Yukarımeydan köyündeki ormanlık alanda çıkan ve tedbir amaçlı Yukarımeydan, Aşağımeydan, Aşağıdere ve Yukarıdere köylerindeki evlerin tahliye edildiği yangına Çankırı ve çevre illerden gelen Orman İşletme Müdürlüğü arazözleri ile itfaiye ekiplerince müdahale edildi.

Rüzgarın etkisini yitirmesiyle ilerlemesi duran yangın, kontrol altına alındı; soğutma çalışmaları sürüyor.

Yangında 44 hektar ormanlık alanın zarar gördüğü tespit edildi.

Çankırı Valisi Mustafa Fırat Taşolar, gazetecilere yaptığı açıklamada, yangının dün 17.30 sularında başladığını söyledi.

Yangının çıkış nedeninin henüz belirlenemediğini ifade eden Taşolar, yangına 2 helikopter, 102 araç ve 267 personelle müdahale edildiğini aktardı.

Köylerle ilgili herhangi bir sıkıntının yaşanmadığını anlatan Taşolar, şunları kaydetti:

"Dört köyü tedbiren boşalttık. Burada herhangi bir sıkıntı yaşanmadı. Zaten bize teselli veren husus da şu ana kadar herhangi bir can ve mal kaybının olmaması. Ancak biz tedbiren rüzgarlı havadan dolayı bu köyleri boşalttık. Burada 4 köyümüzde 125 vatandaşımız için zaten Kaymakamlığımız ve Belediyemiz tarafından gerekli tedbirler alındı ve yerleştirme yapıldı. Bunlarla ilgili bir sıkıntı da yok. Çalışmalarımız devam ediyor. Şu an çıkış nedenine dair herhangi bir net bir şey söylemem yanıltıcı olabilir. Ama bununla ilgili olarak araştırmalar ve idari ve adli anlamda soruşturmalar yapılacaktır."

Köyden tahliye edilip Ilgaz ilçesindeki bir otele yerleştirilen vatandaşlardan 64 yaşındaki Aynur Kurt ise dağdan dumanların yükseldiğini gördüklerini belirtti.

Dumanların gittikçe arttığını söyleyen Kurt, "Dumanlar çoğalınca köye haber geldi, 'köy boşalsın' diye. Mecbur kaldık. Biz de apar topar çıktık geldik. Buradayız şu anda. İlaçlarımızı falan da alamadık." dedi.

82 yaşındaki Emine Tunç da oğlunun yangını gördüğünü ve söndürmeye çalıştığını dile getirdi.

Dışarı çıktığında dumanları gördüğünü gözyaşlarıyla anlatan Tunç, "Bizim köye bir buçuk metre kalmış. Komşunun evi simsiyah dumanlar içinde kalmış. Jandarmalar 'anne biz seni götürelim' dediler. Oğlum geldi daha sonra, onunla köyden ayrıldık. Allah devlete, millete çok versin. Karabük'ten geldiler, Kastamonu'dan geldiler, Çerkeş'ten geldi, Kurşunlu'dan geldiler. Jandarmalar yığıldı, oralar araba doldu. Biz giderken bizim köyün üstü alev alev yanıyordu." diye konuştu. AA