• DOLAR 34.305
  • EURO 37.545
  • ALTIN 2928.218
  • ...
`Arkadaş olayım derken ilişkinizin dengesi bozulmasın`
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Günümüzde ebeveynler çocukları ile arkadaşlık ilişkisinin daha sağlıklı olduğuna inanıyor. Ancak çocuklar ailenin arkadaşlığından ziyade onlarda net ve sağlam duruşlarıyla anne-baba vasıflarına ihtiyaç duyuyor. Psikolojik Danışman Necmiye Doğruer, “Anne-babalar, bu konuda ebeveynlik rolünde net bir biçimde durmalı.” diye uyarıyor. 
 
Çocuğuyla yakın ilişkide olmakla, arkadaş olmanın anne babalar tarafından karıştırıldığını söyleyen Doğruer, bu durumun ebeveyn çocuk ilişkisinin doğasına aykırı olduğunu ve anne babanın bunu çok istese bile çocuğu ile arkadaş olamayacağını ifade etti.
 
Çocukların ergenlik dönemine kadar ailesiyle biz bilinci yaşadıklarını ve aileyi güvenli kale olarak gördüklerini belirten Doğruer, “Çocuklar için sevgi, bakım ve güvenlik ihtiyaçlarının karşılanması yeterlidir.” dedi. 
 
Özellikle ergenlik döneminde çocuğun arkadaşlarının ailenin önüne geçtiğini ve bunun normal olduğunu anlatan Doğruer, ailelerin ergenlik dönemindeki gencin, çocukluktan çıktığını kabullenerek ihtiyaç duyduğunda rahatlıkla ulaşabileceği bir yerde durmaları gerektiğini ifade etti.
 
Arkadaş olmaya ihtiyacı yoktur
“Çocuğumla arkadaşım” diyen yetişkinin kendini kandırdığını ifade eden Doğruer, “Bir çocuğun anne ve babasıyla arkadaşlık etme ihtiyacı yoktur. Olsa olsa bu anne ya da babanın ihtiyacıdır.” dedi.
 
Doğruer, “Çocuğuyla olan sınırları ortadan kaldıran yetişkin, kendisine, böyle davranarak hangi ruhsal ihtiyacın karşılamaya çalıştığını sormalıdır.” diye konuştu.
 
Aile düzlemindeki ilişkilerin arkadaşlığı barındırmaya yatkın ve müsait olmadığını belirten ve arkadaşlık ilişkisi bir eşitler ilişkisidir diyen Doğruer,  “Anne ve baba doğaları gereği arkadaş statüsünde değildir” dedi. 
 
Arkadaş olmaya çalışırken kayan rol dengelerinin çocuğu arafta bırakacağını ve ait olduğu düzlemde dengede kalmasını zorlaştıracağını söyleyen Doğruer, “Çocuklarla olan ilişkiler anne baba duruşu ile daha sağlıklı yaşanabilir.” dedi.
 
Aranızda bir sınır olmalı
Bir çocuk ve yetişkinin yaşamı algılayışlarının birbirinden çok farklı olduğunu söyleyen Doğruer, “Anne-baba yetişkindir. Küçük bir çocuğun yetişkinlerin dünyasında olan biten her şeyi bilmesi gerekmez, zaten yetişkinin beklentisi doğrultusunda algılayamaz da. Gereğinden fazla detay, açıklama, hak ve özgürlük çocuklarda rolleri ile ilgili karmaşa yaratabilir.” dedi. 
 
Çocukların sağlıklı işleyen, sevecen ve duyarlı bir otoriteye ihtiyaç duyduklarını ve bu şekilde yaşama karşı güven duygularının artacağını söyleyen Doğruer,  “Katı ve itaatkar bir otorite aslında işe yaramaz, sadece çocuğu sindirmeye ya da direnç göstermesine neden olur. Bu da çocuğun kişilik gelişimi için uygun bir zemin oluşturmaz” dedi. 
 
“Anne baba olmak sınır ve kural koymaktan ibaret değildir” diye konuşan Doğruer, “İlişkisini bozmamak, çatışmadan kaçınmak ya da çocuğundan aldığı sevgiyi ve ilgiyi daim kılmak için sınırlar koymayan ebeveynlerin bu şekilde çocuğun gelişimsel özelliklerinin sekteye uğrayacağını unutmaması gerekir.” dedi. (M. Salih Keskin - İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir