• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...
Boşanmada İzmir kendi rekorunu kırıyor
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

İZMİR - Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre son 10 yılda toplam bir milyon 43 bin 97 çift evini ayırdı. Boşanma rakamları 2009 yılında 114 bin 162'ye, 2010 yılında 118 bin 568'e, 2011 yılında 120 bin 117'ye, 2012 yılında ise 123 bin 325'e yükseldi. Ege Bölgesi'nde 2012 yılında 22 bin 367 çift, İzmir'de ise 10 bin 868 çift başka yaşamlar seçmek üzere ayrıldı. En kısa boşanma şekli ise tek celsede çiftlerin anlaşması sayesinde oluyor.

 

Türkiye'deki boşanma rakamlarını değerlendiren İzmir Ekonomi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cem Özcan, Ege Bölgesi'nin liderliğine dikkat çekti ve en yüksek boşanma oranlarının İzmir'de olduğunu söyledi. İEÜ Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Özcan, "İzmir'de eşlerin evlenmeden beklentilerinin karşılanmaması sonucu daha kolay boşanma yaşanıyor. Boşanmak diğer kentlere göre kötü görülmüyor. Şiddete ya da kötü muameleye maruz kalan kadınlar, daha kolay boşanma kararı alıyor. İzmir, büyük bir kent olması nedeniyle kadınlar ekonomik özgürlüğünü yaşıyor. Bu nedenle boşanma kararını daha kolay alabiliyor." dedi.

 

İzmir'de batılı bir anlayışın hüküm sürdüğünü ve evliliğin kalitesinin düştüğünde çiftlerin ilişkiyi bitirmeyi tercih ettiğini kaydeden Özcan, çiftlerin kendilerine yeni bir yaşam belirlediğini ifade etti. Yrd. Doç. Dr. Özcan, Medeni Kanunun 166. Maddesinin 3. Fıkrasının bireylerin anlaşmalı ayrılmasına yönelik olduğuna da değinerek, evlenmelerin arttığı gibi boşanmaların da artacağını ifade etti.

 

En kolay boşanmanın yolu
Özcan, evliliklerinde bir yılı doldurduktan sonra çiftlerin anlaşmaları durumunda Türkiye'de tek celsede boşanabildiklerine dikkat çekti. Yrd. Doç. Dr. Özcan, "Fransa'da süre kısıtlaması yok. Bugün evlendiniz, yarın anlaşamadığınızı fark ettiniz. Beklemeye gerek olmadan evlilik sonlandırılıyor. Fransa'da şimdi mahkemelere gitmeden noter huzurunda boşanma konusu tartışılıyor. Belki bu konunun tartışılması henüz Türkiye için erken ama ülkemizde de bir yıl bekleme süresi tartışılmaya başlanabilir. Ülkemizde de süre kısıtı gözden geçirilebilir." diye konuştu. (Yunus Şani - İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir