Uzmanlardan, YKS ve LGS’ye hazırlanan öğrencilere tavsiyeler
Milyonlarca öğrencinin gireceği Yükseköğretim Kurumları Sınavına (YKS) 3 ay kala uzmanlardan uyarılar gelmeye başladı.
Haziran’da gerçekleştirilecek Liselere Giriş Sınavı (LGS) ve 8-9 Haziran’da yapılacak Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) ile ilgili Eğitimci Psikolojik Danışman Abidin Aydoğan, öğrenci ve velilerine önemli tavsiyelerde bulundu.
Aydoğan, 2024 yılı üniversite sınavı LGS ve YKS’ye hazırlanan öğrencilerin sınavlara planlı ve programlı bir şekilde çalışmaları gerektiğini söyledi.
Tercih yapılırken öğrencinin hem kendisinin hem de bu hususta ebeveynlerin dikkat etmeleri gereken hususlara dikkat çeken Aydoğan, kendinden emin olan öğrencilerin rahat bir şeklide tercih vermeleri, fazla bir başarı yakalamayan adayların ise Allah’a tevekkül ederek özgüvenli bir şekilde yeniden hazırlanması gerektiğini belirtti.
"Haftada 2 denemeye girmek veya bir TYT, AYT denemesine girmek bile bizim için yeterlidir"
Eğitimci Psikolojik Danışman Abidin Aydoğan
YKS’ye 3 ay gibi bir zaman kalmasıyla başarı oranını artırabilmek için adayların bu minvalde üzerine düşen bazı görev ve sorumlulukların olduğunu ifade eden Aydoğan, “Özellikle YKS sınavına hazırlanırken son 3 ayı ve bir de ara dönem tatillerini iyi değerlendiren öğrenciler, diğer öğrencilere nazaran hem daha başarılı hem de daha fazla net yapabiliyorlar. Bahar döneminin gelmesiyle beraber başarılı öğrencilerde gevşeme yapabilir veya orta derecede çalışan öğrenciler daha fazla net yapabilmek için çalışmalarını arttırabiliyor. Buradaki temel süreç son 3 ayda bundan sonra konu eksiği çok yoksa gene tekrarlar yapmak, tekrarlarla beraber branş denemeleri çözmek daha sonra eksik konuları çözümleyip niyetlerimizi arttırabiliriz. Haftada 2 denemeye girmek veya bir TYT, AYT denemesine girmek bile bizim için yeterlidir. Ancak önemli olan düzenli bir şekilde son 3 ayda çalışabilmektedir. Burada üzerimize düşen görev ise çalışmayı kesintisiz olarak sürekli halde her gün rutin olarak devam edebilmektir.” ifadelerini kullandı.
“Örgün eğitime devam eden öğrenciler bir eğitim koçu dahilinde çalışmalarını sürdürmeleri gerekir”
Ebeveynlere tavsiyelerde bulunan Aydoğan, “Özellikle eğitim koçuyla beraber, rehber öğretmen veya bir veli gözetiminde çalışma programı devam eden öğrenciler daha başarılı olabilmektedir. Çünkü artık çağımızda bilgiye ulaşmak kolaydır. O bilginin devamını getirmek, o bilgiyle beraber disiplin kazanabilmek en büyük etkenlerden biridir. Şu anda online eğitimde de çalışan öğrencilerde özellikle gözlemlediğimizde herhangi bir denetim mekanizması olmadığından ve monolog eğitim sistemi olduğundan dolayı kelime yapılarında kelime düşüncelerinde zayıflama olmakta ve düşünsel olarak yorum yapabilme yetilerini az çok kaybedebilmektedirler. Bundan dolayı örgün eğitime devam eden öğrencilere veya bir eğitim koçu dahilinde çalışmalarına devam eden öğrenciler daha başarılı olabilmektedir” dedi.
"Devamlı çalışarak, soru sayısını arttırarak, genel tekrarlar yapılarak çalışma başarısını artırabilir"
Aydoğan, son 3 ay kala öğrencilerin çalışmalarını daha sıklaştırmaları gerektiğine dikkat çekerek konuşmasına şöyle devam etti:
“Bir denetim mekanizmasının olabilmesi öğretim başarısını tetiklemektedir. Son 3 ayda üzerimize düşen bu sonuçları 200 binde, 300 binde bir öğrenci 50 bine rahat girebilir. Devamlı çalışarak, soru sayısını arttırarak, genel tekrarlar yapılarak çalışma başarısını artırabilir. Özellikle TYT’de zaman kısıtlığından dolayı konuları bilsek bile bazen zaman yetmediğinden dolayı soruları çözemiyor olabiliriz. Bundan dolayı günde 300, 400 soru çözmek bizim için yeterli olabilecek. Ancak son bir ayda gün aşırı denemeye girmek netlerimizi arttıracaktır. Şu anda YKS sınavına girebilecek öğrenci sayısı 3 milyonu geçmektedir. Bu 3 milyon arasında nitelikli üniversitelere girebilecek sayı 400-500 bindir ama ilk 200 bine girmek için de gayret göstermek lazım. Çünkü 200 binden sonra 600 bin, 700 bin sıralamasına girilse de çok şeyi değiştirmiyor yerleştirmelerde.”
“Bir öğrenci ne kadar çalışıyorsa hedefi de ona göre olmalıdır”
Aydoğan, “Bundan dolayı bu süreci iyi değerlendirerek, bol bol genel tekrar ve soru çözerek başarılarımızı artırabiliriz. İkinci bir etken ise sınavda yaşanan kaygı ve stresin en büyük nedenlerinden biri çok ders çalışamama ve konuları yetiştirememedir. Bundan dolayı çalışmada stresin ortaya çıkmasındaki en büyük etken hedefle çalışmanın paralel olmaması. Yani bir öğrenci ne kadar çalışıyorsa hedefi de ona göre olmalıdır. Çalışmadan hiçbir şekilde hiçbir bölüme yerleşemez. Bir öğrencinin stres yaşamaması için bütün konularını bir iki ay öncesinden bitirmesi lazım.” şeklinde kaydetti. (İLKHA)