Müslümanların İhtiyacı
Bu ihtilafları veya mezhep nispetinde olan ayrılıkları, Bir Bölgeye veya Ülkeye bağlamak haksızlık olduğu gibi büyük bir yanlış ve kendi içine dönük büyük bir zarardır.
Allah(CC)’ın adıyla. Allah(CC)’a hamd, Hz. Muhammed(SAV)’e ve O’nun yolundan gidenlere selam olsun. Birlik: bir bütünü, kuvveti, itibarı ve yükselmeyi öne süren bir davranış olup aynı ilişkiler ve görüşleri barındıranların yapması zaruri bir ihtiyaç ve yarar olan bir birleşmedir. Günümüz Dünya’sında ‘‘Kafirler tek millettir.’’ Hadis-i Şerif’i Günümüzde gün gibi doğruluğunu göstermektedir.İslam’a karşı savaşan; inkar eden topluluklar, bir nevi tabiri caizse, Orta doğu’yu sahipsiz bir Pasta nispetinde görüp birleşip paylaşmaya çalışmaktadırlar. Ve Pastanın asıl sahipleri ; ihtilaflar, mezhepler v.b bunun yanında önemsiz kalan şeylere kafayı takıp, sorumluluklarını yerine getirmemektedirler. Bu ihtilafları veya mezhep nispetinde olan ayrılıkları, Bir Bölgeye veya Ülkeye bağlamak haksızlık olduğu gibi büyük bir yanlış ve kendi içine dönük büyük bir zarardır. Bunu Dünya Müslümanları arasındaki tüm ihtilaflar için düşünmek lazım. Dünya’daki tüm Müslümanlar, Allah(CC)’ın Kelam(Kur’an- Kerim)’ını rehber, Hz. Muhammed(SAV)’İ önder ve örnek kabul ettiği gibi yaşantılarında uygulayıp ihtilafların hepsinden arınsaydı, Allah(CC)’ın izniyle Şuan ki Bangladeş; Myanmar, Irak, Suriye, Mısır, Filistin... Ve hala ne yazık ki! Rahatlıkla çoğaltabileceğimiz, İşgaller, katliamlar v.b yaşanmazdı ve hala yaşanıyor olmazdı. Ama biz kendi içimizde bile bu ihtilaf Havuzun’da yüzerken, nasıl kardeşlerimize yardımcı olabiliriz? İlk öncelikle bu Havuz’dan çıkmak lazım. Biz kendi içimizdeki bu ihtilaflarla uğraşırken, yukarda tabir edilen Pasta günden güne azalmaktadır. Ey Müslümanlar, yararları gün gibi ortadayken ve Allah(CC) bize Kendi Kelam’ında ‘‘İpim(Kur’am- Kerim’ e, Resul’ümün yoluna)’e sarılın ayrılığa düşmeyin.’’/Al-i İmran Suresi 103. Ayet/ demesine karşın, bizi bu birleşmeden alı koyan nedir?; Kimdir?, Kimlerdir?, Neden? Sorularını kendimize hakkı gibi sorup tefekkür neticesinde, bu ihtilaflara hala devam edebilecekmiyiz? Ve Bediüzzaman(RA) tabiriyle,’’ Kardeşlerimizin büyük bir Dağ nispetinde olan güzelliğini, küçük bir Çakıl taşı nispetinde olan kötülüğüyle değiştirmek.’’ ne kadar mantıklı ve zarar hiç düşündük mü? Varsayalım ki bu ihtilafımız değer nispetinde olsun, Dünya’daki müslümanlar bu durumdayken, bu Müslüman kardeşimizle yaptığımız ihtilaf ne kadar doğru? Hadis-i Şerif’te ‘‘Müslüman insan uyanık olur. Bir delikten iki defa ısırılmaz.’’ denmesine karşın, biz aynı kişilerin oyununa kanıp daha kaç defa ısırılıp ayrılığa düşürüleceğiz?.. Atalarımızın tabiriyle,’’ Birlikten kuvvet doğar.’’, ‘‘Gelin bir olalım diri olalım.’’ sözlerine bir kulak verelim. İnanır mısınız ki? Türkiye’de dış devletlerin ajanları veya bu ajanların uşakları, aşırı derecede fazla bir şekilde Ülkemiz’de bulunup hepsinin amacıda aynı olup müslümanların birleşmesini engellemek, Ülkeyi zayıflatıp, yakıp yıkmak, isteyip Allah(CC) korusun, Ülkemiz’i hatta bütün İslam Coğrafya’sını, bir Irak veya Suriye durumuna getirip istifade etmek istemektedirler. Bu ihtilaf neticesinde ki ayrılığımız, İslam düşmanlarına aşırı derecede yarar sağlarken, bizlere aşırı derecede zarar vermektedir. Buna izin mi vereceğiz. Yoksa Rabb’imizin sözlerine kulak verip İpi’nemi sarılacağız? Şüphesiz ki en yararlı olan yol, Allah(CC)’ın İpi’ne sarılıp bu İpi bırakın diyen, müslüman kardeşlerimizi katleden, kafirlerin oyununa gelmemek. Çünkü Allah(CC)’ın Kelam’ında buyurduğu gibi, Ancak onların dinine girmemiz onları razı eder.(Bakara Suresi 120. Ayet) Allah(CC)’ın İpi’ne Hakkı gibi sarılmak temennisiyle.
Mehmet Öztürk / Antalya - Yaş: 20