• DOLAR 32.455
  • EURO 34.829
  • ALTIN 2438.673
  • ...
Güdüklerin Güdümlü Gündemi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Gündemin

bozucuve boğucu

fırtınası karşısında istikamet çizgisinden kaymamak, sabiteleri ters yüz etmemek ve Vahyi ilkelerden sapmamak için sürekli direniş halinde olmak durumundayız.

Hak bildiğimiz her şeyi, kınayıcıların kınamasına aldırış etmeden haykırma azmindeyiz.

Çünkü kınayanın kınaması karşısında geri adım atanlar, yüzsüzleşmekten veya çok yüzlüleşmekten kurtulamazlar.

Yüzsüzleşme veya çok yüzlüleşme bizim kârımız değil.

Bizim tek bir yüzümüz var. Başka yüzler eklemek bizi bozar.

Fakat gelin görün ki yüzsüzleşme veya çok yüzlüleşme marazıyla malul ulusalcı-seküler beyinler bunu anlamakta zorlanıyor.

Daha yakın bir zamanda Nasname sitesinde kendisine ayrılan kulvardan Kürdistan`daki İslami güce hem saldırıp, hem de akıl pazarlamaya çalışan Ali Sönmez yeni bir fitne çıkarma hevesiyle yeniden sahneye sürüldü.

Son yazısında hedef tahtasına koyup ahlaksızca ve arsızca saldırdığı zat ise; muhterem Mehmet Göktaş Hoca…

Yüreğinin derinliklerine sirayet etmiş, sinmiş milliyetçilik pisliğini Mehmet Göktaş Hoca `nın nezih ve nezif aynasında görüyor.

Ve hayâsızca bir akın ile Mehmet Göktaş Hoca ‘nın, Müslüman Kürtleri, Türklerin hizmetine koyma çabasında olduğu şarlatanlığında ve şaklabanlığında bulunuyor.

Milliyetçilik çizgilerini bugüne kadar hiç yaşama zahmetinde bulunmadıkları İslam`la örtmeye çalışanlar, Ali Sönmez gibi faka basmaktan kurtulamazlar.

Ucuz Haricilik yaftasını sadece etiketleyip haz alma maksadıyla hiç bir ilimsel-bilimsel temele dayanmadan başkalarına yapıştıranlar, bireysel-toplumsal Hedonizm`de/hazcılıkta oldukça mesafe katettiler.

Ali Sönmez de Hizbullah şahsında İslami şahsiyetler üzerinden Hedonizm`ini çılgınlaştırıyor.

Fakat Ali Sönmez`in gözden kaçırdığı veya görmek istemediği bir gerçek var.

Hedonizm uğruna yola çıkanlar her zaman pişman ve perişan oldular.

Ali Sönmez bu acı tecrübeyi yaşamış olmasına rağmen, muvakkat haz uğruna kendisini rezil rüsva etmeyi göze alıyor.

Yazısını yayınlayan İslam düşmanı sitede dahi yorumcuların sadece az bir kısmı kendisini destekliyor.

Hatta desteğin gelmediğini görünce bizzat kendisi devreye girip, kendisini savunuyor.

Çünkü yazdıklarının akademik ve realiter olmadığı çok kötü sırıtıyor.

Ali Sönmez`e sormak lazım; Hizbullah Cemaati veya Mehmet Göktaş Hoca (tenzih ederim) Harici ise, Ali kim?

Hizbullah Cemaati ve Mehmet Göktaş Hoca hakkında zerre miktar bilgi kırıntısı olanlar, Ali Sönmez`in ne kadar ham hayaller peşinden koştuğunu bilir, anlar.

Müslüman Kürtlerin bağrından çıkan İslami Hareket ve Müslüman Kürtlere ciddi muhabbet duyan Mehmet Göktaş Hoca, Ali Sönmez`in basit iftiralarından fersah fersah uzaktır.

Mehmet Göktaş`a isnat ettirdiği şu sözü bile bakın nasıl anlamış?

Parantez içi bozuk ve anlamsız cümle kendisine ait...

``Hizbullah ve Kurdler Türklere önder olacaklar ve Türkleri ıslah edecekler(Biz Türkleri delalette değil görmüyoruz itikaden. İster yeni ister eskilerin tek tek politikasının insani ve İslami olmadığını iddia ediyoruz sadece)....``

Kürtlerdeki İslami heyecanın daha yoğun olduğunu söylemişse bunda ne var?

Bir vakıa ortaya konulmuş. Kürdistan`ı karış karış gezmiş ve müşahede ettiklerini açıklamış...

Ancak Ali Sönmez`in yanlı ve yanlış anlama hastalığı insaflı analiz etmesini engelliyor...(Böyle bir niyeti zaten yok...)

Mehmet Göktaş Hoca `nın Müslüman Türk halkı hakkında söylediklerini,Türk devlet erkanı hakkında söylenmiş addederek, manipülasyonist personalitesini/kişiliğini alenen ele veriyor.

Okuyucuyu aptal ve ahmak yerine koymak isteyenlerin, Ali Sönmez`den öğrenecekleri o kadar çok tüyo var ki!

Kendi okuyucusunu aldatmak seküler ideolojilerin izini süren tüm kalemşörlerin ortak yönü.

Bir de korkunç düzeyde cümle bozukluklarına sahip insanların yazar diye ortalıkta dolaşmaları ve akıl verme yüzsüzlüğünde bulunmaları kanımıza dokunuyor.

Beyinlerinden fikir değil, kir çıkanların kendilerine hayrı yok. Bize mi olacak?

Bir Müslüman’ın İslami çalışmasını sadece kendi kavminden insanlara yapabileceği şeklindeki hin düşünceler neyin nesi?

Hizbullah`ı sadece Kürtlere münhasır kılma şeytanlığı da nereden çıktı?

Bir Müslüman fıtrattan uzaklaşan ve hilkate yabancılaşan herkese mesajını ulaştırır.

PKK ve Kürt ulusalcıları Hizbullah`ın yükselişini engellemek için görev paylaşımı yapmış durumda…

PKK bilinçli cehaletiyle Kutlu doğum etkinliklerinin niçin Türkiye`nin batısında Türkler arasında yapılmadığını(!) söyler.

Kürt ulusalcıları da Hizbullah`ın niçin Türklere açılma istencinde olduğunu sorgulayarak, Kürdistan`a ve Kürtlere hapsolmasını ister.

Ali Sönmez Ulusalcılara has bir madrabazlıkla Hizbullah`ın dar bir alana sıkışmasını arzuluyor.

Hizbullah`ı milliyetçileştirme projesinin mimarları kiralık kalemler ve satılık beyinler bulmakta zorlanmıyorlar.

Ancak Hizbullah`ı şekillendirme-biçimlendirme senaryolarının taşeronluğunu yapanlar Hizbullah`ın onlarca yıldır Avrupa`ya kadar açıldığını ve faaliyet yürüttüğünü görmek durumundalar.

Elhamdülillah kendilerinden daha değerli gördüğümüz Vietnam`lı kardeşlerimiz dahi var.

Türkiye`nin batısında ise Kürdistan`dan göçen insanların çalışmalara katıldığını söylemek ise tam bir cehl-i mürekkep`tir.

Binlerce Müslüman Türk aile bu çalışmaların bizzat içindedir.

Sosyolojik ve siyasal hiç bir gerçeklik payı olmayan ucube tespitler bir Ali Sönmez klasiğidir.

Bir takım yeni yetme ideolojik dolduruş kurbanı Kürtçü jenerasyonda maalesef bu saçmalıklara balıklama dalabiliyorlar.

Zırvalıkta zirve yapanları biçilmez kaftan gören, kalbi kıpır kıpır atan zıpır gençler bile var.

Ali Sönmez geçen yazılarında Hizbullah`ı Harici olmakla suçluyordu.

Acımasızca ve haksızca saldırıyordu. Şimdi ise Hizbullah`ı Haricilikten uzak görüp, Harici etkilerden (Mehmet Göktaş Hoca) korumaya çalışıyor!

Ben bu numarayı yutmadım. Ali Sönmez kendi numarasını ancak kendisi yutmuştur.

Önceki yazılarında Hizbullah derken, son yazısında taktik değiştirip ``Kürt İslami Hareketi``deme çizgisine geldi...

Yani sadece Kürtlere ve Kürdistan`a has İslami Hareket!

Ne kadar sinsi bir hesap... Ne kadar şeytani bir yöntem...

Allah aşkına şu cümlenin anlaşılmazlığına baksanıza... İğrenç bir dil kullanılıyor... Açık bir edepsizlik: ``Devlet kürd hareketinin tüm bireylerini içeri alırken Kürt hareketini yönlendirmeyi bu iflah olmaz kadük nesilli İslamcılara meydanı bırakmıştır.``

Şimdi Kürt Hareketi`nden kim kastediliyor?

Tüm bireyleri (!) resmi ideoloji tarafından içeri alınan Kürt hareketi hangisi?

Komplo teorilerine tapınan Ali Sönmez sizce neyin peşinde?

İflah olmaz kadük nesilli ulusalcı Ali Sönmez kimin borazanlığını yapıyor acaba?

Adana`da sadece Kermitxane`de olduğu palavrası bir yana, Doğankentte 400 kişilik iftar yemeği ile açılışı daha geçenlerde yapılan kuruma niçin kör kalır?

Müslüman Türkler`in yoğun olduğu semtlerde faaliyet yürüten kurumlara niçin gözlerini kapar?

Hizbullah`ı görmek istemediği yerde görünce; gerçeği çarpıtıyor, faturayı başkalarına kesiyor.

Diyarbakır ve Batman`da niçin Türkçe Mevlüt okutulsun ki?

Yaptığı etkinliklerde Kürtçe mevlüt okutan nice kesimler var ki, bir düğün salonunu dolduramıyorlar. Ali Sönmez buna ne diyecek?

Mesele Kürtçe mevlüt meselesi değil. Ali Sönmez`in anlamadığı nokta bu...

Organizasyon ve koordinasyon başarısı örtbas ediliyor...

İslami güç basite alınmak suretiyle destabilize edilerek/istikrarsızlaştırılarak, PKK`nin ve Kürt ulusalcılarının alanı genişletilmek isteniyor.

Son olarak derin saçmalıklarına çarşafa dil uzatarak devam ediyor Ali Sönmez: ``Kürt İslami hareketinin Türklere verebileceği hangi değeri ve değerleri vardır. Çarşaf...

Kendileri de farkındadır ki tülbent, yemeni ve türbanın karşısında ki bunlarda İslami örtü çeşitleridir çarşaf marjinalin marjinalini oynamaktadır. Kürtlerin arasında hala eğer ki marjinalize görüntüsü varsa ki var bu özel bir çevreye hitap eden çarşaf inadı yüzündendir.``

Çarşafa dolanan bu zat son olarak çarşafa sataşarak, ne kadar pozitivist aydınlanmacı modern! kafa olduğunu ortaya koydu.

Ali Sönmez ``takva``karşısında ``takla`` atmaktan kendini koruyamıyor.

Tesettür seferberliği kendisinde ters etki yaptı anlaşılan.

Çarşafsızlık seferberliğine başladı şimdi de.

Birde başımıza allame kesildi, bir bu eksikti.

En uygun tesettür şekli olan çarşaf ekser müfessirlerin görüşü iken, Ali Sönmez kimin İslamını Kürtlere pazarlıyor...

Bu arada Mehmet Göktaş`ın Kürt solcularla kavga etme anlamına gelecek bir cümlesini ben duymadım.

Biliyorum ki, bu da; Ali Sönmez`in ``laf olsun torba dolsun``babında kurguladığı yeni bir saçmalık...

Anlaşılan, Kürt ulusalcılarının saçmalıklarıyla daha çok karşılaşacağız.

Pek kıymetli Mehmet Göktaş Hoca`ya yönelik kullandığı kirli-qirej dili kendisine iade bile etmek istemiyorum.

Çünkü ondan bir farkımız kalmaz.

Allah şahittir ki, şahsıma yönelik olsaydı bu kadar da rahatsız olmazdım.

Ancak Mehmet Göktaş Hoca gibi pek kıymetli bir zata yönelik ne idüğü belli olmayan, çapsız, haysiyet yetimi ulusalcı bir hokkabazın iğrenç yazısını okuyunca dayanamadım.

``Biz, Müslümanlarla mücrimleri bir mi tutarız? Size ne oluyor? Nasıl Hüküm veriyorsunuz?`` (Kalem: 35)

Biz hiç Mehmet Göktaş hoca ile Ali Sönmez`i bir tutar mıyız?

Yüz bin tane Ali Sönmez`i, Mehmet Göktaş hoca`nın tırnağına değişmeyiz.

Hürseda Haber/ Murat Burtaş

 

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir