsinin hesabını soracağız`
İkitelli Şehir Hastanesi`nin temel atma töreninde konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`nın gündeminde yine paralel yapı vardı. Erdoğan "Bu ihanetin hepsinin hesabını soracağız" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Başakşehir`de İkitelli Şehir Hastanesinin temel atma törenine katıldı.
Başbakan Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, Sağlık Bakanlığına bağlı uçak ambulansın, Mısır`ın Luksor kentinde düzenlenen Uluslararası Tekvando Şampiyonası`nda müsabaka sırasında yaşamını yitiren Türk sporcu Seyithan Akbalık`ın cenazesini almak üzere yola çıktığını bildirdi.
Adana`da durdurulan tırlara ilişkin görüntülerin bir gazetede yayımlandığını hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Dün, bir gazete, Adana`da Milli İstihbarat Teşkilatı`nın tırlarına yapılan saldırının görüntülerini yayınladı. Bu ülkenin Milli İstihbarat Teşkilatı`na, işte o paralel, var ya bir paralel yapı, onu öğrendiniz değil mi, iyice kavradık değil mi? Olur ya sizin de kapınızı birileri gelir çalabilir. Bazı bayanlar gelebilir, bazı ablalar gelebilir. Onlara şunu söyleyin; `biz halimizden memnunuz, biz ülkemizde olanları görüyoruz. Eğer sizin de kendinize güveniniz varsa partinizi kurun da öyle ortaya çıkın` deyin. O paralel savcı operasyon yapıyor. MİT mensuplarına silah doğrultuyorlar. Yere yatırıyor, tekmeliyorlar. Kimin talimatıyla oluyor bu biliyor musunuz? Emniyetin, jandarmanın içine sızan paralellerin talimatıyla, yargının içine sızan paralel savcının talimatıyla oluyor. İşte bunlar, yurt dışındaki odaklardan talimat alarak, kendi ülkelerinin istihbarat teşkilatına silah doğrultacak kadar vatana ihanet içindeler."
Erdoğan, "Benim ülkemin İstihbarat Teşkilatı, Suriye`ye, hem de Suriye`deki Bayır Bucak Türkmenlerine insani yardım taşıyacak, birileri de gelecek, bunu silahla, zorbalıkla, yasa dışı şekilde engelleyecek. Ey paralel yapının savcısı, sen benim bilgim olmadan, iznim olmadan MİT`e müdahale edemezsin. Yasa bunu emrediyor. Bu ne cesaret? Bu millet bunu affetmez. Bu millet bunu unutmaz. Bu ihanetin, bu aşağılık faaliyetin, bu casusluğun hesabını hepsinden soracağız" diye konuştu.
Medyada, Türkiye ile AK Parti hükümetine yönelik bir operasyon yaşandığına dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti:
"Medyada, hem hükümete, hem Türkiye`ye yönelik operasyonu sabırla, ibretle izliyoruz. Bir kısım medyanın, manşetleriyle, köşe yazılarıyla, yalan ve iftiralarla, nasıl bir aşağılık operasyonun içinde olduğunu biz de görüyoruz, millet de görüyor. Biz bu operasyonları çok iyi biliriz. Bizim hayatımız, işte bu tür medya operasyonlarıyla mücadele etmekle geçti. 1994`te İstanbul`da seçildiğim andan itibaren bu manşetlerle üzerimize geldiler. `Muhtar bile olamaz` dediler. Ne oldu? Milletimiz, bırakın muhtarlığı bu kardeşinizi geldi başbakan yaptı. 28 Şubat`ta üzerimize geldiler. Danıştay cinayetinde, partimizi kapatma sürecinde böyle üzerimize geldiler. Buradan açık açık bir kez daha söylüyorum; biz bu manşetlerle çarpışarak büyüdük, bundan sonra da asla boyun eğmeyiz, bu operasyonlar karşısında geri adım atmayız. Ellerinden geleni yapsınlar. Ne becerileri varsa ortaya koysunlar. Hangi manşeti atarlarsa atsınlar. Biz bunlara boyun eğmeyecek, bunlara aldanmayacağız."
Arkasına belli sermaye çevrelerini alan medyanın, kendilerine gündem dayatmaya çalıştığına dikkati çeken Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Üzerinden aylar geçtikten sonra, Kabataş`taki çirkin saldırının görüntülerini yayınlayıp güya oradaki çirkinliği örtmeye çalışıyorlar. Türkiye genelinde, Gezi olayları sırasında başörtülülere yapılan saldırıları görmüyorlar. Bir mağdurenin beyanlarına itibar etmiyorlar. İfade tutanağına itibar etmiyorlar. Adli Tıp raporuna itibar etmiyorlar. O mağdurenin vücudundaki darp izlerine itibar etmiyorlar. Çıkmışlar bir görüntü üzerinden olayın nasıl olmadığını anlatmaya çalışıyorlar. İşte bu kadar sorumsuzlar."
Erdoğan`ın konuşmasındaki diğer önemli satır başları şunlar:
-Biz hayali temeller atmıyoruz.
-Köylü, işçi tüm vatandaşım tedavisini oluyor, ilacını her eczaneden alabiliyor.
-Anamuhalefetin Genel Müdürü SSK`nın başındayken yoksul kardeşim yeri geldi rehin alındı.
-Televizyon ekranlarından anlatılan değil, gerçek Kanuni`nin torunlarıyız.
-Yeni bir uydu daha yapılıyor, o da nisan ayında inşallah fırlatılacak.
-Beşinci uydudan sonraki uydularımızı kendi mühendislerimiz üretecek.
-Kanal İstanbul’u engellemelere, karşı çıkmalara rağmen yapacağız.
-Bu operasyonlar karşısında geri adım atmayız, ellerinden geleni yapsınlar.
-30 Mart’ta son manşeti benim milletim atacak.