Türkiye'nin sivil bir anayasaya, gerçek anlamda toplumsal bir sözleşme metnine ihtiyacının olduğunu dile getiren Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'nin, bir cuntanın yapmış olduğu 12 Eylül Anayasası'na mahkum kalması bir utançtır, üzerinde çok güzel, doğru iyileştirmeler yapılmış olsa bile. Ancak bugünkü Anayasa'ya evveliyatla uyulmasının, Anayasa'ya saygı bakımından önem taşıdığı aşikardır. Biz, partimizin görüşünü çok açık bir şekilde ifade ettik. Türkiye'de kozmetik bir anayasa reformu görüntüsüne ya da toplantılara ihtiyaç yok. Kastettiğimiz şudur; Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin tartışılmadığı ve bir tabu olarak görüldüğü bir anayasa tartışmasının toplumda heyecan uyandıracağı, Türkiye'nin ihtiyaçlarına cevap vereceği kanaatinde değiliz."

Davutoğlu, önemli ve toplumda heyecan uyandıracak unsurun, insan hakları temelinde, özgürlükçü, demokratik, evrensel hukukla barışık bir anayasa yapım süreci olduğunu, bunun da ancak sistemin tartışmaya açılabileceği bir bağlamda yapılabileceğini kaydetti.

Ahmet Davutoğlu, "Bizim görüşümüz açık ve net, gerçek bir anayasa reformu yapılmak isteniyorsa sistem meselesi tartışılmalı. Gelecek Partisi olarak görüşümüz, gerçek bir parlamenter sisteme geçmektir. Bu konuda yeterli tecrübemiz var. Türkiye'nin 1876'dan beri bir parlamenter sistem tecrübesi var." ifadesini kullandı.