• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...
İzmir'de Filistin'e destek, siyonizme lanet resim sergisi ve basın açıklaması
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Siyonist işgal rejiminin Gazze'ye yönelik barbar saldırıları HÜDA PAR İzmir İl Başkanlığınca düzenlenen programla telin edildi.

Sunuculuğunu Nevzat Yaman'ın yaptığı program Baki Özbay'ın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Basın açıklamasını İzmir Torbalı İlçe Başkan Yardımcısı Ramazan Öztürk okudu.

Öztürk, açıklamalarına, "Zulmedenler yakında nasıl bir inkılapla devrileceklerini görecekleridir."  Şuara 227'inci ayeti kerimesiyle başladı.

Öztürk, Filistin'de nesilden nesile aktarılarak günümüze kadar ulaşan direniş ruhunun öncüsü Şehit İzzeddin el Kassam ve Kassam, Şehit Fethi Şikaki, Şehit Şeyh Ahmet Yasin ve Filistin direniş guruplarına selam söyledi.

"Filistin'de 75 yılı aşkındır devam eden sistematik zulüm ve katliamlar, 7 Ekim'den itibaren soykırıma dönüştü." diyen Öztürk, "2006'tan bu yana dünyanın en büyük açık cezaevi haline getirilen Gazze, soykırım saldırıları ile dünyanın en büyük mezarlığına dönmek üzere. Kelimelerin anlatmakta kifayetsiz kaldığı vahşet nedeniyle şehadete ulaşan kardeşlerimizin sayısı 40 bine yaklaştı. 100 bine yakın mazlum yaralandı, on binlerce ev, okul, camii yıkıldı. Gazze'nin alt ve üst yapısı tamamen tahrip edildi.     Yerle bir edilen Gazze'den Mısır sınırındaki Refah kentine sığınan mazlum Filistin halkı, burada da işgalcilerin vahşi saldırılarına maruz kalıyor. Soykırım saldırıları nedeniyle her gün yüzlerce kardeşimiz, kadın-çocuk-yaşlı ayrımı yapılmadan hunharca katlediliyor." dedi.

"İslam ümmeti olarak uyanık olmak zorundayız"

Emperyalist ABD öncülüğünde şer ittifakının planları adım adım hayata geçirilmeye çalışıldığına dikkat çeken Öztürk, "Gazze'deki direniş karşısında ecel terleri döken işgal rejimi, Refah kentine sığınan Gazzeli sivilleri Sina Yarımadası'na sürme planları yapıyor. Yeni bir Nekbe ve diaspora planı hesabında olan işgal rejimi, kendileri için teolojik öneme haiz Sina Yarımadası'nı işgal ederek arz-ı mev-ud hayali için önemli bir adım atmak istiyor. Gazze sınırları içerisinde geçerek Akdeniz'i Akabe Körfezine bağlayacak Ben Gurion Kanalı Projesini hayata geçirmeye çalışan işgal rejimi, mazlum Filistin halkını göçe zorlayacak adımlar atıyor. ABD'nin Gazze'de inşa ettiği ve yapımı geçtiğimiz günlerde tamamlanan limanın bu projeye hizmet ettiği aşikardır. Emperyalist ABD öncülüğündeki şer ittifakının adım adım hayata geçirmeye çalıştığı şeytani planların hedefinde parçalanmış, zayıf düşürülmüş, anarşi ve kaosun hüküm sürdüğü bir ümmet coğrafyası vardır. Bu nedenle İslam ümmeti olarak uyanık olmak zorundayız. Dostumuzu ve düşmanımızı iyi tanımak ve buna göre tavır almak zorundayız." İfadelerini kullandı.

İslam ümmetinin onurunu muhafaza eden HAMAS'ın desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Öztürk, "Başta Filistin olmak üzere özellikle Mısır ve tüm Ortadoğu ülkeleri için kaos ve işgal kapılarını aralayacak gelişmelerin önündeki en büyük engel HAMAS ve diğer direniş guruplarıdır. İslam ümmeti için her türlü fedakarlığı yapan HAMAS, sadece siyasi olarak değil ekonomik ve askeri olarak da desteklenmelidir." dedi.

"Gazze'de yeni bir kıtlık dalgası yaşanmaktadır"

Gazze'de yaşanan felaketlere dikkat çeken Öztürk, "Siyonist işgal rejiminin 7 Mayıs'ta Refah Sınır Kapısının Gazze tarafını işgaliyle birlikte Mısır topraklarından Gazze'ye insani yardım geçişi durmuştur. Sınırın Mısır tarafından Gazze'ye ulaştırılmak istenen yardım malzemeleri, tırlar içerisinde bekletilirken Gazze tarafında ise yeni bir kıtlık dalgası yaşanmaktadır. Gazze'ye düzenli bir şekilde yardım malzemeleri gönderilmediği takdirde açlık nedeniyle toplu ölümlerin yaşanacağı günler uzak değildir. Gazze ve Kuzey Gazze'de sağlık hizmetleri tamamen durmuş, birinci basamak tedavi hizmetleri dahi yapılmamaktadır. Bu bölgelerde yaşayan en az 700 bin insan yeni bir felaketin eşiğine gelmiş bulunmaktadır. İnsani felaketin yaşadığı bu bölgelere acil olarak sahra hastaneleri kurulmalı, tıbbi yardım malzemeleri ve sağlık görevlilerinin gönderilmesi için acilen harekete geçilmelidir." Şeklinde konuştu.

Öztürk, açıklamasının devamında şunları kaydetti:

"Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısının Filistinlilere yönelik insanlık suçu işledikleri gerekçesiyle işgal rejimi başbakanı ve savunma bakanı hakkındaki tutuklama talebini olumlu görüyoruz. Ancak aynı savcının HAMAS'ın Gazze sorumlusu Yahya Sinwar, Filistin direnişinin genel komutanı Muhammed Deyf ve HAMAS Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniye hakkındaki tutuklama talebini ise adaletsiz ve maksatlı bir girişim olarak görüyoruz ve reddediyoruz. Zalim ile birlikte mazlumu, haksız ile birlikte haklıyı da suçlu gören Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısının HAMAS liderleri hakkındaki tutuklama talebini kınıyoruz. Öte yandan işgal rejimi Uluslararası Ceza Mahkemesine taraf değilken Filistin bu statüye taraftır. Dolayısıyla Uluslararası Ceza Mahkemesinden tutuklanma kararı çıktığı takdirde işgal rejimi başbakanı ve savunma bakanı için herhangi bir tutuklanma söz konusu olmazken HAMAS lideri İsmail Heniye'nin sözleşmeye taraf olan 123 ülkede tutuklanması gündeme gelecektir. Hal böyle iken Uluslararası Ceza Mahkemesinin algı operasyonlarını ve kılıfına uydurulmuş ayak oyunlarının farkında olduğumuzu belirtiyor ve Filistin direnişini yargılamanın kimsenin haddine olmadığını haykırıyoruz."

"Filistin'de katledilen mazlumlar için ayağa kalkan öğrencileri kutluyoruz"

"ABD başta olmak üzere Avrupa genelindeki üniversitelerde, Filistin'de katledilen mazlumlar için ayağa kalkan öğrencileri kutluyoruz. Küresel intifadanın ayak sesleri niteliğindeki bu protestoların tüm ülkelere yayılmasını temenni ediyoruz." diyen Öztürk, şu ifadeleri kullandı:

HAMAS'ın kuruluş bildirgesi El Misak'ta belirtildiği gibi Filistin hiç kimsenin malı olmayacak bir vakıftır. Filistin İslam Ümmetinindir.  Kudüs bilinci gelecek nesillere aktarılmalıdır. Bu bağlamda "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" Yeni Müfredat Taslağı'nda mutlaka 'Kudüs' konusuna ayrıntılı yer verilmelidir.

Siyonistlere destek veren firmalara ve ülkelere karşı boykot yaygınlaştırılmalı, boykotun devletler düzeyinde olması için -İslam İşbirliği Teşkilatı ve D-8 ülkeleri gibi- üyeleri Müslüman devletlerden oluşan örgütler inisiyatif almalıdır.  Gazze'de katliamların durdurulması için herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir. Gazze'de 8 aydan bu yana soykırıma karşı direnen, mücadele eden ve sabreden kardeşlerimize selam olsun, Allah yar ve yardımcıları olsun, Allah'ın selamı üzerinize olsun!"

Basın açıklaması İmam Hatip Mesut Olgun'un yaptığı dua ile sona erdi. (İLKHA) 

Bu haberler de ilginizi çekebilir