BİNGÖL - Bingöl Sosyal Kültürel ve Ekonomik Kalkınma Derneği (BİN-DER) Başkanı Doğan Karasu, yaptığı yazılı basın açıklamasıyla eğitim standartlarının yükseltilerek dershanelerin kademeli olarak kapatılması gerektiğini söyledi.


Dershane ve okulların aynı eğitimi verdiklerini söyleyen Karasu, aynı işi 2 kurumun birden yapmasının tartışılması gerektiğini dile getirdi.


Dershane ve okuma salonları eğitim sisteminin urlarıdır
Bu konuda çıkan tartışmaların ideolojik boyutlara taşındığına dikkat çeken Karasu, "Dershanelerin ve Okuma Salonları'nın kademeli bir şekilde kapatılacağı hazırlıkları basına yansıyınca dershane sahipleri ve savunucuları ile hükümet ve taraftarları arasında tartışmalar başladı. Eğitim gerçeğinden çok ideolojik paradigmalar tartışılıyor. Oysa dershaneler ile okullar aynı eğitimi veriyor, aynı işin iki ayrı kurum tarafından aynı anda verilmesi tartışılmalıdır. Fizik, geometri, edebiyat, felsefe konularının hem okulda hem de paralı bir şekilde dershanelerde verilmesinin izahı yoktur. Ya okulları kapatacağız veya dershaneleri. Devlet öğrencileri özel eğitim kurumlarına mecbur etmeyecek şekilde eğitim-öğretim standardını yükseltmelidir. Özel dershane ve okuma salonlarını sürece yaymayacak biçimde kapatmalıdır. Dershane ve okuma salonları eğitim sisteminin urlarıdır. Dershanelerin fırsat eşitliğini sağladığı iddiası haksızlıktır, gerçeği yansıtmamaktadır." ifadelerini kullandı.
Açıklamasının devamında Bingöl'deki tarım sorununa da değinen Karasu, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ı da sert bir dille eleştirdi.



Bingöl Ovası'ndaki talana neden sessiz kalıyor?
Bingöl ovasının betonlaştırıldığını söyleyen Karasu, "Sayın Cevdet Yılmaz Bingöl'deki bir toplantıda: 'Tarım sektörü sadece geçmişin değil, geleceğin de sektörüdür. Aslında tarım sektörü de bir sanayidir, bugün dünyada tarım sanayi olarak anılıyor, dünyada en ileri sektörlerden biri haline gelmiş durumdadır. Gerçekten tarım alanında ne yapsak azdır. Bu bölgede en önemli sektör tarım sektörüdür' demiştir. Sayın Cevdet Yılmaz Bingöl Milletvekili olduğunu, Bingöl'ün Doğu Anadolu'da olduğunu, Doğu Anadolu'nun Türkiye'nin bir bölgesi olduğunu unutmuştur. Tarımın Bingöl için önemli olduğunu itiraf ettiğine göre Bingöl Ovası için neler düşündüğünü açıklamalıdır. Tarım arazimiz yüzölçümümüzün yüzde 8'ine tekabül ediyor. Tarımı önemsediğine göre Bingöl Ovası'ndaki talana neden sessiz kalıyor? Dünyada tarım alanları korunurken, tarım dışı kalan alanlar ıslah edilerek tarıma kazandırılırken bizdeki ilgisizliğin sebebi nedir? Bir halı parçası kadar ovamız var. Ova üzerindeki tahribat görmezden geliniyor. Şehrin bütün baskısı ova üzerindedir. Bütün hafriyat, çöp, pislik, zehirli kirli atık ovaya akıyor." diye konuştu.



Cevdet Yılmaz Kenya Kalkınma Bakanı gibi konuşmuştur
"Sayın Cevdet Yılmaz Kenya Kalkınma Bakanı gibi konuşmuştur" diyen Karasu, "Bütün dağlarımızın boş olduğunu, Bingöl Ovası'nın aşama aşama betonlaştırıldığını görmüyor. Şehrin dağa kaymasını teşvik etmeli, ovaya bir tek yapıya müsaade etmemeliydi. Çevre Yolu Bingöl Ovasını ikiye bölüyor, Çevre Yolu Sulama Kanalına kaydırılırsa ovanın önemli bir kısmı kurtarılır uyarısını defalarca yapmıştık. Şehir ovaya doğru kayıyor, ova imara açılmış Sayın Cevdet Yılmaz tarımın öneminden söz ediyor. Tarımı çatılarda mı yapacağız? Şehrin, yapıların ovada işi ne? Neden Çevre Yolu'nu daha ekonomik olacak güzergâha çekip tarım alanlarını korumuyoruz? Sayın Cevdet Yılmaz'ın Bingöl Ovasıyla ilgili referansı lüks salonlar olmamalı. Bingöl Ovasını gezsin, yıpranan ayakkabı ve elbisesinin giderini Bingöl'ün selameti için biz karşılarız." dedi. (M. Salih Gönül İLKHA)