Doğu Araştırmaları Enstitüsü Doğu Tarihi Bölüm Başkanı Alexander Vasiliev, Rusya Bilimler Akademisi, "Türklerin atalarının evi Gorno-Altay" adlı uluslararası konferans çerçevesinde TASS'a bilgi verdi.

Vasiliev, "Bu türde yaklaşık 120 yazıtımız var. Bazıları okunur durumda bazılarının okunması ise oldukça zor. Bu bağlamda, bilim camiasının bunları deşifre etmek, okumak ve bilimsel dolaşıma sokmak için yapması gereken çok iş var." dedi.

Türk yazıtların en eskilerinin 6-7. yüzyıllarda olduğunu, bu yazıtların en parlak döneminin ise MS 7-10. yüzyıllar olduğunu aktaran Vasiliev, "Bu yazının oldukça yaygın olduğuna inanılıyor. Moğol devleti tarih sahnesine girdiğinde ve dikey Moğol yazısı ortaya çıktığında kaybolmaya başlıyor." ifadelerini kullandı.

Bilim insanlarının, bu yazıtları İran ve Fin-Ugor dillerine dayanarak çözümlemeye çalıştığını ancak bu çalışmaların başarısızlıkla sonuçlandığını ifade eden Vasiliev, “Büyük olasılıkla Türk dillerinden biri çözecek. Ancak bunların hangi dil temelinde çözüleceği henüz belli değil: Daha eski ve en fazla sayıda dili koruyan Çuvaşça temelinde Arkaik unsurlar veya Kıpçak şubesine ait diller temelinde olabilir." dedi.

Birinci Uluslararası Bilimsel ve Uygulamalı Konferans "Gorno-Altay - Türklerin atalarının evi. Türk medeniyetinin köken tarihi üzerine" 8 ve 9 Ekim tarihlerinde Altay Cumhuriyeti'nin Manzherok'unda gerçekleşiyor. Etkinlikte Türk halklarının tarihi, Slavlarla etkileşimi, kültür ve yazı hakkında bir dizi bilimsel tartışma yer alacak. (İLKHA)