HAMZA DURMAZ-   Filistinli Muaz Halil Abiyyat, İsrail cezaevlerinde 9 ay kaldıktan sonra gördüğü işkenceler nedeniyle sağlık durumu çok kötü bir halde salıverildi. Abiyyat, serbest bırakıldıktan sonra kaldırıldığı hastanede çekilen görüntülerinde "Negev Cezaevi Guantonamo hapishanesi gibi. Aklın hayal edemeyeceği her şey'' dedi. Serbest bırakılan esirler Filistinlilere uygulanan işkencelere Ulusal güvenlik Bakanı Ben Gvir'in de katıldığını açıkladır. Hamas'tan Filistinli esirlerin durumuna ilişkin açıklama geldi.

Hamas'tan yapılan açıklamada şöyle denildi;

Serbest bırakılan tutukluların verdiği korkunç ifadeler, vücutlarında bariz vahşi uygulama izleri ve yakın zamanda serbest bırakılan iki tutuklunun, gazeteci Moaz Amarneh ve sporcu Muaz Abiyyat'ın durumu; Cezaevlerinde ve gözaltı merkezlerinde işlenen ciddi ihlallerin ve iğrenç suçların boyutunu teyit ediyor.

Mahkum Muaz Abiyyat'ın, terörist Ben Gvir'in bizzat kendisinin vahşi işkence operasyonlarına katılımı hakkında söyledikleri, aşırıcılık ve faşizme batmış bu hükümetin  taşıdığı sadizmin düzeyini doğruluyor.

İşgal hapishanelerinde tutuklularımızın maruz kaldıkları, Guantanamo hapishanesinde ve Ebu Gureyb hapishanesinde tutukluların maruz kaldığı tüm vahşeti aşmakta, işgal hükümeti ve ordusunun ahlaksız olduğunu, teyit etmektedir. 

 Nazi işgal hükümetinin bu suç teşkil eden davranışı, uluslararası toplumun, Uluslararası Adalet Divanı'nın, Birleşmiş Milletler ve kurumlarının derhal müdahalesini ve bu gözaltı merkezlerine girecek, orada işlenen ihlalleri soruşturacak komitelerin oluşturulmasını ve İşgal liderlerinden savaş suçlularını uluslararası adalete teslim etmelerini talep ediyoruz. 

 Bu korkunç suçlar ışığında, kahraman tutsaklarımızın işgal zindanlarında tecrit durumu, maruz kaldıkları vahşi taciz ve işkence karşısında; Kudüs ve işgal altındaki Batı Şeria'daki Filistin halkımızı, tutsaklarımız özgürleşinceye ve  işgalin kısıtlamaları kırılıncaya kadar işgal askerleri ve yerleşimcilerle çatışmaları tırmandırmaya ve esirlerimize destek olmaya çağırıyoruz.