`Yeni` CHP`mi, `Gerçek` CHP``mi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Hüseyin Kaya / Doğuhaber / Haber Yorum
2010’da dönemin Genel Başkanı Deniz Baykal’ın kasetleri piyasada dolaşmaya başladığında siyasette bir şok yaşanıyordu.
Birilerinin siyaseti dizayn ettiği, istediği adamı yerinde tutup istediği adamı istifa ettirdiği ortaya çıkmıştı.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun da talihi işte o Baykal kasetleriyle dönmüştü. Birileri “Yürü ya Kemal!” demiş o da yürümüştü.
Biraz fazla mı ileri gitmişti?
Öyle ya CHP döneminde katliama uğrayan Dersim’den bir adam çıkıyor ve CHP’nin başına geçiyordu.
CHP’nin başına geçen Kemal, önce kendisini oraya getirenleri tasfiye ediyordu.
Gaflar birbirini kovalıyordu; ama yine de kredisi vardı Kemal’in.
“Yeni CHP” diyorlardı.
Partiye çarşaflılar kaydediliyor, ulusalcıların bir kısmı tasfiye ediliyordu.
“Yeni CHP” parlatılıyordu; ama iş o kadar da uzun değildi.
Kemalist sistemle hesaplaşmadan söz edilince geri çekildi Kemal Bey.
Kapandı içine. O kadar kapandı ki, bir dönem Sosyalist Enternasyonel’den ihraç konusu konuşulmaya başlandı.
Yeni CHP darbecilere sonuna kadar destek çıktı.
Halkına zulmeden Esad’a da destek verdi CHP, Mısır’ın katil darbecilerine de… Anlamak zordu.
Yeni CHP, 90’lı yıllarda hazırladığı “Kürt sorunu” raporlarının bile gerisinde kalıyordu.
Seçimleri yine kazanamıyor, yine ulusalcı ve Kemalist reflekslere sahip olduğunu ortaya koyuyordu.
Sonra birdenbire iklim değişti.
İklim değişti değişmesine; ama ortam Akdeniz olmadı.
Gezi olaylarında performansı fazla beğenilmese de eldeki tek seçenek olarak CHP çıktı yine sahneye.
Daha yeni bir CHP’nin zamanıydı artık.
En yeni CHP…
En yeni CHP’de yolsuzluktan kovulan Sarıgül partiye davet ediliyor, Amerika’ya sıcak mesajlar yollanıyordu.
Amerika’ya “iktidara hazır bir CHP”nin mesajını vermeye gidiyordu Kemal Bey.
Böylece öğrenmiş olduk.
En yeni CHP ekseni iyice kaymış, Amerika’dan iktidar bekleyen bir CHP oluvermişti.
Birilerinin kemikleri sızlar mı bilmem!
