İki soykırımcı ve katile… Wanted. Netanyahu ile Gallant’a TUTUKLAMA KARARI
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan işgalci israil Başbakanı katil Netanyahu ve eski Savunma Bakanı katil Galant hakkında tutuklama emri çıkardı. Mahkeme, ayrıca barbar israilin, UCM'nin yargı yetkisine ilişkin itirazlarını reddederek, Filistin topraklarında işlenen suçlar üzerinde yargı yetkisinin bulunduğuna hükmetti.
Uluslararası Ceza Mahkemesi Birinci Ön Yargılama Dairesi oybirliğiyle işgalci siyonist rejimin, Roma Tüzüğü'nün 18. ve 19. maddeleri uyarınca sunduğu itirazları reddeden iki karar çıkardı ve Benjamin Netanyahu ile Yoav Gallant'a karşı tutuklama emri kararı verdi. UCM'den yapılan açıklamada, Gazze'de işlenen savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan Netanyahu ve Gallant hakkında tutuklama emrinin çıkarıldığı duyuruldu.
Mahkeme, ayrıca barbar israilin, UCM'nin yargı yetkisine ilişkin itirazlarını reddederek, Filistin topraklarında işlenen suçlar üzerinde yargı yetkisinin bulunduğuna hükmetti. UCM Ön Yargılama Dairesi, israilin 26 Eylül 2024'te yargı yetkisine ilişkin sunduğu iki itirazı oy birliğiyle reddetti.
SAVAŞ SUÇLARI VE İNSANLIĞA KARŞI SUÇLAR
Mahkeme, katil Netanyahu ve Gallant'ın 8 Ekim 2023'ten 20 Mayıs 2024'e kadar işlenen savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan sorumlu olduklarına dair makul gerekçeler bulunduğuna hükmetti. Kararda, her iki katilin Gazze'deki sivil halka yönelik gıda, su, ilaç, yakıt ve elektrik gibi yaşamsal malzemelerin ulaştırılmasını kasıtlı olarak engellediği belirtildi.
İNSANİ YARDIM ENGELLENDİ
Mahkeme, soykırımcı israilin insani yardıma izin verdiği durumlarda bile bunun uluslararası toplumun baskısı veya ABD'nin talepleri sonucu gerçekleştiğini, yardımların hiçbir zaman Gazze halkının ihtiyaçlarını karşılayacak düzeye ulaşmadığını kaydetti.
Kararda, tıbbi malzeme ve ilaçların, özellikle anestezi ilaçları ve cihazlarının Gazze'ye girişinin engellenmesi nedeniyle doktorların yaralılara ve çocuklara anestezi malzemeleri olmadan ameliyat yapmak zorunda kaldığı vurgulandı.
SİVİL ÖLÜMLER
UCM, gıda, su, elektrik ve yakıt eksikliğinin Gazze'deki sivil nüfusun bir kısmının yok edilmesine yönelik koşulları oluşturduğunu, bunun çocuklar dâhil sivillerin yetersiz beslenme ve susuzluk nedeniyle ölümüne yol açtığını belirledi.
Soykırımın öncülerinden katil Netanyahu ve Gallant'ın sivil üst düzey yöneticiler olarak Gazze'deki sivil halka yönelik kasıtlı saldırıların önlenmesi için gerekli önlemleri almadıkları da kararda yer aldı.
SAVCILIĞIN TUTUKLAMA TALEBİ
UCM Savcılığı, 20 Mayıs 2024'te katil Netanyahu ve katil Gallant'ın 8 Ekim 2023'ten bu yana Filistin topraklarında savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işlediklerine dair makul gerekçeler bulunduğu için UCM Ön Dava Dairesinden tutuklama kararı vermesini talep etmişti. UCM, Netanyahu ve Galant’a tutuklama kararı çıkardığını açıkladı.
TUTUKLAMA KARARININ UYGULANMASI NASIL OLACAK?
UCM'nin çıkardığı tutuklama emirlerinin uygulanması, Roma Statüsü'nün 86. ve 87. maddeleri gereğince taraf ülkelerin yükümlülüğünde bulunuyor. Statünün 89. maddesi uyarınca katil Netanyahu ve Gallant'ın, UCM'ye taraf herhangi bir ülkeye seyahati durumunda, o ülkenin yetkili makamlarının kendilerini tutuklayıp Lahey'deki mahkemeye teslim etmesi gerekiyor.
Bununla birlikte tutuklama emirleri, şüphelilerin seyahat özgürlüğünü pratikte kısıtlıyor. Katil Netanyahu ve Gallant'ın Kanada, Avustralya, İngiltere, Fransa, Almanya, Hollanda, Belçika, İsveç gibi ülkelerin yer aldığı ve çoğunluğu Avrupa Birliği, Afrika ve Asya ülkelerinden oluşan UCM'ye üye 124 ülkeye seyahat etmekten kaçınmak zorunda kalacağı belirtiliyor. (AA)
HAMAS’tan UCM açıklaması:
NETANYAHU KARARI
TARİHSEL EMSAL TEŞKİL EDİYOR
HABER MERKEZİ - HAMAS, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin işgalci siyonistler Benjamin Netanyahu ve Yoav Galant hakkında savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar nedeniyle tutuklama emri çıkarmasını memnuniyetle karşıladı.
Hareket, yaptığı açıklamada, UCM'nin Netanyahu ve Galant hakkındaki tutuklama kararı öncesi siyonist savaş suçlarının suç ortağı olan ABD yönetiminin, mahkemeyi ve yargıçlarını terörize ederek ve işgali Gazze Şeridi'ndeki sürekli suçlarından sorumlu tutma görevini yerine getirmekten caydırmaya çalışarak aylarca bozmaya çalıştığına dikkat çekti.
76 YILLIK FAŞİST İŞGAL
HAMAS, Bunlara rağmen atılan bu adımın; önemli bir tarihsel emsal teşkil ettiğini ve Filistin halkına yönelik uzun bir tarihsel adaletsizlik yolunun ve 76 yıllık faşist işgal sırasında maruz kaldığı ihlallere kuşkuyla göz yumma durumunun bir düzeltmesi olduğunu bildirdi.
Hareket, Uluslararası Ceza Mahkemesi'ni, Filistin halkının kanını döken ve onlara karşı modern tarihin en büyük cinayetlerini, terörizmini ve açlığını uygulayan işgalin tüm suçlu liderlerini, bakanlarını ve faşist subaylarını hedef alması çağırısında bulundu.
HAMAS ayrıca dünyanın dört bir yanındaki tüm ülkeleri, siyonist savaş suçluları Netanyahu ve Galant'ın getirilmesi için mahkemeyle işbirliği yapmaya ve Gazze Şeridi'ndeki silahsız sivillere yönelik soykırım suçlarını durdurmak için derhal harekete geçmeye çağırdı. (İLKHA)
HAMAS Üyesi İzzet El-Rişk:
AMERİKA YALNIZ KALMIŞTIR
HABER MERKEZİ - HAMAS Siyasi Büro Üyesi İzzet El-Rişk, "Ceza Mahkemesinin kararı, adalet değerlerine ve insanlığın korunmasına saygıyı yeniden tesis etmektedir ve buna karşı çıkan herkes Gazze'deki soykırımın inkarcısıdır." dedi.
ABD'nin yalnızlaştığına vurgu yapan El-Rişk, Güvenlik Konseyi'nin savaşı durdurma kararına karşı tek başına olduğu gibi, Ceza Mahkemesi'ne karşı da tek başına kaldığını söyledi.
El-Rişk, "Ceza Mahkemesinin kararı, adalet değerlerine ve insanlığın korunmasına saygıyı yeniden tesis etmektedir ve buna karşı çıkan herkes Gazze'deki soykırımın inkarcısıdır. Amerika yalnız kalmıştır. Güvenlik Konseyi'nin savaşı durdurma kararına karşı tek başına olduğu gibi, Ceza Mahkemesi'ne karşı da tek başına durmaktadır. Amerika'nın ICC kararına karşı çıkması, güç kullanma kibrini ve uluslararası insancıl hukuka saygı göstermemeyi ifade etmektedir. Amerika'nın Siyonist savaş suçlularını savunması, soykırım suçlarının tam ortağı olarak kendisinin savunmasıdır. Tüm ülkeleri, savaş suçluları Netanyahu ve Gallant'ın getirilmesi ve yargılamadan kaçmalarının engellenmesi konusunda mahkemeyle işbirliği yapmaya çağırıyoruz. (İLKHA)
Soykırımcı Netanyahu ile Gallant'ın
TUTUKLANMASI KARARI İÇİN
HANGİ ÜLKE NE DEDİ?
HABER MERKEZİ - Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin soykırımcı Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri çıkarması olumlu karşılandı. Bazı ülkeler, katil Netanyahu'yu sınırı geçtiği anda tutuklayacaklarını açıkladı. İşgalci israil hükümetinin en büyük destekçisi ABD ise kararı eleştirdi.
Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin katil Netanyahu ve Gallant hakkında çıkardığı tutuklama emri kararına dünya da sessiz kalmadı. İşte dünya ülkelerinin karara verdiği tepkiler...
ABD
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü: Amerika Birleşik Devletleri, israilli üst düzey yetkililer için tutuklama emri çıkartma kararını temelden reddetmektedir. Savcının tutuklama emirleri arayışındaki aceleciliği ve bu duruma yol açan rahatsız edici süreç hataları konusunda derin endişe duyuyoruz.
Başkan seçilen Trump'ın yakın müttefiki Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham: Mahkeme tehlikeli bir şaka. Senato'nun bu sorumsuzluğa karşı harekete geçip yaptırım uygulama zamanı geldi.
UCM'nin Netanyahu ve Gallant hakkında tutuklama emri çıkarmasını kabul etmediklerini belirten Pentagon Sözcü Yardımcısı Sabrina Singh, "Savcıların tutuklama emri çıkarmak için acele etmesinden endişe duymaya devam ediyoruz" diye konuştu.
KANADA
Kanada Başbakanı Justin Trudeau, "Herkesin uluslararası hukuka uyması gerçekten önemli," dedi ve Kanada'nın uluslararası mahkemelerin kararlarına uyacağını ekledi.
AB
Avrupa Birliği Yüksek Temsilcisi Dış Politika Başkanı Josep Borrell, katil Netanyahu ve Gallant için tutuklama emirlerinin siyasi olmadığını ve mahkeme kararının saygı duyulup uygulanması gerektiğini söyledi.
Hollanda Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp, parlamentoya "Hollanda, UCM'nin bağımsızlığına açıkça saygı duyuyor," dedi ve ekledi: "Gereksiz temaslara girmeyeceğiz ve tutuklama emirlerine göre hareket edeceğiz. Roma Statüsü'ne tamamen uyuyoruz."
Fransa Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Christophe Lemoine, Fransa'nın emirler konusundaki tepkisinin "UCM statüleriyle uyumlu" olacağını söyledi ancak Netanyahu ve Gallant'ın ülkeye gelmesi durumunda tutuklanıp tutuklanmayacağını söylemekten kaçınarak "Bu hukuki olarak karmaşık bir konu" dedi.
İngiltere, Başbakan Keir Starmer'ın sözcüsü tarafından yapılan açıklamada UCM'nin bağımsızlığına saygı duyduğu belirtildi ancak emirlerin yerine getirilip getirilmeyeceği konusuna değinilmedi.
İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, Roma'nın kararı nasıl yorumlayacaklarını müttefikleriyle birlikte değerlendireceğini ve birlikte hareket edeceklerini söyledi. "UCM'yi destekliyoruz. Mahkeme yasal bir rol oynamalı ve siyasi bir rol oynamamalı" diye ekledi. İtalya Savunma Bakanı Guido Crosetto da "Netanyahu İtalya'ya gelseydi onu tutuklamak zorunda kalırdık" ifadelerini kullandı.
Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide, "UCM'nin görevini dikkatli bir şekilde yerine getirmesi önemlidir. Mahkemenin davayı en yüksek adil yargılama standartlarına göre yürüteceğine güveniyorum" dedi.
İsveç Dışişleri Bakanı Maria Malmer Stenergard, İsveç ve AB'nin "Mahkemenin önemli çalışmalarını desteklediğini ve bağımsızlığını ve bütünlüğünü koruduğunu" söyledi. İsveç'teki UCM emirlerinin konularının tutuklanmasına İsveç kolluk kuvvetlerinin karar vereceğini ekledi.
İrlanda Başbakanı Simon Harris, emirleri "son derece önemli bir adım" olarak nitelendirdi ve İrlanda'nın UCM'nin rolüne saygı duyduğunu ve hayati önemdeki çalışmalarını yürütmesine yardımcı olabilecek herkesin bunu "aciliyetle" yapması gerektiğini söyledi.
İsviçre Federal Adalet Ofisi, Roma Statüsü uyarınca UCM ile işbirliği yapmakla yükümlü olduğunu ve bu nedenle katil Netanyahu, Gallant veya Masri İsviçre'ye girerse onları tutuklamak ve mahkemeye iade işlemlerini başlatmak zorunda kalacağını söyledi.
Avusturya Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg, emri anlaşılmaz ve gülünç olarak nitelendirdi ancak Schallenberg'in ofisi, Roma statülerine taraf olan Avusturya'nın UCM tutuklama emirlerini uygulamakla yükümlü olduğunu da belirtti.