DİYARBAKIR - Türkiye'nin farklı bölgelerindeki Üniversitelerden, başta İstanbul, Ankara, Marmara, Gazi, Maltepe, Erciyes, Selçuk Üniversitesi olmak üzere 30'u aşkın üniversiteden toplam 92 akademisyenin katıldığı '1.Uluslararası Siyasal İletişim Demokrasi ve Yeni Süreçler' konulu sempozyum Dicle Üniversitesi'nde başladı.

Kongre merkezinde düzenlenen ve Diyarbakır'da siyasal iletişimin her açıdan ele alınacağı sempozyuma Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ayşegül Jale Saraç, Üniversite Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay, dekanlar ve yanı sıra Türkiye'nin çeşitli üniversitelerinden çok sayıda akademisyen katıldı.

Açılış konuşmasında, bu sempozyum için gelirken Tercüman-ı Ahval Sergisini de burada sergilemeyi amaçladıklarını ifade eden İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Suat Gezgin, ancak resimlerin karışması sebebi ile yanlışlıkla Osmanlı döneminde etnik grupların İstanbul'da yayınlamış olduğu gazetelerin orijinallerinden meydana gelen sergi materyallerinin buraya geldiğini söyledi.

Diyarbakır'a yanlışlıkla da olsa böyle bir serginin gelmiş olmasının isabetli olduğunu belirten Gezgin, "Çok farklı milletten, din ve mezhepten olan halkları çatısı altında barındıran Osmanlı Devleti, yüz yıllar boyunca hâkimiyeti altında yaşayan bu halkların, milli kültürleri, din ve dilleri özgürce yaşanabilmeleri konusunda itinalı davranmış. Ulusal ve uluslararası sahalarda yaşayan, yaşanılan şartlar ne olursa olsun halkın kendisini ifade etme aracı olan ve kültürün devamlılığının sağlanmasında çok önemli bir rolü olan basın sahasında da bu rahat tavrını sürdürmüştür" dedi.

Kürsüde söz alan Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ayşegül Jale Saraç, 33 medeniyete ev sahipliği yapmış Diyarbakır'ın, bir kültür şehri olduğunu belirtti. İpekçilik, gül yetiştiriciliği, çinicilik, bakırcılık ve pek çok alandaki değerleri ile zamanın gözde şehirlerinden bir olduğunu dile getiren Rektör Saraç, Diyarbakır'ın dinler arası hoşgörünün hâkim olduğu bir şehir olduğuna dikkat çekti.

Siyasetin, bölge ile ilişkili olduğu bir dönemde böyle bir sempozyumun düzenlenmiş olmasının anlamlı olduğunu söyleyen Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay, emeği geçenleri tebrik etti. Türkiye'nin birçok yerinde olduğu gibi Diyarbakır'da da basın ilan kurumunun olduğunu kaydeden Atalay Diyarbakır yerel basınının gün geçtikçe güçlendiğini ifade etti.

Açılış konuşmalarının ardından moderatörlüğünü Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı, aynı zamanda Dicle Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sabri Eyigün yaptı. İlk oturuma İstanbul Gelişim Üniversitesi'nden Prof. Dr. Aysel Aziz, Haliç Üniversitesi'nden Prof. Dr. Osman Özsoy, Ankara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Oya Tokgöz ve Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Cengiz Anık konuşmacı olarak katıldı.

Dicle Üniversitesi İletişim Fakültesi'nin öğrenci almaya başlamadan böyle bir sempozyum düzenlemesini takdir eden Prof. Dr. Aysel Aziz, konuşmasına siyasal iletişimin tanımını yapmakla başladı.

Siyasal iletişimin, ana kaynağının siyasal aktörler olduğunu belirten Aziz, "Diyarbakır, özellikle son bir yılda siyasal aktörlerin görüldüğü bir alan olmuştur" şeklinde konuştu.

Siyasal iletişimin, pek çok alanla ilgili olduğuna dikkat çeken Prof. Aziz, siyasal aktörlerin, bu alanlardan en az bir kaçı ile ilgilenmek zorunda olduğunu belirtti. Değişim sürecinde siyasal iletişim olgularından söz eden Aziz, yeni süreçte siyasal iletişimi değerlendirerek, 2 binli yıllarla birlikte siyasal aktörlerin yeni iletişim teknolojilerinden sosyal medyayı yoğun olarak kullanmaya başladıklarını ifade etti.

'Seçmen davranışlarında algının yeri ve konunun toplumsal değişkenler açısından incelenmesi" konulu sunum veren Prof. Dr. Osman Özsoy, siyasal algı yönetiminin önemini Barack Obama'nın seçildiği seçim süreci örneği ile açıkladı.

Algıları, sosyal medyanın yönettiğinin altını çizen Özsoy, Amerika'nın tüm düşünce olgularını Hollywood'un yönettiğini vurguladı.

'Siyasal iletişimin tarihçesi' konulu konuşması ile söz alan Prof. Dr. Oya Tokgöz, insanın yerleşik düzene geçtiğinden beri siyasal iletişimin var olduğunu söyledi. Siyasetin, güç ve iktidar ilişkisinden oluştuğunu dile getiren Tokgöz, medyanın, siyasetin içine girerken, eğlenceyi de içine almaya başladığını belitti.
İlk oturumun son konuşmacısı olarak söz alan Prof. Dr. Cengiz Anık ise 'Siyasal iletişimin kuramsal boyutlarına ilişkin bir tasnif denemesi' konulu konuşması ile kürsüde yer aldı.

'Siyasal İletişim Sempozyumu', farklı konuların ele alınacağı oturumlar ile üç gün sürecek.(Hüseyin Yalçın/Hamza Adiyaman - İLKHA)