Mehmet Aslan

Siyonist rejimin 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda şehid sayısı 43 bin 764'e, yaralı sayısı da 103 bin 490'a yükseldi. Soykırımın başladığı tarihten bu yana Türkiye'nin birçok ilinde cumartesi günü "Sessiz Yürüyüş" düzenleyen hekimler ve sağlık çalışanlarının eylemleri 53'üncü haftaya girdi. Malatya'da, Eski İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde bir araya gelinerek yapılan yürüyüş, Kernek Karagözlüler Camii bahçesine kadar devam etti. Burada kitle adına basın açıklamasını İnönü Üniversitesi Türkçe Öğretmenliği 4. sınıf öğrencisi Fatih Ezberci okudu. Gazze halkına, hekimlere ve sağlık çalışanlarına selam göndererek açıklamasına başlayan Ezberci, "Bugün 16 Kasım 2024. Tam bir sene evvel Şifa Hastanesi'ne barbar israil ordusu tarafından hava bombardımanı düzenlenmiş ve hastane abluka altına alınmıştı. Şifa Hastanesi saldırısının birinci yıldönümünde, sessiz yürüyüşümüzün 53. haftasında 'Zulme Karşı Duran Doktorlar Girişimi' ile beraber dünyanın dört bir yanındaki uluslararası hekim topluluklarıyla ortak bir şekilde hazırlanan bildirimizi okumak için toplanmış bulunuyoruz" dedi.

"SAHADAN GELEN BİLGİLER DEHŞET VERİCİ"

Gazze'deki sağlık krizini büyük bir endişe ile takip ettiklerini belirten Ezberci, sahada çalışan gazetecilerden, Gazzeli meslektaşlarından ve insani yardım kuruluşlarından gelen bilgilerin durumunun dehşet verici olduğunu gösterdiğini ifade etti. Gazze’deki ablukanın insani yardım girişini engellediğini ve kasten organize edilmiş bir kıtlığa sebep olduğuna dikkat çeken Ezberci, "Şu anda nüfusun yüzde 96'sı artan gıda güvencesizliği ile karşı karşıyadır. Şu ana kadar 42'si çocuk olmak üzere yaklaşık 100 kişinin yetersiz beslenemeden dolayı öldüğü tahmin edilmektedir." ifadelerini kullandı.

"YÜZDE 90'I SİVİL OLMAK ÜZERE 50 BİNDEN FAZLA İNSAN ŞEHİD EDİLDİ"

Ezberci, "Gazze'nin her yerinde; insansız hava araçlarıyla, keskin nişancılarla, hava ve kara bombardımanıyla; çocuklara, kadınlara ve erkeklere yönelik katliamlara tanık olmaktayız. Yüzde 90'ı sivil olmak üzere 50 binden fazla insan israil saldırılarında öldürüldü. Yerleşim alanlarının kasıtlı olarak tahrip edildiğine şahit olduk. 400 günü aşkındır evlerinden sürülen, güvencesiz koşullar altında yaşamaya zorlanan insanlar görmekteyiz" dedi.

"NÜFUSUN YÜZDE 90'I YERİNDEN EDİLDİ"

Ezberci, "Birçok bölgede tahliye emirlerine tanık olmaktayız ve bu durum nüfusun yüzde 90'ının yerinden edildiği Gazze Şeridi'nde göç akışlarına neden olmuştur. Bu bağlamda soykırım savaşının sonuçlarının önlenmesi ve iyileştirilmesinde; sağlık sisteminin, hastanelerin ve sağlık profesyonellerinin rolü önem arz etmektedir." ifadelerine yer verdi.

"1015 SAĞLIK ÇALIŞANI ŞEHİD EDİLDİ, 300'Ü GÖZALTINA ALINDI VE 23 KİŞİ İSE HALA KAYIP!"

Gazze'deki sağlık sisteminin kasıtlı olarak yok edildiğini belirten Ezberci, yasadışı ablukanın tıbbi ekipman ve ilaçların tedarikini etkilediğini ve uluslararası tıbbi ekiplerin erişimini engellediğini söyledi. Sağlık hizmeti veren yapıların yüzde 89'unun çalışamaz hale getirildiğini, 1015 sağlık çalışanının şehid edildiğini, 300'ünün gözaltına alındığını, 5'inin gözaltında iken şehid edildiğini ve 23 kişinin ise hala kayıp olduğuna dikkat çekti.

"BU UYARILAR DİKKATE ALINANA KADAR EYLEMLERİMİZE DEVAM EDECEĞİZ"

Sağlık çalışanları ve sağlığı koruyanlar olarak değerlerinin teknik becerileri kadar kendileri için önemli olduğuna vurgu yapan Ezberci, "Bu soykırıma seyirci kalamayız! Bu nedenle dünyanın her yerinden seslerimizi, sivillerin hedef alınmadığı güvenli koşullarda çalışabilmeyi talep eden Gazzeli meslektaşlarımızın sesleriyle birleştiriyoruz. Bir yılı aşkın süredir uyarıyoruz ve bu uyarılar dikkate alınana kadar eylemlerimize devam edeceğiz" dedi.

"ACİL BİR ŞEKİLDE KALICI ATEŞKES SAĞLANSIN GAZZE'DEKİ ABLUKA KALDIRILSIN!"

Ezberci, uluslararası toplumu ve ilgili yönetimleri Gazze halkının karşılaştığı tehlikeler ile ilgili uyararak, acil bir şekilde kalıcı ateşkes sağlanmasını, Gazze’deki ablukanın kaldırılmasını, insani ve tıbbi yardımların Gazze'ye girişinin sağlanmasını ve sağlık tesislerinin korunup yeniden inşa edilmesini talep etti. Ezberci, "Bizler tüm toplumların üzerine düşen görevi yapacağına inanıyor, herkesi bu apaçık zulme karşı elinden ve dilinden geleni yapmaya ve boykota davet ediyoruz. Kanıksamayacağız! Normalleştirmeyeceğiz! Sabırla ve azimle, zulme karşı duranlar olacağız!" diyerek açıklamayı sonlandırdı. (İLKHA)

Sağlık çalışanları, Gazze'ye "tıbbi koridor" açılması talebiyle yürüdü

Ankara'da bazı sağlık çalışanları, Gazze'ye "tıbbi koridor" açılması talebiyle yürüyüş yaptı.

Ankara

Uluslararası Sağlık İnisiyatifince düzenlenen, Ankara Filistin Dayanışma Platformunun (ANFİDAP) destek verdiği programda, çeşitli şehirlerden gelen sağlık çalışanları, Ankara İl Sağlık Müdürlüğünden Etlik Şehir Hastanesi önüne yürüdü. Yürüyüş boyunca, "Seyirci değiliz, sağlıkçıyız", "Soykırıma sessiz kalmayacağız" ve "Gazze'ye tıbbi koridor" sloganları atıldı, "Tıbbi koridorumuzu açın, biz hazırız", "Gazze'ye sağlık koridoru" ve "Gazze'de insanlar değil, insanlık katlediliyor" yazılı pankartlar taşındı. Bazı sağlık çalışanları da ellerinde taşıdıkları kanlı kefenlere sarılmış temsili bebeklerle, Gazze'de yaşanan katliamlara dikkati çekti. Yürüyüşte, Arapça, İngilizce ve Türkçe olarak basın açıklaması yapıldı.

"SOYKIRIMA MÜDAHALE, ULUSLARARASI CAMİANIN YASAL VE AHLAKİ YÜKÜMLÜLÜĞÜDÜR"

Türkçe basın açıklamasını Uluslararası Sağlık İnisiyatifinden doktor Hüseyin Durmaz yaptı. Durmaz, Gazze'de yaşananlara karşı yalnızca üzülmek ve çaresizce izlemenin yetmeyeceğini, harekete geçilmesi gerektiğini söyledi. Gazze'deki soykırıma müdahale etmenin, uluslararası camianın bir tercihi değil, yasal ve ahlaki bir yükümlülüğü olduğunu dile getiren Durmaz, şöyle devam etti: "Ataları birlikte şehit olan bu toprakların, tarihi, vicdani, insani sorumluluğu gereği bu vazifeyi üstlenmesini istiyoruz. Bu yüzden Türkiye Büyük Millet Meclisine sesleniyoruz, acil koduyla Gazze özel oturumu düzenlensin ve uluslararası hukukun bu yükümlülüğünü yerine getireceğini, bu sebeple Gazze için tıbbi ve insani yardım koalisyonu kuracaklarını tüm dünyaya deklare etmelerini istiyoruz."

“ONURUMUZU, KİMLİĞİMİZİ TEMSİL EDEN BEYAZ ÖNLÜKLERİMİZİ ÇIKARIYORUZ…”

Böyle bir koalisyon karşısında ne ABD'nin ne de İsrail'in durabileceğini belirten Durmaz, "Gazze halkının insanlık onurunu koruma sorumluluğu, hepimizin ortak görevidir. Kararlılığımızı vurgulamak, artık bıçağın kemiğe dayandığını ifade etmek ve bu somut adımdan başka da hiçbir şeyi kabul etmediğimizi ifade etmek için bir mesaj vermek istiyoruz. Onurumuzu, kimliğimizi temsil eden beyaz önlüklerimizi çıkarıyoruz. Tıbbi koridor açılıp, koalisyon kurulup müdahale edilene kadar bir daha önlüğümüzü giymeyeceğiz." dedi. Durmaz'ın yaptığı çağrının ardından, yürüyüşe katılan doktor, hemşire ve diğer sağlık çalışanları, giydikleri beyaz önlükleri çıkardı.

GAZZE'DEKİ SAĞLIKÇILAR TOPRAKLARINI TERK ETMEYECEK

Gazze Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü Doktor Munir el-Burş da Gazze'den canlı yayınla gerçekleştirilen bağlantıyla katılımcılara hitap etti. Sağlıkçılar olarak Allah'a yemin ettiklerini ve topraklarını terk etmeyeceklerini vurgulayan Burş, yaşanan soykırımda sağlıkçıların tutuklandığını ve işkence altında şehit edildiklerini anlattı. Artık somut adım atılması gerektiğini dile getiren Burş, kendilerinin yalnız bırakılmamasını ve herkesin elinden geleni yapmasını istedi. Program, okunan şiirler ve yapılan duayla sona erdi. (AA)

Gazze'deki katliamlar İstanbul'da "sesli eylem"le protesto edildi

Open Rafah grubu üyeleri, İsrail'in Gazze'deki katliamlarına karşı sessizliği bozmak amacıyla Fatih'te "sesli eylem" düzenledi.

İstanbul

Beyazıt Meydanı'nda toplanan grup, "Uluslararası Filistin Barış Gücü Kurulsun" yazılı pankart açarak, ellerindeki Türk ve Filistin bayraklarıyla yürüyüşe geçti. Davul, zil, düdük ve ıslık çalan gruptakiler, İsrail ve ABD aleyhine sloganlar atarak Eminönü Meydanı'na yürüdü. Burada Filistinli şehit ve yaralılar için dua edildi. Grup, terör örgütü israil'in düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden Hamas Siyasi Büro Başkanı Yahya Sinvar'ın vasiyetinin okunmasının ardından dağıldı.