• DOLAR 34.547
  • EURO 36.015
  • ALTIN 3005.461
  • ...
Bizce başka şeyler denemenizin zamanı geldi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Doğruhaber - Mesut Tunce

Genelde İslam alimlerinin veciz ve beliğ sözlerini kullanmayı tercih ederim, ancak Özgür Özelin bugün HÜDA PAR'ı hedef alan sözlerini duyunca, aklıma ilk gelen söz Einstein'a atfedilen bu meşhur vecize oldu.

Bazı metinlerde aynı söz, "Ahmaklık..." diye başlar ve aynı şekilde devam eder. Netice değişmez. Aynı şeyi tekrar tekrar yapıp farklı sonuçlar bekleyenlere "Ahmak" ve/veya "Deli" denir. Bizce de gayet adil bir çıkarım.

Peki Özgür Özel bu tanımlamayı hak edecek ne söylemiş olabilir? Hemen açıklayalım, ama Özgür Özel'in bugünkü akla ziyan açıklamalarına geçmeden önce 2023 Mayıs seçimlerini bir hatırlayalım isterseniz.

Seçimden aylar önce Millet ittifakı anketlerin gösterdiği %60'a 40 gibi oranlar karşısında zafer sarhoşluğu yaşamaya başlamış, zamanın CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Türkiye Cumhuriyetinin 13. Cumhurbaşkanı, masanın seçtiği kişi olacak" diyerek bu sarhoşluğun zirve noktasında olduklarını gözler önüne sermişti.

Gerçekten de, ekonomik kriz ve finansal bunalımın getirdiği olumsuz atmosfer muhalefetin işine yaramış, anketler Millet İttifakı'yla Cumhur İttifakı arasındaki makası her gün biraz daha açmaya başlamıştı.

Derken HÜDA PAR denkleme dahil olmuş ve bir anda rüzgarın tersine dönmesine neden olmuştu. Cumhur İttifakı'na dahil olduğunu açıklayan HÜDA PAR lideri Zekeriya Yapıcıoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik "Seni başkan yapacağız" çıkışıyla tüm gözleri üzerine çevirmişti.

HÜDA PAR'ın Cumhur İttifakı'na dahil olması adeta bir dönüm noktası olmuş ve o gün ve saatten itibaren Cumhur İttifak'ı tüm anketleri önde göğüslemeye başlamıştı.

HÜDA PAR'ın bu öngörülemeyen çıkışı muhalefet cephesinde tam bir panik havasına neden olmuş ve pek tabii ki, HÜDA PAR'ı tüm saldırı ve iftiraların merkezine oturtmuştu. Meyve veren ağacın taşlanması misali HÜDA PAR, muhalefetin tüm cephelerinden gelen iftira ve karalama kampanyalarına göğüs germek mecburiyetinde bırakılmıştı.

Hele o iftiralardan biri var ki, kargaları bile güldürmeye yeterdi. Güya HÜDA PAR kadınları sahiplendirelim, kadınlara şiddeti serbest bırakalım falan demiş... Gerçekle uzaktan yakından hiç bir bağı bulunmayan bu ve benzeri hezeyanların bininin bir para olduğu garip mi garip bir dönem yaşanmıştı.

Peki bu iftira ve karalamalar beklenen sonucu doğurmuş muydu?

Hey hat!

Tüm bu saldırılar tam aksi bir sonuç doğurmasının yanı sıra, HÜDA PAR'ı bir anda tüm halkın gözde partisi konumuna yükseltmişti. Sonuç olarak HÜDA PAR, AK Parti'nin bir kez daha iktidara gelmesinde kilit rol oynamıştı.

Gelelim günümüze ve konumuza...

Özgür Özel bugün yaptığı bir konuşmada tam olarak şu cümleleri kullanmış: "O HÜDA PAR ki, kadınları sokak hayvanlarıyla eş görüp, bekar kadınları derhal sahiplendirmek gerekir diyebilecek kadar şuurunu kaybetmiş ve o HÜDA PAR ki, bunlardan ittifak için bir tek şey istedi, dedi ki kadına karşı şiddet yasasını kaldırın"

Evet, Özgür Özel beyin gaflet içinde olduğunu düşündüğümüz bir anda söylediği bu sözlerin yalan ve çarpıtma olduğu bundan aylar önce zaten ispatlanmıştı. O yüzden bu yazımızda bu konunun detaylarına girmeyeceğiz. Peki daha önce denenen "HÜDA PAR'a saldır, günü kurtar" taktiği işe yaramış mıydı?

Bu tür saldırılar Kılıçdaroğlu'na "çantada keklik" gibi görünen bir seçimi kaybettirmemiş miydi?

Bu tür saldırılar, halkın dikkatini ve teveccühünü HÜDA PAR'a kanalize etmemiş miydi?

Bu tür saldırılar, beklenenin tam tersi etki yaparak, AK Parti'yi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı iktidara her gün biraz daha yaklaştırmamış mıydı?

Bugün CHP, DEM Parti'yle kurduğu kirli ittifakı gözlerden uzak tutmak için, daha önce denenmiş ancak başarısız olmuş HÜDA PAR'a saldırı taktiğini bir kez daha denemektedir. CHP ya Einstein'ın tezinin doğru olmadığını düşünüyor, ya da bu tezin ne kadar sağlam olduğunu göstermek için pratik bir sağlama işlemi yapıyor(!)

Aynı şeyleri tekrar tekrar yapıp farklı sonuçlar bekleyeceğinize, yeni şeyler deneseniz daha iyi olmaz mı?

Ne mi yapabilirsiniz? Alın bizden size bir öneri:

"Biz seçim matematiğini, ancak DEM Parti'yle kuracağımız ittifak ile değiştirebiliriz. Başka çaremiz olmadığından bu ittifaka giriyoruz." deyip, "MERT" olmayı deneyebilirsiniz mesela.

Bunu beğenmediniz mi? O halde alın size başka bir öneri:

"Seçimi kaybedecek olsak da, tarih boyunca her türlü katliama maruz bıraktığımız Kürdlerle ittifak yapmayacağız. Bundan böyle dürüst ve net olacağız. Nasılsak öyle görüneceğiz." diyebilirsiniz.

Bu öneriler size çok inandırıcı gelmiyorsa bile, sonuçta daha önce denemediğiniz şeyler bunlar. Faydalı olup olmadığını denemeden bilemezsiniz.

Ya da daha önce defalarca denediğiniz ve başarısız olduğunu deneyimlediğiniz yöntemi tekrar tekrar denemeye devam edebilirsiniz. Seçim sizin...

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir