• DOLAR 34.55
  • EURO 36.015
  • ALTIN 3006.52
  • ...
BESÊ YOLUNU ŞAŞIRMIŞ
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Hüseyin Kaya / Haber- Yorum

KCK yürütme konseyi eş başkanı Besê Hozat…

Öyle tanıtılıyor…

Cemil Bayık ile aynı seviyede ve aslında “eşbaşkanlık sistemi” olmasa örgütün “1 numarası” denilebilecek bir isim.

PKK’yi bilenler bilir ki, örgütte sadece “bir tane başkan” olduğu için ondan sonrakilerin hiçbiri “tek başına” başkan olamaz.

Neyse…

Besê Hozat’ın asıl ismi Hülya Oran…

HÜDA PAR’ın Dersim’de gösterdiği aday dengesini bozmuş Besê’nin…

Bakın neler söylemiş:

“Utanmadan gitmişler, Dersim gibi Aleviliğin, Reya Heq inancının merkezi gibi bir yerde aday çıkarmışlar. Dersim, Alevilerin Reya Heq inancının merkezidir. Hepsi bu inançtan insanlardır. Onlara hakaret ediyor, küfrediyor. Bu bir küfürdür, bu bir saldırıdır, bu bir soykırım saldırısıdır. İşte 37-38 Tertelesi’nin mevcut faşist iktidardaki ve onun özel savaş aracı Hizbulkontra’daki ifadesidir. Şu anda Dersim’de yürütülen bir soykırım savaşıdır. Dersim halkı bu kontranın yüzüne tükürmelidir. Bırak gidip propaganda yapmayı, Dersim’e adım atmaya bile cesaret etmemelidir. Hizbulkontra adayları Kurdistan’a, Kurdistan kentlerine adım atmaya bile cesaret etmemelidir.”

Marksist Besê, her nedense Dersim’in Aleviliğini hatırlamış, neden acaba?

Bir Sünni Kürdün Dersim’de siyaset yapması olacak iş değilmiş…

Bu vesileyle Marksistler arasında da “mezhepçilik” yapanların olduğunu öğrenmiş olduk.

Gelelim “soykırım” meselesine…

Soykırım, sözlüklerde şöyle tanımlanır: Fertlerini imha etmek suretiyle etnik bir grubun düzenli olarak yok edilmesi.

Soykırımın farklı türleri de söz konusudur.

Mesela “Kültürel soykırım” bunlardan biridir.

Şöyle tanımlanır:

Herhangi bir etnik gruba ait kültürel değerlerin ve kültürel faaliyetlerin sistematik ve kasıtlı şekilde bir grup ya da iktidar odağı tarafından engellenmesiyle yapılan bir soykırım çeşididir.

Besê Hozat, “37-38”den söz ettiği için Dersim Katliamından söz ettiğini anlıyoruz.

Evet, 37-38’de laik Kemalist rejim tarafından bir isyan bahane edilerek Dersim’de büyük bir katliam gerçekleştirildi ve devlet o dönem CHP’nin kontrolündeydi.

CHP, Dersim’de “soykırım” olarak da değerlendirilebilecek bir eylem gerçekleştirdi; ama tanımdan yola çıkarak özelde Kürt coğrafyasında, genelde ise tüm ülkede bir “Kültürel soykırım” gerçekleştirdi.

Ve Besê Hozat, yukarıya aldığımız HÜDA PAR’ı hedef aldığı konuşmasının diğer kısımlarında “Yerel yönetimler AKP’nin elinden çıkmalı” diyerek CHP adayı Ekrem İmamoğlu’nun desteklenmesini ima etti.

Hani o seçildiğinde Diyarbakır’a gidip PKK’nin siyasi koluna “Atatürk tablosu” hediye eden İmamoğlu…

Ve İmamoğlu o tabloyu vererek “Dersim katliamı” mağdurlarına sanki şunu demek istedi: Kemalistler olarak soykırım yapmış olabiliriz; ama bizden başka seçeneğiniz de yok, bize mecbursunuz…

HÜDA PAR’ı Kürtçe konuşarak soykırım yapmakla itham eden Besê Hozat, halen yaptığı soykırım ile yüzleşmemiş bir partiye ve adayına destek istiyor.

Bir anekdot paylaşalım:

Seyid Rıza’ya idam edilmeden önce son isteği sorulur. “Bir saatim var, oğlum Hüseyin’e verilsin” der. Oğlunun da idam edileceğini söylerler. “O zaman beni ondan önce asın” der. Taş kalpli Kemalistler bunu kabul etmez ve önce oğlunu asarlar.

Seyid Rıza’nın oğlu Hüseyin için hiçbir suçlama yoktur.

İdam edilmesinin tek sebebi Seyid Rıza’nın oğlu olmasıdır.

Ve en acı olan şeylerden biri de Besê meselesidir.

Hayır, Dersim katliamcısı partiye destek isteyip HÜDA PAR’ı tehdit eden “Çakma Besê”den söz etmiyorum.

Seyid Rıza idam edildiğinde eşi Besê, Hüseyin hariç diğer çocukları ve yakınlarından 30 kişiyi kaybetmiştir.

Ve en trajik olan da soykırımcı partiye destek isteyen KCK eşbaşkanı Hülya, soykırım mağduru Besê’nin ismini kullanmaktadır.

Bu haberler de ilginizi çekebilir