İşgalci siyonist rejimin Gazze'de 7 Ekim'den bu yana yaptığı soykırım, 161'inci gününde de devam ediyor. İşgalden bu yana şehit sayısı 31 bini geçerken, yaralı sayısı ise 72 bini aşmış durumda.

Siyonist rejimin Gazze'de yaptığı soykırıma tepki göstermek amacıyla Türkiye'nin birçok ilinde hekim ve sağlık çalışanlarının her hafta cumartesi günü düzenlediği "Sessiz Yürüyüş" eylemi, 18'inci haftasında da devam ediyor.

Malatya'da hekimler ve sağlık çalışanları tarafından, "Terör, Soykırım ve İşgale Karşı Hekimlerden Sessiz Yürüyüş!" sloganıyla her hafta düzenlenen yürüyüşün 18'incisi düzenlendi.

Eski İl Milli Eğitim Müdürlüğü binası önünden başlayan yürüyüş, Kernek Karagözlüler Camii önünde İnönü Üniversitesi Tıbbi görüntüleme ve teknikleri 2'nci sınıf öğrencisi Fetanet Balkı'nın okuduğu basın açıklaması ve ardından Aile Hekimi Dr. Fuat Zengin'in, Gazze'deki soykırıma dikkat çekmek amacıyla kendisinin yazıp bestelediği "Bebekler için boykot et!" adlı parçayı seslendirmesiyle son buldu.

"Gazze'de 161 gündür soykırım devam ediyor"

Yürüyüşün ardından cami bahçesinde yapılan basın açıklamasını okuyan Tıbbi görüntüleme ve teknikleri 2'nci sınıf öğrencisi Fetanet Balkı, "işgalci İsrail’in, Filistin’de on yıllardır devam ettiği sistematik işgal ve zulüm, 7 Ekim’den bu yana daha da şiddetlenerek tam 161 gündür, soykırımdan başka hiçbir kelimeyle anlatılamayacak boyutlarda, bütün dünyanın gözü önünde devam ediyor. Dünyanın gündeminden düşürülmeye çalışılan katliamların dehşetini bizim tekrar tekrar gözler önüne sermemiz gerekiyor" dedi.

"7 Ekim’den bu yana devam eden saldırılarda 31 bin şehit verildi, 72 bin insan yaralandı"

7 Ekim’den bu yana devam eden saldırılarda 31 bin Müslümanın şehit edildiğini ve 72 bin üzeri Müslümanın da yaralandığına dikkat çeken Balkı, "Gazze’nin kuzeyinde 400 bin civarında Gazzeli kardeşimiz topraklarını terk etmeyi reddedip işgalci terörist israil’in bombardımanı altında açlık, susuzluk ve soğukla mücadele ediyor. Han Yunus bölgesinde işgalci teröristler özellikle hastane çevrelerinde keskin nişancılar ile sivilleri öldürüyor. Gazze’nin güneyine sıkışmış 1 milyon 500 bin insan hayatta kalma mücadelesi veriyor. Güneyin son noktası Mısır sınırında, Refah kentinde bir milyon 200 bin insan bir mahalleye sıkışmış durumda ve İsrail bu bölgeyi bombalamaya, sınır bölgesine sığınan sivilleri öldürmeye devam ediyor. Gazze’ye giren su vanaları kapatıldı. Tarlalar bombalanıyor" diye belirtti.

"Gazze’ye giren 3-5 tırın getirdiği yardıma ulaşabilmek için bekleyen kalabalığa dahi saldırılar düzenleniyor"

Bütün bu saldırılarla birlikte Gazze’ye açılan tek kapı olan Refah Kapısı'nın abluka altında olduğuna vurgu yapan Balkı, şöyle devam etti:

"Gazze’ye insani yardımın girmesine de izin verilmiyor. Filistin’in her gün binlerce tır yardıma ihtiyacı varken günde 3-5 tırın girmesine izin veriliyor. Mısır, Gazze sınırına beton barikatlar kurup jiletli teller ile sınırı güçlendiriyor. Gazze’ye giren 3-5 tırın getirdiği yardıma ulaşabilmek için bekleyen kalabalığa dahi saldırılar düzenleniyor."

"Hayatımızın her alanında ve mesleklerimizde ‘boykot’ çağrımızı tekrarlıyoruz"

Siyonist rejim işbirlikçisi devletlerin ve şirketlerin soykırıma olan açıktan desteğinin devam ettiğine vurgu yapan Balkı, "Bir avuç mazlumun karşısında bütün dünya zalimleri tek safta saldırmaya devam ediyor. Gönlü ve duası Filistin’in yanında olan vicdan sahiplerinin ise en büyük silahlarından biri: Boykot. Hayatımızın her alanında ve mesleklerimizde ‘boykot’ çağrımızı tekrarlıyoruz. Boykot; direniştir, mücadeledir, aktif bir eylemdir, istikrar sağlanırsa düşmanı yenecek güçtedir. Tüm meslektaşlarımıza zulme destek olan ilaç firmalarını boykota devam etmeyi hatırlatıyor, Sağlık Bakanlığı yetkililerinden de aynı hassasiyeti hastane eczanelerinde göstermesini bekliyoruz. Halkımızdan da biz doktorlara ve eczacılara ilaç boykotunu hatırlatmasını bekliyoruz" dedi.

"Zulme destek veren firmalara ve buna göz yumanlara karşı boykota devam etmekte kararlıyız"

Yetkililere seslenen Balkı, "Filistinli kardeşlerimizin yararına olacak bütün adımları destekliyoruz ve sonuna kadar arkasında olduğumuzu bildiriyoruz. Bu konuda sağlık çalışanları olarak gereken bütün desteği vermeye hazırız. Bununla birlikte bu süreçte terör rejimiyle olan ticaret hacminin artarak devam ettiğine dair haberler ile yöneticilerin masalarında ve alışveriş listelerinde boykot markalarının olması bizleri düşündürmekte ve rahatsız etmektedir. Biz siviller olarak zulme açıktan destek veren firmalara ve buna göz yumanlara karşı boykota devam etmekte kararlı olduğumuzu tekrar ve tekrar ilan ediyoruz" dedi.

"İnsanlık dışı bütün eylemlerden kurtulmak için verdiğimiz mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz"

İnsanlık dışı bütün eylemlerden kurtulmak için verdikleri mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceklerini kaydeden Balkı, "Bu minvalde tüm hekimleri, sağlık çalışanlarını ve bütün vicdan sahibi insanları harekete geçmeye, bu onurlu yürüyüşte yer alarak zulme karşı durmak adına Sessiz Yürüyüş kervanımızda ses olmaya davet ediyoruz! Kanıksamayacağız! "Normalleştirmeyeceğiz! Sabırla ve azimle zulme karşı duranlar olacağız!" şeklinde konuştu.

"Bebekler için boykot et!"

Basın açıklamasının ardından Aile Hekimi Dr. Fuat Zengin, "Bugün, 16 Mart 1988 yılında Halepçe katliamının yıl dönümü. Allah, bu katliamı yapanları nasıl lanetledi, rezil ve rüsva ettiyse, İnşallah Rabbimiz, bugün Gazze'de katliam yapanlarında rezil ve rüsva olduklarını bize gösterecek" diyerek, Gazze'deki soykırıma ve boykot duyarlılığına dikkat çekmek amacıyla kendisinin yazıp bestelediği "Bebekler için boykot et!" adlı parçayı seslendirdi. (İLKHA)