HAMAS'ın, dünyanın çeşitli bölgelerindeki Müslümanları ve insan hakları savunucularını, 23 Ağustos Cuma günü gösteri yapma çağrısında bulunması üzerine Mersin Peygamber Sevdalıları Ulu Camii'de halkın yoğun katılımıyla basın açıklaması düzenledi. 

Peygamber Sevdalıları Mersin Derneği, HAMAS'ın çağrısına destek vermek ve yanlarında olduklarını göstermek amacıyla Ulu Camii'de kılınan Cuma namazının ardından basın açıklaması düzenledi. İsmail Eroğlu'nun Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda, Abdullah Biçer selamlama konuşması gerçekleştirdi.

"GAZZE'DE YAŞANAN SOYKIRIMI
GÖRMEZDEN GELENLERE YAZIKLAR OLSUN"

Basın açıklaması metnini Peygamber Sevdalıları Mersin Derneği adına Murat Solak okudu. Direnişe ve dirilişe selam gönderen Solak, "Gazze'de yaşanan mezalimi ve soykırımı görmezden gelenlere yazıklar olsun! Siyonist işgal rejimine maddi ve manevi destek sağlayanlara yazıklar olsun! Siyonistlerin safında yer alıp ticari, ekonomik ve askeri destek sağlayanlara yazıklar olsun! Mazlumların feryadını işitmeyip zalimlerin safında yer alanlara da yazıklar olsun!" ifadelerini kullandı.

"DEVE KUŞU MİSALİ KAFANIZI KUMA GÖMMEKTEN
VAZGEÇMEYECEK MİSİNİZ?"

İslam coğrafyalarındaki devlet liderlerine seslenen Solak, "Ey İslam coğrafyalarındaki devlet liderleri! Deve kuşu misali kafanızı kuma gömmekten vazgeçmeyecek misiniz? Dünya halkları adil bir düzene ihtiyaç duymaktadır. Gelişen olaylar bölgede ateş çemberini gittikçe genişletmektedir. Yaşananlar büyük bir değişim ve dönüşümün habercisidir. Her yüzyılda bir, devletlerin stratejileri, bölgesel dengeler, yaşanan savaşlar ve önemli olaylar yeni dönemlerin kapısını aralamaktadır. Gazze'de yaşanan vahşet ve soykırım bizlere büyük dersler vermektedir. Gazze'deki zulme sessiz kalındıkça akıp giden zaman bizim için zarar ve ziyan olacaktır. Gazze'de yaşanan mezalime seyirci kaldığımız müddetçe aldığımız her nefesin hesabı çetin ve geleceğimiz karanlık olacaktır. Siyonist mezalime karşı saflarımızı netleştirmek zorundayız. Ya zalimin yanında zilletle köle olmayı ya da mazlumun yanında izzetle özgür olmayı tercih edeceğiz. Devlet liderleri başta olmak üzere uluslararası aktörler ve halklar, siyonist işgale karşı izzet, şeref ve cesaretle mücadele etmekle mükelleftir. Sorumluluklarımızı yerine getirmemenin bedeli elbette ağır olacaktır. İstikbal ve istiklalimiz için siyonist zulme dur demek ile zillet, kölelik ve korkaklığı tercihe sıkışmış bulunmaktayız. Üçüncü bir yol yok. Bu meselede tarafsız kalan bertaraf olur. Halklar olarak kararlıyız, bu zulüm bitecek. Safımız net, duruşumuz diktir. Devletleri, halklar gibi cesur olmaya davet ediyoruz." dedi.

"ABD'NİN VE AVRUPA ÜLKELERİNİN YENİLMEZLİK ALGISI
BİR AVUÇ MÜCAHİT TARAFINDAN KIRILMIŞTIR"

Solak, "10 aydır, siyonistlerin, ABD'nin ve Avrupa ülkelerinin yenilmezlik algısı bir avuç mücahit tarafından kırılmıştır. Orantısız güç kullanılan Gazze soykırımında siviller hedef alınmıştır. Direnişçilere karşı büyük bir acziyet içine giren; ABD, Avrupa ülkeleri ve siyonist işgal rejimi can çekişmektedir. Bir avuç kahraman mücahidin direnişi bizlere bunun müjdesini vermektedir." ifadelerini kullandı.

"DÜNYA HALKLARI GAZZE'NİN DESTANSI MÜCADELESİNİN YANINDA DURMUŞTUR"

Gazze'de yaşanan soykırımın 3. Dünya Savaşı'nı aratmayacak nitelikte olduğunu dile getiren Solak, "Gazze'de yaşanan soykırım 3. Dünya Savaşı'nı aratmayacak nitelikteki 10 ayını geride bırakmış, vahşet aralıksız devam etmektedir. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı'nda kullanılmayan silahlar Gazze'de kullanılmış ve hâlâ kullanılmaktadır. Bir avuç kahraman mücahit, siyonistlerin şahsında ABD'ye Avrupa ülkelerine ve dünya istikbarına karşı savaşmaktadır. Tam 10 aydır devam eden siyonist şer ittifakının soykırım savaşında, dünya halkları Gazze'nin destansı mücadelesinin yanında durmuştur. Halklar Gazze'ye her türlü desteği sağlamakta, siyonist ürünleri boykot etmekte, Gazze'ye yardım göndermektedir. Meydanları dolduran ümmet ve halklar devletlerini harekete geçirme konusunda üzerlerine düşeni yapmaya devam etmektedir." dedi.

"MASUMUN FERYADINDAN HEPİMİZ SORUMLUYUZ"

Solak, "Gazze'de yaşanan mezalim, bir dönemin kapanmasına, başka bir dönemin açılmasına kapı aralamıştır. Gazze'de canı yanan, evi yıkılan, yetim ve öksüz bırakılan her masumun feryadından hepimiz sorumluyuz." şeklinde konuştu.

"GAZZE'DE CAHİLİYE ADETLERİNİ YERLE BİR EDECEK BÜYÜK BİR VAKA YAŞANMAKTADIR"

İslam coğrafyasındaki ayrılıkları yerle bir edecek büyük bir vakanın Gazze'de yaşandığını belirten Solak, "İslam coğrafyasındaki fitne, fesat, ayrılık, tekfircilik, mezhepçilik, ırkçılık, cahiliye adetlerini yerle bir edecek büyük bir vaka yaşanmaktadır. Bu vaka Gazze'dir, Kudüs'tür, Filistin'in her bir karış toprağıdır, mazlumların feryadıdır. Bu vaka ittifak, vahdet ve ittihat için somut adımların atılmasını zorunlu kılmıştır." dedi.

"SİYONİST ŞER İTTİFAKININ DÜNYA DÜZENİNİ DEĞİŞTİRECEK CESUR ADIMLAR ATILMALIDIR"

Solak, "Türkiye başta olmak üzere İslam ülkeleri yaşanan Gazze soykırımından ders ve ibretler çıkarıp kendine gelmelidir. Aralarındaki ihtilafları bir kenara bırakıp bölgesel ittifaklar kurmalıdır. siyonist şer ittifakının dünya düzenini değiştirecek cesur adımlar atılmalıdır." ifadelerini kullandı.

Basın açıklaması, Ferhat Pınar tarafından yapılan duanın ardından sona erdi. (İLKHA)

İşgalcilere tepkiler sürüyor:
CİHADA KATKIDA BULUNMALIYIZ

BATMAN - Soykırımcı siyonist işgal rejiminin Gazze halkına yönelik katliam ve soykırımı devam ederken, bir kez daha meydanlara dökülen duyarlı Batman halkı, siyonist işgalcileri protesto etti. Burada düzenlenen basın açıklamasında, Gazze'deki cihada maddi katkıda bulunulması çağrısı yapıldı.

Batman İslami sivil toplum kuruluşları öncülüğünde bir araya gelen binlerce kişi, siyonist işgal rejiminin Gazze'de Filistinli Müslümanlara yönelik uyguladığı soykırımını tel'in etti. Gülistan Caddesi'nde düzenlenen kitlesel basın açıklamasına; HÜDA PAR Batman Milletvekili Serkan Ramanlı, siyasi parti temsilcileri, STK temsilcileri, alimler, kanaat önderleri ve vatandaşlar katıldı.

Binlerce kişinin katıldığı basın açıklamasında sık sık tekbir getiren vatandaşlar, işgal rejimine yönelik lanet sloganları attı.

Kur'an'ı Kerim tilavetiyle başlayan basın açıklamasında Molla Adnan Aslan Kürtçe bir konuşma yaptı. Ardından STK'lar adına basın açıklamasını okuyan Abdürrahim Demirtaş, Gazze'deki cihada maddi katkıda bulunup her ortamda mücahitleri ve oradaki cihadı gündemde tutmak gerektiğini söyledi.

"SÖZÜN BİTTİĞİ YER ARTIK NERESİ BİLEMİYORUZ"

Gazze'deki soykırım nedeniyle söyleyecek söz dahi bulamadıklarını belirten Demirtaş, "Artık sözün bittiği yer kelimesini kullanmayacağız; Sözün bittiği yer artık neresi bilemiyoruz.  Küçücük şehitlerin naaşlarının parçalarının duvardan kazıyarak bir torbaya konması mı? Gözleri açık giden bir yaşındaki yavrunun gözlerindeki buğu mu? Bir sokak köpeğinin ağzındaki minik şehidin boynunun büküklüğü mü Sözün bittiği yer? Yoksa öldürecek bebek bulamadığım için 12 yaşında bir çocuk öldürdüm diyen israilli bir itin sözleri mi? Cezaevlerinde her türlü işkenceye ve tecavüze uğrayan mazlumların feryadı mı? Buyurun siz söyleyin hangisi sözün bittiği yer? Artık bıçak kemiğe dayandı da demeyeceğiz. Çünkü gördük ki bıçağın dayanacağı bir kemiğimiz de yok, bu bıçağı durduracak bir izzetimiz de yok." dedi.

"CANIMIZI ACITACAK KADAR BU CİHADA MADDİ KATKIDA BULUNMALIYIZ"

Tüm İslam âlimlerinin Gazze'ye desteğin farz-ı ayn olduğunu belirttiği bu ortamda Müslümanların vazifesinin devam etmesi gerektiğini vurgulayan Demirtaş, "Canımızı acıtacak kadar bu cihada maddi katkıda bulunmalıyız. Paramızdan arttırdıklarımızla değil, kendimizden kıstıklarımızla yapmalıyız bu vazifeyi. Ne diyordu Filistinli âlim; farz olan hac dışında gidilecek umre bile haramdır bu dönemde. Kaldı ki tatillerimiz ve nice şeyler için binlerce lira harcıyoruz. Bu kaynakları bu cihadı desteklemek için kullanmalıyız. Bulunduğumuz her ortamda mücahitleri ve bu cihadı gündemde tutmalıyız. Sadece haftada bir ya da haberlere bakınca hatırlamamalı, dualarımızda, gönlümüzde, ruhumuzda yer vermeliyiz Filistin’e, Gazze’ ye ve Aksa’nın yiğit evlatlarına." ifadelerini kullandı.

"ASIL BEKLENTİMİZ YETKİ SAHİPLERİNDEN"

Halkların yapacağımız şeylerin sınırlı olduğunu dile getiren Demirtaş, "Bu zulme ortak olmamak ve belki de durdurmak için diğer vicdanlı ülkeleri harekete geçirmek için asıl beklentimiz yetki sahiplerinden. Bu vesile ile Mavi Marmara Derneği ve gönüllülerine Gazze’ye gitmek için gerekli tüm şartları taşıdığı halde kendilerine neden çıkış izni verilmediğini Sayın Ulaştırma Bakanımıza sormak isteriz. Yine tüm dünyada uzun süredir gündem olan ancak bizim gündemimize az bir süredir giren petrol ticaretini de sormak isteriz. İlk günden hukuki mücadele verilirken, Türkiye’deki kuruluşlara izin verilmezken, Güney Afrika’nın açtığı davaya 10 ay sonra müdahil olunmasını Sayın Adalet Bakanımıza sormak isteriz." ifadelerini kullandı.

Basın açıklaması yapılan duanın ardından son buldu. (İLKHA)

HÜDA PAR İl Başkanı Güvendik:
MEYDANLARA İNMEKTEN
VAZGEÇMEYECEĞİZ

İSTANBUL - Gazze'de devam eden soykırımı kınamak amacıyla işgal rejiminin konsolosluğu önünde düzenlenen basın açıklamasında konuşan HÜDA PAR İstanbul İl Başkanı İsa Güvendik, "Mücahitler Filistin’de nasıl ki direnişten vazgeçmiyorlarsa, bizler de meydanlara inmekten vazgeçmeyeceğiz." dedi.

HÜDA PAR İstanbul İl Başkanlığı, siyonist işgalcilerin Gazze'de sürdürdüğü saldırıları tel'in etmek amacıyla işgal rejiminin konsolosluğu önünde yüzlerce kişinin katılımıyla yürüyüş düzenledi. Yatsı namazı sonrasında Barbaros Hayrettin Paşa Camii önünde toplanan kalabalık; Filistin ve HAMAS lehine, işgal rejimi aleyhine sloganlar atarak siyonist rejimin konsolosluğuna yürüdü.

Okunan Kur’an-ı Kerim’den sonra bir konuşma yapan HÜDA PAR İstanbul İl Başkanı İsa Güvendik, “İstanbul’un farklı farklı meydanlarına kaçıncı kez toplandık bilmiyorum. Epey fazla bir sayı oldu diyoruz. Bu kadar toplanmamıza rağmen bir şey değişmiyor demiyoruz. Sözümüz şudur; ’Nehirden denize, Filistin özgür olana kadar devam ediyoruz’ Filistin'de, Gazze'de direnen o Müslümanlar vazgeçmediği sürece bizler de meydanda olmaktan vazgeçmeyeceğiz. İnanıyoruz ki onlar orada bizleri temsil ediyorlar. İşte biz de bugün İstanbul'da o mücahitleri temsil ediyoruz. Mücahitler durmadığı ve vazgeçmediği sürece bizler de asla meydanlarda olmaktan vazgeçmeyeceğiz. Direniş, Gazze'de ölmekten bıkmıyorsa ve çekinmiyorsa bizler de burada direnişi haykırmaktan asla çekinmiyoruz. Allah'ın izniyle meydanlarda olmaya devam edeceğiz." dedi.

“FİLİSTİNLİLERİN SESİ OLMAKTAN ŞEREF DUYUYORUZ”

Güvendik,” Her kim mücadelenin karşısında durursa ve mücadeleye destek olmazsa bugünkü Mısır’ın ve Ürdün'ün yaptığı korkaklığı yaparsa bilsinler ki onlar da bir şey kazanamayacaklardır. O yüzden ölümden korkmanın bir faydası yok. Direnişin yanındayız, destekliyoruz. Mücahitler nasıl ki şehit oldukları zaman övünüyorlarsa bizler de onların direnişiyle, şehadetiyle aynı onlar gibi övünüyoruz elhamdülillah. İsmail Heniyye şehit olmadan önce yanındaki arkadaşlarına Ailesinden, yakınlarından, on sekiz şehit olduğunu ve hepsinin rütbesini söylemişti. Şehit olan insanlarla, şehitleriyle övünen bir toplumdu. İnanıyoruz ki Allah-u Teâlâ Mescid-i Aksa, Gazze ve etrafı mübarek yerler olan Kudüs için mücadele eden ve evlatlarını şehit verenleri asla yalnız bırakmayacaktır. İnanıyoruz ki zafer Allah'ın izniyle, oradaki direnen mü’minlerindir. Onların yanında olmaktan, onlara destek olmaktan, burada onların sesi olmaktan şeref duyuyoruz. Zafere kadar onlarla beraber olmaktan gurur duyuyoruz.” açıklamasını yaptı.

Konuşmanın ardından basın açıklamasını okuyan HÜDA PAR İstanbul Gençlik Kolları Başkanı Muhammed Selçuk Eşin,” Ey İslam coğrafyalarındaki devlet liderlerine sesleniyorum! Deve kuşu misali kafanızı kuma gömmekten vazgeçmeyecek misiniz? Dünya halkları adil bir düzene ihtiyaç duymaktadır. Gelişen olaylar bölgede ateş çemberini gittikçe genişletmektedir. Yaşananlar büyük bir değişim ve dönüşümün habercisidir. Her yüzyılda bir, devletlerin stratejileri, bölgesel dengeler, yaşanan savaşlar ve önemli olaylar yeni dönemlerin kapısını aralamaktadır. Gazze'de yaşanan vahşet ve soykırım bizlere büyük dersler vermektedir.” dedi.

“BİZLER KARARLIYIZ BU ZULÜM BİTECEK”

"Gazze'deki zulme sessiz kalındıkça akıp giden zaman bizim için zarar ve ziyan olacaktır" diyen Eşin,” Gazze'de yaşanan mezalime seyirci kaldığımız müddetçe aldığımız her nefesin hesabı çetin ve geleceğimiz karanlık olacaktır. Siyonist mezalime karşı saflarımızı netleştirmek zorundayız. Ya zalimin yanında zilletle köle olmayı ya da mazlumun yanında izzetle özgür olmayı tercih edeceğiz. Devlet liderleri başta olmak üzere uluslararası aktörler ve halklar, siyonist işgale karşı izzet, şeref ve cesaretle mücadele etmekle mükelleftir. Sorumluluklarımızı yerine getirmemenin bedeli elbette ağır olacaktır. İstikbal ve istiklalimiz için siyonist zulme dur demek ile zillet, kölelik ve korkaklığı tercihe sıkışmış bulunmaktayız. Üçüncü bir yol yok. Bu meselede tarafsız kalan bertaraf olur. Halklar olarak kararlıyız, bu zulüm bitecek. Safımız net, duruşumuz diktir. Devletleri, halklar gibi cesur olmaya davet ediyoruz.” diye konuştu  

“DİRENİŞE KARŞI BATI VE SİYONİST REJİM CAN ÇEKİŞMEKTEDİR”

Eşin,” 10 aydır siyonistlerin, ABD'nin ve Avrupa ülkelerinin yenilmezlik algısı bir avuç mücahit tarafından yıkılmıştır. Orantısız güç kullanılan Gazze soykırımında, siviller hedef alınmıştır. Direnişçilere karşı büyük bir acziyet içine giren; ABD, Avrupa ülkeleri ve siyonist işgal rejimi can çekişmektedir. Bir avuç kahraman mücahidin direnişi bizlere bunun müjdesini vermektedir.” ifadelerine yer verdi

Eşin, son olarak şöyle konuştu: "Mescid-i Aksa'nın 21 Ağustos 1969'da Siyonist çapulcular tarafından kundaklanarak yakılmasının üzerinden tam 55 yıl geçti. Siyonistlerin bu alçak saldırısını bir kez daha lanetliyoruz. Bu vesileyle bütün halkları daha güçlü şekilde meydanlara inmeye davet ediyoruz.” şeklinde konuştu (İLKHA)