Gazze'deki Müslümanların 7 Ekim’den beri soykırıma maruz kalmasıyla, katliama katılan Türkiye vatandaşı siyonitlerle ilgili HÜDA PAR'ın TBMM’ye sunduğu kanun tasarısına Mardin STK’larından destek geldi.

“Bu yasa meclis tatili girmeden önce yasalaşmalıdır”

Mardin Medreseler Koruma ve Yaşatma Derneği Başkanı İbrahim Yüksel, yasa teklifine tam destek verdiklerini ve bu yasanın bir an önce yürürlüğe girmesi gerektiğini vurgulayarak, “Yasa teklifinin kabul edilmesi yönünde tam destek veriyoruz. Bu yasa, Meclis tatili girmeden önce yasalaşmalıdır. Çünkü Gazze'de Kudüs'te akan bir kan var. Bir soykırım var. İnsanlık suçu işleniyor. İnsanlık tarihinin görmediği bir zulüm ve soykırım, bir vahşet söz konusu. Diğer taraftan Kudüs, Mardin'in ruh ve beden ikizidir. Kudüs'te, Gazze'de, Filistin'in diğer illerinde yaşayan Araplar, Türkler, Kürtler bizim kardeşlerimizdir. Mardin'de ve Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan insanların akrabalarıdırlar. Filistin bizim kadim toprağımızdır. Bin yıllık medeniyetimizde son yüzyıl dışında tüm süreçlerde 900 yıl boyunca bizim topraklardan yönetilmiş bir coğrafyadır. Orada bizim birçok kültürel mirasımız var. Artuk Bey'in kabri, Artuk Bey'in kurduğu dört medrese, Selahattin Eyyüb-i'nin kurduğu Eyyüb-i Medreseleri, Rabia'nın makamı. Dolayısıyla orada bizim çok izlerimiz var. Hatta oradaki tüm izler bize aittir. Orada yaşayan kardeşlerimize, akrabalarımıza, orada yaşayan masum insanlara Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin uluslararası anlaşmaları neticesinde Türkiye'den giden Yahudilerin israil ordusuna katılmasını biz kabul edemiyoruz. Bunun önüne geçilmesi için bu yasa teklifinin acilen yasalaşmasını talep ediyoruz.” şeklinde konuştu.

 Soykırıma sessiz kalmanın, insanlıktan çıkma anlamına geleceğini kaydeden Yüksel, “Asıl olan bizim şu anda Filistinli kardeşlerimizin yanında cepheye katılmamızdır. Fakat şu anki mevcut durum buna müsait değilse, bari elimizden gelen yasa tekliflerini desteklemeliyiz. Aksi takdirde yapılan bu zulme, soykırıma sessiz kalmak, insanlıktan çıkma anlamına gelecektir. İnsan olmak bunun önüne geçmeyi gerektirir.” diye belirtti.

“Dünyanın her tarafında bu soykırıma tepki gösteriliyor”

Hem Türkiye vatandaşı olup hem de israil ordusu içerisinde sivil halka karşı soykırımda bulunan çifte vatandaşların çok büyük bir suç işlediklerini kaydeden Mardin Umut Kervanı Başkanı Abdulaziz Önen, “HÜDA PAR genel başkanı ve milletvekilleri, soykırım suçuna katılan çifte vatandaşlık durumu olan Yahudilerin buradan israil'e gidip, israil'in ordusu içerisinde HAMAS'a karşı, o sivil halka karşı soykırıma katıldıklarını gündeme taşımışlardır. HÜDA PAR bu konuyu gündeme taşıdığı için teşekkür ediyoruz. Rabbim onlardan razı olsun. Bu zaten olması gereken bir şey. Zaten orada bir soykırım işleniyor. Dünyanın her tarafında bu soykırıma tepki veriliyor. 8-9 aydır bu soykırım devam ediyor. Burada hem Türkiye vatandaşı olup hem de israil ordusu içerisinde sivil halka karşı soykırımda bulunmaları çok büyük bir suç. Aslında bu dünyanın tamamında bu suç kabul ediliyor. Giden varsa bunun artık karşılığı neyse bu cezayı onlara uygulamak gerekir. Türkiye’ye gelen siyonistler soykırıma iştirak etmişlerse gereken ceza neyse o ceza onlara verilmeli ve onların mallarına da el konulmalıdır. Öyle bir şey olacak ki artık bundan sonra ne Türkiye vatandaşı ne de dünyada herhangi bir millete karşı soykırıma kimse kalkışmasın. Biz bu teklifi sonuna kadar destekliyoruz.” şeklinde ifade etti.

Önen, kanun teklifinin TBMM’de kabul edilmesi için çağrıda bulunarak, “Meclis'te bulunan bütün milletvekillerinin bu konuda hemfikir olup lehte oy vermeleri gerekiyor. Çünkü ortada bir soykırım var. Soykırım kime karşı yapılırsa yapılsın fark etmez. Onun dinine, kimliğine, cinsiyetine hiçbir şeye bakılmaksızın bu soykırımı durdurmak adına herkes aynı adımı atması gerekiyor. Bu kime karşı yapılırsa yapılsın fark etmez. Buna karşı çıkmak lazım. Bu da milletvekillerimize bu konuda düşen bir görevdir.” ifadelerini dile getirdi.

TBMM’nin tatil sürecine girmeden önce teklifin yürürlüğe girmesi gerektiğini belirten Önen, “31 Temmuz'da TBMM tatile girecek. Bu konuda görev meclis başkanına, ondan sonra artık AK Parti milletvekillerine düşüyor. Bu meclis gerçekten tatile girmeden önce hemen onu getirip bir an önce bu yasayı geçirmeleri gerekiyor. Aksi takdirde bu yasa geciktiği takdirde herkesin kafasında ‘AK Parti bu yasayı getirmek istemiyor’ sorusu gelir. Bu şüphenin oluşmaması için gerekli adımların atılması, TBMM’nin tatil sürecine girmeden önce teklifin yürürlüğe girmesi gerekiyor.” şeklinde kaydetti.

“Müslüman kardeşlerimizi katlederek Türkiye'ye gelip hiçbir şey olmamış gibi davranmak kabul edilemez”

HÜDA PAR’ın TBMM’ye sunduğu kanun teklifini tam yerinde bulan Mardin Yetimler Vakfı İl Temsilcisi Hadi Çakar, “HÜDA PAR’ın gündeme getirdiği bu yasa tasarısını destekliyoruz. Halk çok sevindi, halk destek verdi. Hem israil’e gidip askerlik yapıp terör estirecek hem de çoluk çocuk demeden Müslüman kardeşlerimizi katlederek Türkiye'ye gelip hiçbir şey olmamış gibi davranmak hiçbir şeklide kabul edilemez. Halk buna tepki gösteriyor. Biz bu katillerle, bu teröristlerle aynı otobüse, aynı caddeyi, aynı havayı paylaşmak istemiyoruz. Bu teröristler önce yargılanmalı ve hepsi Türkiye vatandaşlığından çıkarılmalıdır. Katliama katıldıkları tespit edilenlere de gerekli cea verilmelidir. TBMM tatile girmeden önce yasa tasarısının kabul edilmesi lazım. Bu soykırımcılar, gerçekten katildirler. Müslümanlara, İslam'a düşmanlıkları vardır.” ifadelerine yer verdi.

Mardin İlim Yayma Cemiyeti Başkanı Necmeddin Başboğa, çifte vatandaşların ülkede barınmasını hem İslam ümmeti için hem de Türkiye için büyük bir zillet olarak gördüğünü aktararak, “Kesinlikle biz de Mardin halkı olarak, Mardin STK platformu olarak kesinlikle bu teklife destek verdiğimizi buradan da açıkça beyan ediyoruz. Bu ırkçı emperyalist dediğimiz siyonistlerin orada Filistin'deki masum kardeşlerimizi katletmesi, Türkiye'miz için de İslam ümmeti için de gerçekten büyük bir zillettir. Bundan dolayı kesinlikle bu yasanın, bu teklifin kabul edilmesi gerekir. Hunharca katliama, soykırıma katılanların, mutlaka ve mutlaka cezalandırılması gerektiği kanaatindeyiz. Mutlaka onların vatandaşlığı iptal edilmeli ve mal varlıklarına kesinlikle el konulmalı.” dedi.

Başboğa, “İnşallah biz de bu yasanın geçmesi için Mardin halkı olarak, Mardin STK'ları olarak bu konuda önümüzdeki Cuma günü Şakir Nuhoğlu Camii'nde bu konuyla ilgili basın açıklamamız olacak ve desteğimiz olacak. Bu teklifin yasallaşması bu vahşi siyonistlerin bu kan içici vampirlerin men edilmesi ve mali destek konusunda onlara destek olanların mal varlığına tedbir konulması konusunda bizim de inşallah Mardin halkı olarak desteğimiz olacaktır.” dedi. (İLKHA)