Sosyal Kalkınma Sempozyumu sona erdi
Diyarbakır'da düzenlenen "Sanat, Marifet ve İttifak İçin Sosyal Kalkınma Sempozyumu" sona erdi.
DİYARBAKIR - Diyarbakır Valiliği, Dicle Üniversitesi, Risale Akademi ve Akademik Araştırmalar Vakfı tarafından 13-15 Aralık tarihlerinde Dicle Üniversitesi Kongre Merkezi'nde düzenlenen sempozyum açıklanan sonuç bildirisiyle son buldu.
Bildiriyi okuyan Dr. Cemil Ertem; devletin, insan temel ve hak özgürlüklerine saygı duyma sürecini tamamlama sorumluluğu bulunduğunu söyledi.
Sosyal kalkınmanın, sivil, siyasal, sosyal, ekonomik ve kültürel boyutları olan çok kapsamlı bir süreç olduğunu belirten Ertem, "Kalkınma, başta çocuklar, kadınlar, yaşlılar, engelliler ve diğer hassas gruplar olmak üzere, herkesin temel hak ve özgürlüklerini dikkate alan çok boyutlu, entegre, dinamik ve ilerlemeci bir süreç olmalıdır. İnsan merkezli sosyal kalkınma, özgürlükleri, tercihleri, katılımı, şeffaflığı ve demokratikleşmeyi derinleştiren bir süreç olmalıdır. Sürdürülebilir ve hakkaniyetli sosyal kalkınma demokrasiyi, sosyal adaleti, ekonomik kalkınmayı öngörmeli, çevreyi korumalı, iyi yönetişime katkı sağlamalı ve insan haklarına saygı duymalıdır." şeklinde konuştu.
Demokrasi, kalkınma ve insan haklarının bir birinden farklı ancak birbirinden ayrılmaz kavramlar olduğunu ifade eden Ertem, sosyal kalkınma sürecinde şeffaflık, eşitlik ve adaletin temel ilkeler olduğunu belirtti.
Sosyal kalkınmanın olabilmesi için toplumsal yardımlaşma ve sivil ittifakın zorunluluk olduğunu vurgulayan Ertem, "Sosyal kalkınmanın sağlanabilmesi için gerekli yasal ve anayasal alt yapının oluşturulması esastır. Bu çerçevede hür teşebbüs ve sivil inisiyatiflerin önünü açacak, insan onurunu koruyacak yeni sivil ve demokratik bir anayasaya ihtiyaç vardır. Yeni anayasa katılımcılık, şeffaflık, eşitlik, özgürlük ve evrensel bir insan hakları anlayışı üzerine bina edilmelidir." ifadelerini kullandı. (Ömer Yasin Ergin - İLKHA)
Bildiriyi okuyan Dr. Cemil Ertem; devletin, insan temel ve hak özgürlüklerine saygı duyma sürecini tamamlama sorumluluğu bulunduğunu söyledi.
Sosyal kalkınmanın, sivil, siyasal, sosyal, ekonomik ve kültürel boyutları olan çok kapsamlı bir süreç olduğunu belirten Ertem, "Kalkınma, başta çocuklar, kadınlar, yaşlılar, engelliler ve diğer hassas gruplar olmak üzere, herkesin temel hak ve özgürlüklerini dikkate alan çok boyutlu, entegre, dinamik ve ilerlemeci bir süreç olmalıdır. İnsan merkezli sosyal kalkınma, özgürlükleri, tercihleri, katılımı, şeffaflığı ve demokratikleşmeyi derinleştiren bir süreç olmalıdır. Sürdürülebilir ve hakkaniyetli sosyal kalkınma demokrasiyi, sosyal adaleti, ekonomik kalkınmayı öngörmeli, çevreyi korumalı, iyi yönetişime katkı sağlamalı ve insan haklarına saygı duymalıdır." şeklinde konuştu.
Demokrasi, kalkınma ve insan haklarının bir birinden farklı ancak birbirinden ayrılmaz kavramlar olduğunu ifade eden Ertem, sosyal kalkınma sürecinde şeffaflık, eşitlik ve adaletin temel ilkeler olduğunu belirtti.
Sosyal kalkınmanın olabilmesi için toplumsal yardımlaşma ve sivil ittifakın zorunluluk olduğunu vurgulayan Ertem, "Sosyal kalkınmanın sağlanabilmesi için gerekli yasal ve anayasal alt yapının oluşturulması esastır. Bu çerçevede hür teşebbüs ve sivil inisiyatiflerin önünü açacak, insan onurunu koruyacak yeni sivil ve demokratik bir anayasaya ihtiyaç vardır. Yeni anayasa katılımcılık, şeffaflık, eşitlik, özgürlük ve evrensel bir insan hakları anlayışı üzerine bina edilmelidir." ifadelerini kullandı. (Ömer Yasin Ergin - İLKHA)