Belki de şu an düşünmeye hazır hissetmiyorsunuz kendinizi. Eğer durum böyleyse bu yazıyı okumaya ara verin. Ve şimdi 6,5 milyar farklı dünyanın, fikrin, kalbin, beynin, heyecanın, gelmişin, geçmişin, beklentinin farkına varın.
 

İnsanların tümünü veya bir bölümünü anlayıp onlara yanıt vermek, her birinin dünyasını kapsayacak Galaksi hatta evren büyüklüğünde olmayı gerektirir. Ne mutlu insanların, toplumun derdini dert edinenlere. Tefekkür edene, çözüm arayana, akledilebilene…
Sorunumuzu iyi anlıyalım ki çözümümüzü doğru yerde arayalım. Sorunumuz tek bir insana evreni yükleyebilme zorunluluğu değildir. Sorun her insanın sahip olduğu farklı güzellikleri, muhteşem cevherleri ortaya çıkaramamasıdır. Belki de ne cevherler gelip geçiyor üstü tozlanmış, toprakla örtülmüş. Alışmış toz tutmaya körelen beyinlerimiz. Tozlu dumanlı dünyamızda net göremiyoruz ortalığı. Söylenenler, duyulanlar, ezberlenenler yetiyormuş gibi. Alışmışız maratonluğa ve hazır fikirlere. Niye aklımız varken düşünemiyoruz da başkalarının bizi kurtarmasını, bizim yerimize karar vermesini bekliyoruz. Kuran’ın ifadesiyle “hala akledemiyor muyuz?”
 

Yüzde ikisini veya üçünü kullanıyoruz diye küçümsemeyin akletme organı (beynimizi). Böyle bir dünyaya karşılık yetiyor demek yüzde iki. Yetiyor ki örnekleri var. Asıl görevi vücuda kan pompalamak olan kalp diye bir organımız da var. Görevi hissetmek olmamasına rağmen ne gariptir “his organı” olarak da kullanırız bunu. Güçlü his ve coşkularımızın yüzde iki gibi bir sınırı da yok. İstediğiniz kadar hissedebilirsiniz. Belki yapabileceklerinizin farkına bu yolla ulaşırsınız.
 

Baksanıza hayat ne kadar kısa! Işık hızıyla yarışıyor adeta. Önlem alın, doldurun bize verilen süreyi. Beyninizle kullanın kalbinizi. Uyum içinde olsunlar. Düşünün, gerçekleştirmek için hissedin, adım atın. Bir bebeğin yürümeye başladığı ilk adımlar gibi umutla, coşkuyla. Düşerseniz üzülmeyin tekrar kalkın. O bebekte çok düşmüştü ama şimdi yürüyor. Hızlı yaşayın vaktimiz az, yapacaklarımız çok. Saate bakın saniyeler geçiyor. Hiç mi korkutmuyor bu sizi? Hızlı ve dolu yaşayın ki, geçen zaman sizi korkutmasın ve hızlı yaşayın ki, mutlu ölün. Gözünüz arkada kalmasın. Allah’a emanet olunuz.
 

Ahmet Kanat / Batman - Yaş: 18

Sevgili Genç Kardeşlerimiz!
Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.

Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber.com.tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfayı geçmesin. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.