Eğitimci-Yazar Korkut Daban'dan üniversiteye başlayacak öğrencilere tavsiyeler
Eğitimci-Yazar Korkut Daban, üniversiteye yeni başlayacak öğrencilere ve ailelerine yönelik tavsiyelerde bulundu. Daban, yükseköğretimin zorluklarına dikkat çekerek, öğrencilerin şehir değiştirmenin getirdiği sorumluluklarla başa çıkabilmeleri için önemli değerlendirmelerde bulundu.
Eğitimci-Yazar Korkut Daban, üniversiteye geçişin gençler için hayati bir dönüm noktası olduğunu vurgulayarak, bu sürecin öğrencilerin hayatlarında köklü değişikliklere yol açacağını ifade ederek, "Yükseköğretim, öğrencilerimiz için bir kırılma noktası. 12 yıllık zorunlu eğitimin ardından gençler ilk defa yaşadıkları şehirden ayrılarak farklı bir hayata adım atıyor. Bu, onların kendi ayakları üzerinde durmalarını sağlayacak." dedi.
"Alıştıkları konfor alanından çıkacaklar"
Daban, şehir değiştirme sürecinin gençler için hem heyecan verici hem de zorlayıcı olabileceğine dikkat çekerek, "Ana kucağından baba ocağından ilk kez ayrılan gençler, yaşadıkları şehrin standartlarının dışına çıkacaklar. Bu süreçte, alışık oldukları konfor alanından çıkıp sorumluluklarını tek başlarına üstlenmek durumunda kalacaklar." şeklinde konuştu.
Öğrencilerin bu geçiş sürecinde birçok zorlukla karşılaşacağını belirten Daban, "Maalesef, şimdiye kadar öğrencilerimize fazla sorumluluk yüklenmedi. Bu nedenle, yeni bir hayata uyum sağlamaları ve bu farklı ortamda sorumluluk sahibi olmaları kolay olmayacak." ifadelerini kullandı.
"Kendi ayakları üzerinde durmayı öğrenecekler"
Üniversiteye yeni başlayan öğrencilerin ilk defa ev ekonomisi ve düzeniyle tanışacaklarını belirten Daban, "Ev ekonomisi ve ev düzeni ile tanışmamış bir çocuğun, kendi temel ihtiyaçlarını karşılaması zaman alacaktır. Bu nedenle çocuklarımızın ekonomik anlamda kendilerini kontrol etmeleri, temel ihtiyaçları noktasında kendi iaşelerini karşılama ahlakını öğrenmeleri gerekiyor." dedi.
Daban, öğrencilerin sadece ekonomik anlamda değil, aynı zamanda, zaman yönetimi konusunda da dikkatli olmaları gerektiğini vurgulayarak, "Çocuklarımız, gidecekleri okulun yerini, kalacakları yurdun veya evin mesafesini hesaplamalı. Zaman yönetimi noktasında da kendilerini disipline etmeleri gerekiyor." şeklinde konuştu.
"Kampüse yakın olmak öğrencilerin eğitim hayatını kolaylaştırır"
Üniversite kampüslerinin yerleşim yerlerine yakın olmasının önemine değinen Daban, "Öğrencilerin, ikamet edecekleri yerin kampüse yakın olması, derslere ve sınavlara katılım açısından büyük avantaj sağlar. Özellikle metropollerde bu durum daha da önem kazanıyor. Metropollerde okuyacak kardeşlerimizin kalacakları yerin lokasyonuna dikkat etmeleri gerekir." açıklamalarına yer verdi.
"Yurtta kalmak, zaman yönetimine katkı sağlar"
Devletin barınma ihtiyacını karşılamak için metropollerde yurtlar inşa ettiğini hatırlatarak, öğrencilerin yurt ya da kişisel öğrenci evi tercihi yaparken dikkatli olmaları gerektiğini ifade eden Daban, "Çocuklarımızın yurtta mı yoksa kişisel öğrenci evlerinde mi kalacağı bireysel bir tercih durumuna bağlıdır. Bazı gençlerimiz bireysel yaşamaya alışkınken, bazıları ise sosyal bir şekilde yaşamayı daha çok tercih etmektedir. Önemli olan, ev ya da yurt seçimi değil, sorumluluklarını yerine getirme bilincine sahip olmaktır." dedi.
Daban, yurtta kalmanın avantajlarından birinin kampüse yakınlık olduğunu belirterek, "Yurtta kalmak, zaman yönetimine katkı sağlar ve öğrencilerin derslerine odaklanmalarını kolaylaştırır." diye ekledi.
"Üniversite, öğrenciler için bir gelişim alanıdır"
Üniversitenin, sadece meslek edinme yeri olmadığını belirten Daban, "Üniversite, akademik konulara yoğunlaşıp sosyal ve kültürel meseleler hakkında da bilgi sahibi olunması gereken bir yerdir. Çünkü üniversiteler, eğitim ve öğretim açısından son duraktır. Öğrencilerimiz, kendilerine alternatif bir branş oluşturmalı ve şehirlerinde bulunan, kendi alanlarına dair duayen insanların seminerlerini takip etmelidir." diye ifade etti.
"Aileler, çocuklarıyla yakın diyalog kurmalı"
Son olarak, ailelere de seslenen Daban, "Aileler, çocuklarının yapacakları tercihlerde geleceğe yönelik etkileri düşünmeli ve onlara gerekli imkânları sağlayarak istişare ortamı oluşturmalı. Öğrencilerin yapacakları her türlü tercih, onların geleceğini etkileyecektir; bu yüzden ailelerin çocuklarıyla bu süreçte yakın diyalog kurması çok önemli" diye konuştu. (İLKHA)