Bangladeş yönetimine tepkiler dinmiyor
Cemaat-ı İslami Genel Sekreter Yardımcısı Abdulkadir Molla'yı idam eden ve Müslüman halka karşı zalimane tutumunu sürdüren Bangladeş yönetimine tepkiler gelmeye devam ediyor.
VAN-12 Aralık akşamı Cemaat-ı İslami Genel Sekreter Yardımcısı Abdulkadir Molla'yı idam eden ve Müslüman Bangladeş halkına karşı zalimane bir tutum sergileyen despot Bangladeş Yönetimine bir tepki de Vanlı Siyasiler, STK Yöneticileri ve halktan geldi.
Konuyla ilgili olarak tepkilerini dile getiren Hür Dava Partisi Van İl Başkanı Av. Rasim Sayğın, Saadet Partisi Van Büyükşehir Belediye Başkan adayı Fetullah Erbaş, İnsan ve Medeniyet Hareketi Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahman Eren ile Vanlı vatandaşlar, Şehid Molla'nın şehadetini tebrik ederek, despot ve zalim Bangladeş yönetimine tepki gösterdi.
"Abdulkadir Molla'nın şehadetini tebrik ediyoruz"
İzzetli bir duruş sergileyen Abdulkadir Molla'nın Şehadetini tebrik eden Hüda Par Van İl Başkanı Av. Rasim Sayğın, Molla'nın ve bağlı olduğu Cemaat-ı İslami'nin İslam adına mücadele ettiğini ve bedel ödediğini hatırlatarak, "Özellikle Molla ile ilgili ortaya atılan suçlamaların aslı astarı olmadığı herkesçe bilinen bir gerçektir. Abdulkadir Molla Geçmişte Doğu Pakistan olarak bilinen Bangladeş'in, o dönem ayrılması sürecinde, İslam'ın birlik ve vahdetinden yana tavır takındığı için bundan 47-50 yıl öncesine ilişkin bir suçlama ile karşı karşıya getirildi. Bu bahane ile şehid edildi. Bunu kabul edilemez buluyoruz" dedi.
"Bangladeş halkını en iyi anlaması gerekenler Türkiye toplumudur"
İslam Beldelerinin ve Müslümanların bu tür cinayetlere yabancı olmadığını vurgulayan Av. Sayğın, özellikle de Türkiye'nin bu tür cinayetlere hiç de yapancı olmadığını ifade ederek, "Maalesef 1923'ten sonra Türkiye'de bu ve benzeri cinayetlere şahit olduk. Birçok din alimi ve önde gelen Müslüman ve siyasetçi idam edildi. Dolayısıyla bu acıları en çok çeken ve bugün Bangladeş halkını en iyi anlaması gereken, Türkiye toplumudur. Bunlardan ders çıkarılması gerektiğini düşünüyorum. İslam toplumunun bir araya gelip birlik oluşturması gerektiğini düşünüyoruz. İttifak halinde olmamız gerekir. Yoksa böyle ciğerimizi parçalayan içimizi yakan olayları görmeye devam edeceğiz gibi görünüyor.Tüm İslam aleminin başı sağ olsun. Şehidimizin şehadetini de tekrar tebrik ediyoruz" diye konuştu.
"Müslüman ülkelerin tavrı hiç değişmedi"
Müslüman Ülkelerin birçok olayda olduğu gibi bu olay karşısında da sesiz kalmasından yakınan Sayğın ,"Müslüman ülkelerin tavrı maalesef Suriye olaylarında, Mısır olaylarında, Tunus'ta, Gazze'de ve Çeçenistan'da sergilemiş olduğu tavır ne ise, bu olay karşısındaki tavrı da aynı oldu. Maalesef Müslüman ülkeler, bir birliktelik ve ortak bir tavır ortaya koyamadı. Bu ise parçalanmışlığımızın bize vermiş olduğu zararlardır. Bir araya gelemememizin ve vahdet temelinde buluşamamamızın acı sonuçlarından bir tanesidir. Çözüm ise sadece ve sadece Müslümanların temel esaslar üzerinden bir araya gelmesidir. Başka da bir çıkar yolu ve kurtuluş yolu yoktur " şeklinde konuştu.
"Şehid Molla'nın şehadetini de tebrik ediyoruz"
Şehid Abdulkadir Molla'nın şehadetinin temelinde İslam birliğini istemesinin yattığını savunan Saadet Partisi Van Büyük Şehir Belediye Başkan Adayı Fetullah Erbaş, "O gün öyle düşünmüştü ve doğru düşünmüştü. Çünkü İslam aleminin parçalara ayrılmaması lazımdı. Fakat emperyalistler Hindistan'ı ele geçirdikleri gibi Bangladeş'i de bunlar ele geçirmişlerdir. O gün İslam birliğinden yana olan herkesi yargıladılar. İdamla cezalandırmaya kalktılar. Bu insan haklarına ve devlet hukuklarına da haykırıdır. Çünkü arada bu kadar zaman geçtikten sonra yargılayıp idam kararı vermek hiçbir hukukçunun karı değildir. O açıdan olayı şiddetle kınıyor, Şehid Molla'nın şehadetini de tebrik ediyoruz" ifadelerini kulandı.
"Zalimler her zaman zulümlerini icra etmekte acele etmektedir"
Dünya Müslümanlarının birçok olayda olduğu gibi burada da susturulduğunu dile getiren Erbaş, basının, hükümetlerin, korkakların korkusuyla köşelerine çekildiğini ifade ederek, "Buralarda ne yazık ki gıyabi cenaze namazları ve protestolar gibi cılız sesler çıkarmakla yetindik. Zalimler her zaman zulümlerini icra etmekte acele etmekte, bizler ise hakkın ve hakikatin hakimiyeti için yavaş hareket ediyoruz. inşallah Müslümanlar daha hızlı hareket ederler. Bu konuda tabi bizler, idam kararı verilmesin diye girişimlerde bulunduk. Saadet Partisi olarak heyetler gönderdik. Bu heyetler yetkili makamlarla görüştüler ama maalesef sonuç değişmedi" diye konuştu.
"Alimlerin ölümü alemlerin ölümüdür"
Zulümlerin dünyanın her tarafından devam ettiğine işaret eden İnsan ve Medeniyet Hareketi (İMH)Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahman Eren ise Alimlerin ölümünün alemlerin ölümü olduğunu hatırlatarak, "Dünya Müslümanlarının bu zulümler karşısındaki tepkisizliğinden yakınıyoruz. Allah şehit olan tüm kardeşlerimizin şehadetlerini kabul etsin. Özellikle şehidin arakasında bıraktığı kitle çok önemlidir. O kitlenin yetim kalması anlamına geliyor. İslam ümmeti yetim kaldı. Çünkü bir alim kendisiyle birlikte ilmini de götürmektedir. Dolayısıyla bu bizim için büyük bir kayıptır. Allah şehadetini tekrardan kabul etsin" ifadelerini kullandı.
Bangladeş'te yaşananları siyasi bir dram olarak değerlendiren İMH yönetim kurulu üyesi Muhammed Garip Cesur, siyasi hareket içerisindeki partilerin burada yetersiz kaldığını aktararak, "Ümmetin bir parçası olması hasebiyle Müslüman Bangladeş halkına baş sağlığı diliyoruz. Yaşanan olay gerçekten bir zulümdür. Müslümanların bu tür olaylar karısında biraz daha duyarlı olması gerektiğini düşünüyoruz. Şehidimize Allah'tan rahmet diliyoruz" ifadelerini kullandı.
Serhad FM programcılarından İbrahim Yılmaz da Molla'nın şehadetinin Müslüman halklara çok güzel mesajlar verdiğine işaret ederek, "Bir İslam aliminin, İslam'la amel eden bir alimin sorgusuzca ve pervasızca idam edilmesini kabullenemiyoruz o yüzden bizler de tepkilerimizi her platformda dile getirmeliyiz. Rabbim şehadetini kabul etsin" duasında bulundu. (Murat Dalgın-İLKHA)