Hekim ve sağlık çalışanları: Gazze’nin sağlık ihtiyacı gün geçtikçe artıyor
Hekim ve Sağlık çalışanları, Gazze'de yetersiz hijyen koşullarından kaynaklı bildirilen bulaşıcı hastalık vaka sayısının 1 milyonun üzerinde olduğunu, tedavi bekleyen 10 bin kanser hastası olmak üzere 350 bin kronik hastanın ilaç eksikliğinden dolayı risk altında olduğuna dikkat çektiler.
Türkiye'deki hekimler ve sağlık çalışanları tarafından her hafta düzenlenen "Sessiz Yürüyüş" eylemi 29'uncu haftasında da devam etti.
Malatya'da bir araya gelen yüzlerce kişi, "Hekimler ve sağlık çalışanları terör soykırım ve işgale karşı yürüyor" sloganıyla siyonist işgal rejiminin Gazze'de ve Refah'ta yaptığı soykırımı tel'in etti. Lise öğrencileri ise ellerinde temsili bebeklerle yürüyüşe katıldılar.
Eski İl Milli Eğitim Müdürlüğü binası önünden başlayan yürüyüş, Kernek Karagözlüler Camii önünde son buldu. Burada basın açıklamasından önce kısa bir konuşma yapan Doç. Dr. Ahmet Selim Özkan, 29 haftadır bu yürüyüşü gerçekleştirdiklerini belirterek, Gazze'nin kazandığını ama dünya'nın bu imtihanı kaybettiğini söyledi.
Doç. Dr. Özkan'ın konuşmasının ardından İnönü Üniversitesi Eczacılık Fakültesi 5'inci Sınıf Öğrencisi Ruveyda Ümmügülsüm Ünal basın açıklaması okudu.
"Ölmek pahasına mesleklerinden vazgeçmeyen Gazze’nin onurlu hekim ve sağlık çalışanlarına selam olsun!"
İzzetli Gazze halkına, öldürülmek pahasına mesleklerinden vazgeçmeyen Gazze’nin onurlu hekim ve sağlık çalışanlarına ve gücü yettiğince zalimin karşısına dikilen vicdan sahibi insanlara selam göndererek başlayan Ruveyda Ümmügülsüm Ünal, "Türkiye’deki hekimler ve sağlık çalışanları olarak Sessiz Yürüyüş’lerinin 29. haftasında bıkmadan, usanmadan Gazze için seslerini yükseltmeye devam ettiklerini ve devam edeceklerini söyledi.
"Her dakika önümüze bombalarla parçalanmış, yanmış çocuk cesetlerinin fotoğrafları düşüyor"
Ünal, "Tüm dünyadaki akıl ve vicdan sahipleri unutmayın! 'Unutmadık' başlığıyla hatırlanan; anma günleri, geceler düzenlenen; 'nasıl olur da böyle bir katliam olabilir' diye analizlerin yapıldığı, içimizin sızladığı zulümler yalnızca tarihte kalmadı. Bugün, bizim de yaşadığımız şu vakitte ,2024 yılında, gözlerimizin önünde bir şey oluyor: İşgalci israil’in Gazze’de zulüm ve soykırımı devam ediyor. Kadın, erkek, çocuk, yaşlı binlerce insan şehit edildi, ediliyor. Evler, okullar, hastaneler bombalanıyor; Gazze halkı abluka altında açlığa mahkum ediliyor. Tarihte belki de hiç görülmemiş biçimde: Aylardır güvenli olduğu iddiasıyla insanların yönlendirildiği Refah saldırı altında. İşgalci zalimler çadırlara sığınmış insanların üzerine bomba yağdırıyor. Her dakika önümüze bombalarla parçalanmış, yanmış çocuk cesetlerinin fotoğrafları düşüyor. Gidecek hiçbir yeri olmayan on binlerce mazlumun sesi arşı titretiyor. Dünyanın vicdanlı insanlarının gündeminde daha fazla yer tutmaya başlayan bu katliam, zalim israil ve onun dünyadaki işbirlikçileri tarafından unutturulmaya, üzeri kapatılmaya çalışılıyor" dedi.
"Gazze'de 7 Ekim’den bu yana 15 bini çocuk 46 bin insan katledildi!"
8 aydır yaşanan bu vahşetin tekrar tekrar gözler önüne serilmesi gerektiğini ifade eden Ünal, "Gazze'de 7 Ekim’den bu yana 15 bini çocuk 46 bin insan katledildi. 80 bini aşkın kişi yaralı ve sakat kaldı. 2 milyon kişi yerinden edildi. Gazze de sağlık hizmeti durdu. 33 hastane, 55 sağlık tesisi saldırılarda kullanılmaz hale geldi. 160 sağlık tesisi, 130 ambulans hedef alınıp yok edildi. 496 sağlık personeli şehit oldu. 310 sağlık personeli tutuklandı" ifadelerini kullandı.
"Gazze’nin sağlık ihtiyacı gün geçtikçe artıyor"
Gazze’nin sağlık ihtiyacının gün geçtikçe artığına dikkat çeken Ünal, "Şu an yetersiz hijyen koşullarından kaynaklı bildirilen bulaşıcı hastalık vaka sayısı 1 milyonun üzerinde. Gazze de tedavi bekleyen 10 bin kanser hastası, ilaç eksikliğinden risk altında olan 350 bin kronik hasta var. Gazze insani ve tıbbi yardım bekliyor! Bizler burada alçak israil’in zulmünü lanetlerken aynı zamanda Gazze’ye ulaşacak insani ve tıbbi yardımın birer gönüllüsü olduğumuzu belirtmek istiyoruz. Tüm dünyada bizle aynı hassasiyeti paylaşan nice meslektaşımız olduğunu da çok iyi biliyoruz. Bu minvalde tüm hekimleri, sağlık çalışanlarını ve bütün vicdan sahibi insanları harekete geçmeye, bu onurlu yürüyüşte yer alarak zulme karşı durmak adına Sessiz Yürüyüş kervanımızda ses olmaya davet ediyoruz!" çağrısında bulundu.
"Gazze'deki kardeşlerimizin yanındayız ve yanında olmaya devam edeceğiz"
Ünal, son olarak, "Dünya yeni bir bahara gebeyken biz vicdanımızla, şuurumuzla, duamızla, eylemimizle Gazze'deki kardeşlerimizin yanındayız ve yanında olmaya devam edeceğiz. Kanıksamayacağız! Normalleştirmeyeceğiz! Sabırla ve azimle zulme karşı duranlar olacağız!" dedi.
Basın açıklamasının ardından lise öğrencileri teker teker kısa cümlelerle yürüyüşe katılma gerekçelerini anlattı.
"Lise öğrencileri olarak zulme karşı durup, başta bebekler olmak üzere tüm masum canlılara ses olmak için buradayız!"
Öğrenciler adına kısa bir açıklama yapan Sebat Duhan Katı, " Bizler lise öğrencileri olarak zulme karşı durup, bebeklere annelere çocuklara hayvanlara yani tüm masum canlılara ses olmak için buradayız. Artık yaşanılanları çaresizce izlemek hepimizi çok üzüyor. Her geçen gün acılar daha vahim bir şekilde artıyor. Bu konuda yetkililerin acilen harekete geçmesini bekliyoruz. Bu insanlık dışı soykırımı kınıyoruz ve haksızlık karşısında hiçbir zaman susmayıp çevremize arkadaşlarımıza duyurmaya devam edeceğiz. En büyük mücadele yapabileceğimiz yer boykottur. Gençler olarak herkesten özellikle tüm büyüklerimizden isteğimiz bahaneler üretmemeleri, israil'in tüm ürünlerinden vazgeçmeleridir! Hepimiz biliyoruz ki o ürünleri almazsak ölmeyiz! ancak alırsak oradaki ölümlere ortak olmuş olmaz mıyız? Lütfen masum canlar için vicdanlarımızla insanlık vazifemizi yerine getirelim" dedi. (İLKHA)