İşgal altındaki Batı Şeria’nın tarihi Beytüllahim kentindeki Evanjelik Luteryen Doğuş Kilisesi lideri Papaz İshak, Paskalya arifesinde verdiği vaazda "Gazze'deki soykırım" üzerinde durdu.

Bunun normalleştirildiğini ifade eden İshak, "Bunu asla kabul etmemeliyiz. Çocukların açlıktan ölmesini kabul edemeyiz. Filistin'de ve ondan önce de Güney Afrika'da apartheid nasıl normalleştirildiyse, soykırım da normalleştirildi. Büyük güçlerin liderlerinin ve bu modern sömürgecilikten yararlananların, bizi onlarla eşit görmediği ortaya çıktı. Soykırımı normalleştiren bir söylem geliştirdiler" diye konuştu.

Avrupa'daki kiliselere yüklenen ve bu kiliselerin en büyük eksikliğinin cesaret olduğunu söyleyen İshak, "Gerçeği biliyorlar. Ancak sonuçlarından korktukları için gerçeği söylemiyorlar" dedi.

BMGK'nin ateşkes kararı alması 5 aydan fazla sürdü

Gazze'de saldırılar, abluka ve kıtlığın üzerinden 170'i günü aşkın bir süre geçtiğini hatırlatan İshak, "Dünya liderlerinin biraz olsun vicdanı olduğunu sanıyordum ama görünüşe göre yanılmışım" ifadesini kullandı.

Gazze'de insanların artık, hastalık, açlık ve susuzluktan öldüğü yeni bir soykırım aşamasına geçildiğini anlatan İshak, "Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK), ateşkes kararı alması 5 aydan fazla sürdü. 13 bini çocuk 32 bin kişi öldürüldü. Ancak sahada yine bir şey değişmedi. Bu, çok geç alınmış bir karardı ve bizim için hiçbir anlam ifade etmiyor" şeklinde konuştu.

"ABD'den İsrail'e silah akışı dursa 3 günde bu iş biter"

Bazılarının, ABD'ye, söz konusu kararla ilgili veto yetkisini kullanmadığı için "teşekkür etmek gerekiyormuş" gibi davrandığını kaydeden İshak, şöyle devam etti:

"Kesinlikle hayır, bilakis onlar da suç ortağıdır. ABD, İsrail'i silahlandırmak için yeni büyük bir füze sevkiyatı gerçekleştirdi. ABD'den silah akışı şuan dursa 3 gün içinde bu iş biter. Ama bunu yapacakları yerde bizi öldürmeleri için İsrail'e füze gönderiyorlar. Sonra da biraz gıda kolisi... Bu, soykırıma doğrudan ortak olmaktır."