MARDİN- Midyat ilçesi Bağlar Mahallesi 808 sokakta  ikamet eden ve dokuz aydır yatalak olan Şehmus  Oğuz’un (50) heyet raporu için  ambulansla  Mardin’e  sevk etme isteği reddedilen hastanın oğlu Adnan Oğuz, duruma  tepki göstererek, ‘Prosedürde var olan açıklar, halkın lehine kullanılacağına aleyhine kullanılıyor.’ iddiasında  bulunarak tepki gösterdi.

İlke Haber Ajansına konuşan yatalak hastanın oğlu Adnan Oğuz, şunları söyledi.”Nisan 2013 den beri yatalak hastadır. Adana da gördüğü üç aylık bir tedaviden sonra Midyat’a kendi evine getirdik evde bakımını yapıyoruz. Babamı malulen emekliliği için Mardin’e heyete sokmam lazım, belediyenin ambulansını istedim, fakat belediyenin ambulansı meşgul olduğu için gelemedi. Bunun akabinde 112 yi aradım ambulans ile götürmek için, çünkü babam farklı bir araçla götürülebilecek durumda değil. Bu yüzden 112’yi aradım. Ambulans bizim eve geldi. Fakat bize sadece Midyat devlet hastanesine götürebileceklerini söylediler.”dedi.

Bütün Yollar Yüzümüze Kapanıyor

Altı aydır bu işle uğraşmalarına rağmen halen sonuç almadıklarını, heyetteki birilerinin kendilerine  sıkıntı çıkardıklarını kaydeden Oğuz,  ” Daha önce istemedikleri belgeleri isteyerek işimizi erteliyorlar. Burada imkânlar kısıtlı. Özel ambulans durumu olsaydı yine babamı götürecektim heyete. Ya karga tulumba bir şekilde bir minibüsle götüreceğim, bu da babamın sağlığı açısından çok tehlikelidir. Çünkü vücudunun farklı yerlerinde yaralar var. Üstünde sondası var, ayrıca  yemek yiyemiyor, hortumla besleniyor,  böyle bir halde götürürsek hayati tehlike söz konusu olabilir.” dedi.

Daha önce de aynı sorunu yaşadıklarını belirten Oğuz,  “. Bu şekilde götürmeye mecbur ediliyoruz. Önündeki engel neyse bu tarz hastalar için bu engeller kaldırılsın. İlla birisinin devletten hizmet alabilmesi için bir yerde dayısının veya güçlü bir akrabasının güçlü bir tanıdığının olması mı gerekiyor?. Buradan Mardin’e kadar 63 kilometre yol var ve bu yollar çokta düzgün yollar değil sedye olmadan bu hasta bu yolu nasıl gidecek? 112 işin içinden basit bir şekilde çıkarak bu ‘Benim görevim değil. Hastanız acil olsaydı ben götürecektim ama yatalaktır heyete girmek için gidiyor benim öyle bir zorunluluğum yoktur’ diyor. Bu şekilde her seferinde çaresiz bırakılıyoruz. Her seferinde kapılar yüzümüze kapatılıyor. Prosedürde var olan açık, halkın lehine kullanılacağına aleyhine kullanılıyor. “ şeklinde konuştu. (M. Sait Başaran İLKHA)