"Bu ülke hala beyaz ve zenci Türklerin savaşını veriyor"
Her Yerde Adalet Platformu Kurucu Genel Başkanı Av. Özkan Öztürk, yaptığı basın toplantısında,"Merkez Medya Hizbullah için nasıl manşet attı, Mustafa Balbay için nasıl attı. Aynı hadise aynı olay... Bu ülke hala beyaz Türklerle zenci Türklerin savaşını veriyor." dedi.
KONYA - Her Yerde Adalet Platformu(H.Y.A.P) Kurucu Genel Başkanı Av. Özkan Öztürk, Ergenekon Davası'ndan 34 yıl 8 ay ceza verilen CHP İzmir Vekili Mustafa Balbay'ın tahliye edilmesiyle ilgili basın toplantısı düzenledi.
"İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesince Ergenekon yöneticisi olmaktan 34 yıl 8 ay hapis cezası verilen CHP İzmir Vekili Mustafa Balbay'ın Anayasa Mahkemesine bireysel başvurusunun karara bağlanmasının ardından yerel mahkemece tahliye kararı verilerek tahliye edildi." diyerek konuşmasına başlayan Av. Özkan Öztürk, "Yerel mahkeme, Balbay'ın yargılandığı davada henüz gerekçeli karar verilmemiş iken verilen bu tahliye kararı ve Anayasa Mahkemesinin somut olayı gerekçelendirmesinde yapmış olduğu teknik ve hukuki hatalar toplumun tüm kesiminde rahatsızlık oluşturmuştur. Şunu da belirtmek isterim ki, Her Yerde Adalet Platformu olarak Balbay'ın cezaevinde olmasına da tahliye edilmesine sevinecek değiliz ve sevinmeyeceğiz. Balbay'ın yargılandığı dava İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesince hükme bağlanmış ve Balbay kesin olmayan hükümlü statüsünde iken, kısacası dosya üzerinde yerel mahkemenin tasarruf hakkı hukuken ortadan kalkmış olmasına rağmen mahkeme Balbay'ı tahliye etmiştir. Oysaki hukuken Balbay'ı tahliye makamı Yargıtay ilgili ceza dairesi olması gerekiyor idi." dedi.
"Salih Mirzabeyoğlu'nu içeride tutacaksınız, Balbay'a tahliye kararı vereceksiniz."
"Her şeyden önce meselelere oportonist yaklaşmamak lazım" diyen Öztürk, "Yani Mustafa Balbay'ın tutukluluk süresi henüz beş yılı doldurmamış dört yıl dokuz ay gibi bir zaman tutuklu kaldı. Hâlbuki gerek Ergenekon davası ve gerekse diğer davalarda Balbay'dan daha fazla tutukluluk süresi uzun olanlar var. Burada şu soruyu sormak gerek; Neden Mustafa Balbay? Ben şöyle düşünüyorum; Mustafa Balbay dramatize edildi. 'Balbay üzerinden bu millet ya da hükümet bir operasyona mı tabi tutuluyor?' sorusunu sormak gerek. Mustafa Balbay'dan daha fazla tutukluluk süreleri uzun olanlar varken neden özellikle Mustafa Balbay? Bu tahliye son derece ilginçtir. Tıpkı Mehmet Haberal'ın tahliyesindeki ilginçlik gibi. 28 Şubat'ın apoletli yargıçları tarafından verilmiş kararlarla Mirzabeyoğlu'nu içeriye tıkacaksınız ve müebbet hapis cezası vereceksiniz. Cezasını büyük bir kısmını da tecritte geçirecek ama bir taraftan, otuz dört yıl dokuz aya ceza almış Balbay'a tahliye kararı vereceksiniz. Bu kamu vicdanını sızlattı. Hukukta eşitsizliğin olmaması gerek. VİP hukuk olmasın." diye konuştu.
Hizbullah üyeleri hakkında merkez medyamız nasıl manşet atmıştı!
"10 yıllık genel zaman aşımından dolayı tahliye edilen Hizbullah üyeleri hakkında merkez medyamız nasıl manşet atmıştı, o merkez medya Mustafa Balbay'ın tahliyesinde nasıl manşet atmıştı?" diye soran Öztürk, "Aynı hadise aynı olay... Değişen ne biliyor musunuz? Değişen şey şu: Birisinde beyaz Türk var, diğerinde zenci... Anlatabiliyor muyum? Bu ülke hala beyaz Türklerle zenci Türklerin savaşını veriyor. Çok yakın bir tarihte Hizbullah davalarına bakın, ben o dava sürecini de çok yakından takip etmiştim. Aynı basın 'Adalet duyguları rencide oldu', 'Adalet duyguları sarsıldı' diye manşet atarken Balbay'ın tahliyesinde son derece dramatik manşetler atarak yargıyı etkilemişlerdir. Bunlar önemli şeyler." ifadelerini kullandı.
Abdulkadir Molla'nın şehadeti
Abdulkadir Molla'nın idamına da tepki gösteren Öztürk, "Birleşmiş Milletler Evrensel Hakları Bildirgesinin kabul edilişinin altmış beşinci yıl dönümünü 10 Aralık 2013'te kutladık. Ne yazıktır ki ve ne acıdır ki, Birleşmiş Milletler Evrensel Hakları Bildirgesinin kabul edilişinin altmış beşinci yılında yine dünyada İslam coğrafyalarında kanların aktığını, idamların yapıldığını ve Müslüman halklara karşı uluslar arası güçlerce bir takım operasyonların olduğunu hepimiz görüyoruz. Abdülkadir Molla şehadet makamına erişmiştir. Allah şehadetini kabul etsin." dedi. (İlyas Yavuz - İLKHA)
"İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesince Ergenekon yöneticisi olmaktan 34 yıl 8 ay hapis cezası verilen CHP İzmir Vekili Mustafa Balbay'ın Anayasa Mahkemesine bireysel başvurusunun karara bağlanmasının ardından yerel mahkemece tahliye kararı verilerek tahliye edildi." diyerek konuşmasına başlayan Av. Özkan Öztürk, "Yerel mahkeme, Balbay'ın yargılandığı davada henüz gerekçeli karar verilmemiş iken verilen bu tahliye kararı ve Anayasa Mahkemesinin somut olayı gerekçelendirmesinde yapmış olduğu teknik ve hukuki hatalar toplumun tüm kesiminde rahatsızlık oluşturmuştur. Şunu da belirtmek isterim ki, Her Yerde Adalet Platformu olarak Balbay'ın cezaevinde olmasına da tahliye edilmesine sevinecek değiliz ve sevinmeyeceğiz. Balbay'ın yargılandığı dava İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesince hükme bağlanmış ve Balbay kesin olmayan hükümlü statüsünde iken, kısacası dosya üzerinde yerel mahkemenin tasarruf hakkı hukuken ortadan kalkmış olmasına rağmen mahkeme Balbay'ı tahliye etmiştir. Oysaki hukuken Balbay'ı tahliye makamı Yargıtay ilgili ceza dairesi olması gerekiyor idi." dedi.
"Salih Mirzabeyoğlu'nu içeride tutacaksınız, Balbay'a tahliye kararı vereceksiniz."
"Her şeyden önce meselelere oportonist yaklaşmamak lazım" diyen Öztürk, "Yani Mustafa Balbay'ın tutukluluk süresi henüz beş yılı doldurmamış dört yıl dokuz ay gibi bir zaman tutuklu kaldı. Hâlbuki gerek Ergenekon davası ve gerekse diğer davalarda Balbay'dan daha fazla tutukluluk süresi uzun olanlar var. Burada şu soruyu sormak gerek; Neden Mustafa Balbay? Ben şöyle düşünüyorum; Mustafa Balbay dramatize edildi. 'Balbay üzerinden bu millet ya da hükümet bir operasyona mı tabi tutuluyor?' sorusunu sormak gerek. Mustafa Balbay'dan daha fazla tutukluluk süreleri uzun olanlar varken neden özellikle Mustafa Balbay? Bu tahliye son derece ilginçtir. Tıpkı Mehmet Haberal'ın tahliyesindeki ilginçlik gibi. 28 Şubat'ın apoletli yargıçları tarafından verilmiş kararlarla Mirzabeyoğlu'nu içeriye tıkacaksınız ve müebbet hapis cezası vereceksiniz. Cezasını büyük bir kısmını da tecritte geçirecek ama bir taraftan, otuz dört yıl dokuz aya ceza almış Balbay'a tahliye kararı vereceksiniz. Bu kamu vicdanını sızlattı. Hukukta eşitsizliğin olmaması gerek. VİP hukuk olmasın." diye konuştu.
Hizbullah üyeleri hakkında merkez medyamız nasıl manşet atmıştı!
"10 yıllık genel zaman aşımından dolayı tahliye edilen Hizbullah üyeleri hakkında merkez medyamız nasıl manşet atmıştı, o merkez medya Mustafa Balbay'ın tahliyesinde nasıl manşet atmıştı?" diye soran Öztürk, "Aynı hadise aynı olay... Değişen ne biliyor musunuz? Değişen şey şu: Birisinde beyaz Türk var, diğerinde zenci... Anlatabiliyor muyum? Bu ülke hala beyaz Türklerle zenci Türklerin savaşını veriyor. Çok yakın bir tarihte Hizbullah davalarına bakın, ben o dava sürecini de çok yakından takip etmiştim. Aynı basın 'Adalet duyguları rencide oldu', 'Adalet duyguları sarsıldı' diye manşet atarken Balbay'ın tahliyesinde son derece dramatik manşetler atarak yargıyı etkilemişlerdir. Bunlar önemli şeyler." ifadelerini kullandı.
Abdulkadir Molla'nın şehadeti
Abdulkadir Molla'nın idamına da tepki gösteren Öztürk, "Birleşmiş Milletler Evrensel Hakları Bildirgesinin kabul edilişinin altmış beşinci yıl dönümünü 10 Aralık 2013'te kutladık. Ne yazıktır ki ve ne acıdır ki, Birleşmiş Milletler Evrensel Hakları Bildirgesinin kabul edilişinin altmış beşinci yılında yine dünyada İslam coğrafyalarında kanların aktığını, idamların yapıldığını ve Müslüman halklara karşı uluslar arası güçlerce bir takım operasyonların olduğunu hepimiz görüyoruz. Abdülkadir Molla şehadet makamına erişmiştir. Allah şehadetini kabul etsin." dedi. (İlyas Yavuz - İLKHA)